Yüce dinimizde sözünün eri olmak, sözünde durmak, sözleşmeye uymak Allah’ın kesin emri, insanlığın da şeref belgesidir. Verdiği sözü yerine getirmemek, unutmak, umursamamak ise büyük bir günah ve aynı zamanda ise namertlik ve ciddiyetsizliktir.

Toplum huzurunun temeli, kişilerin doğru, dürüst, adil, emin ve güzelliğidir. Bir toplumun fertlerinde bu özellikler yoksa; o toplumda, o millette, o devlette asla huzur ve mutluluk olmaz. Çünkü sözünde durmamak, sözleşmeye uymamak yalancılıktır, sahtekârlıktır, ikiyüzlülüktür. Yazılı olmayan söz vermelerde, verdikleri sözleri unutmak, kişilere ve topluma saygısızlıktır. Saygısız insanlar sosyal ve ekonomik konumları ne olursa olsun Allah katında yalancı, kul katında da sözüne güvenilmez, kendisine itibar ve itimat edilmez, saygısız kişilerdir.

Sözünün eri olmak, son derece önemli bir yaşam tarzıdır. İslam ahlakının, ekonominin, ticaretin, çalışma hayatının, sosyal ilişkilerin, aile ve dostlukların can damarı güvenilirliktir. Güvenli olmak ise ahdine vefa ile sağlanır.

İnsanlar sözlerine sadık olmaz, sözünde durmayarak ikiyüzlülük yaparlarsa, muhatabına ihanet etmiş ve hain durumuna düşmüşlerdir ki, insanlar bunun farkında olmasalar, umursamazlarsa da şeref ve izzetlerinin kaybolduğunu görünce bunu çok daha iyi anlarlar. Diğer insanlar ise sözünde durmayan yalancılara, kalıbının adamı değilmiş, tükürdüğünü yalayan kişiler diye taan ederler. Görünürde bu kişiler kral bile olsalar, halkın nazarında alim de olsalar, dünyanın en varlıklı kişisi de olsalar, hak ve halk nazarında hiçbir değerleri yoktur.

İşte, sözünün eri olmak bu kadar önemlidir. Ağızdan çıkan söz kurşun gibidir. Geri dönüşü olmaz. Onun için sözlerimize ve özellikle de özlerimize yani halis iyi niyetle söz vermeye dikkat etmeliyiz.

*

Şimdi, ulu Allah’ın konu ile ilgili fermanına ve R.SAV.in özgün tavsiyelerine lütfen dikkat edelim.

Yüce Allah buyurur ki;

“Ey iman edenler. Ey inanan müminler! Verdiğiniz sözlere dikkat edin. Sözünüzde durun. Söyleşmelerinize uyunuz, yerine getiriniz. Bu sorumluluktur. Mutlaka bunlardan hesap vereceksiniz. Söz senettir. Sözünüzün eri olunuz.” (Hut, 112)

(Maide 1, İsra 34. ayetler)

“Doğru olun. Cennetin yolu doğruların yoludur. Eğri yolun sonu ise cehennemdir.” (Hz. Muhammed SAV.)

“Emrolunduğunuz gibi doğru olun.” (Hud, 112. ayet)

Unutmayınız. Münafığın, ikiyüzlülerin alameti üçtür; 1-Söylerse yalan söyler, 2-Söz verir sözünde durmaz, 3-Kendisine emanet edilene hainlik, ihanet eder. İşte bu münafıktır. Yani ikiyüzlüdür.

Hiç kimse beni görmüyor zanneder. Ama Allah ve melekleri onları görüyor ve kameraya, filme alıyor, yazıyor. (Kaf, 18. ayet)

R.SAV. de, “Hud suresi beni kocattı” buyurdular. Sebebi sorulunca; “Emrolunduğu gibi doğru ol, yay gibi eğri değil. Ok gibi doğru ol demektir. Bu yalancı dünyada en zor iş ok gibi doğru olmaktır. Son derece de zordur. Ama doğru dürüst olmak mümkündür. Öyle olmasaydı Allah emreder miydi?”

*

Sözünün eri olmak, yüce bir erdemdir. Aksi ise ikiyüzlülüktür. Kişiler için bir emniyet, itimat, güvenilirlik sorunudur. Sözünde durmayan insanlar sadece günahkârlar değil, aynı zamanda toplumdaki itibarlarını da kaybederler. Saygınlıklarını yok eder, diğer kişilerce kınanırlar. “Kalıbının konumunun adamı değil” gibi itibarsızlaştırıcı kötü sözlere de muhatap olurlar. Ona karşı olan insanların saygıları düşmanlığa dönüşür. Dualar beddualara dönüşür.

Ahde vefasızlık aynı zamanda bir kul hakkıdır. Söz namustur, borçtur. Borç ise ödenmesi gereken bir haktır. Sözünde durmamak ise bir haksızlıktır.

R.SAV. peygamberlik gelmeden önce gençliğinde bir arkadaşı ile bir yerde buluşmak üzere sözleşiyorlar. R.SAV. 3 gün peşpeşe aynı yere gidiyor ve arkadaşına yalancı çıkmamak için bekliyor. Sonra R.SAV.i ortalıkta göremeyen arkadaşı verdiği sözü hatırlayıp randevu verdiği yere gidiyor. Bakıyor ki R.SAV. orada bekliyor. Arkadaşı şaşırıyor. Siz burada mısınız, diyor. R.SAV. Evet, 3 gündür buraya geliyorum. Size yalancı çıkmamak için bekliyorum. Unutma ki; söz senettir, borçtur, haktır, sorumluluktur, buyuruyor.

R.SAV.in en büyük sıfatı özelliği; ahde vefa, güvenirlik, sözünün eri olmak demek olan Muhammed-ül Elemin, yani ömrü boyunca elinden kötülük, dilinden yalan olmayan, Allah’ın en güvenilir kulu demektir. İşte insanlık, mertlik, adam gibi adamlık, Allah’ın sevgili kulu böyle olur. Biz de o peygamberin yolunda, izinde, onun ümmeti isek bizlere de sözünün eri olmak yaraşır.

Söz vermek ve onu yerine getirmek, adaletin temel taşlarından biridir. Onun için söz verirken, borç alırken, sözleşme yaparken çok dikkat etmeli, adam n’olacak, kuru laf demek haramdır. İyi düşün, iyi taşın, sonra pişman olma. Sözlerimiz görünmeyen zincir gibidir. Bizleri bağlar. Ufak bir menfaat için dinimizi imanımızı, itibarımızı, saygınlığımızı yok eden iki yüzlülük durumuna düşmemeliyiz. Sakın az bir menfaat için Allah’ın ayetlerini değişmeyin. Allah’a ve kullarına olan ahdinizi bozmayınız. Sözlerinizden sakın caymayınız. (Bakara 41)

Yazımızı konu ile ilgili atasözlerimizle bitirelim:

-Öl ama, yapamayacağın sözü verme. Ölsen de asla sözünden dönme.

-Dünya karşında olsa doğru sözden cayma. Tükürdüğünü yalama.

-Adamakla mal, vermekle söz bitmez. Yalancının huyudur. Kanma.

-Söz borçtur, ödemek farzdır.

Son söz Mevlana hazretlerinin: Nice insanlar gördüm; giysilerinin içinde insan yok. Nice insanlar gördüm, üzerinde giysi yok. Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol.