Bucaspor’u 4-1 yenerek bu sezon en farklı galibiyetini alan Çorum Belediye, sahasında 5’te 5 yaparak tarihi bir başarıya imza attı. Ama, bu başarının deplasmanda da devam etmesi lazım ki, şampiyonluk yolu iyice açılsın.

Mehmet Aurelio göreve getirildiğinde, ligi ve takımı tanımaması nedeniyle endişeliydim. Bunu yazımda da belirtmiştim. Ancak, geçen zaman zarfında endişelerimin yersiz olduğunu görmek açıkçası beni sevindirdi. Aurelio, takıma ve camiaya olumlu bir hava kattı. Bu kesin. Ancak deplasman maçlarındaki kötü tabloya henüz çare bulamadı. Bu sorunu da çözmesi durumunda Çorum Belediyespor’un şampiyonluğun en güçlü adayı olduğunu söylemek mümkün.

Mehmet Hoca’nın rakibe göre de kadro çıkarttığını Bucaspor maçında gördük. Rakibi hiç küçümsemedi. İlerideki hızlı adamlarına önlem amacıyla sezon başından beri savunmanın en istikrarlı ismi Mümin Talip’i kulübeye çekip yerine havadan olduğu gibi yerden de iyi ve hızlı olan Samet’e görev vermesi bunun bir göstergesi. Allah var, Samet de harika oynadı ve yakaladığı forma şansını çok iyi değerlendirdi. Samet’in bu başarılı performansı umarım takımın kolay gol yeme hastalığına da çare olur.

Mehmet Aurelio’nun forma dağıtımındaki adaleti de yine Çorum Belediyespor’u başarıya götürecek en önemli etkenlerin başında geliyor. İsme bakmadan hak edene formayı gözü kapalı teslim ediyor. Yine, gençlere önem vermesi de bir diğer artısı. Hoca’nın bu yaklaşımı takımdaki rekabeti de beraberinde getiriyor. Futbolcu, hak ettiği zaman formayı giyeceğini artık biliyor ve daha çok çalışıyor. Bunu özellikle son haftalarda forma şansı bulan futbolculara baktığımızda görebiliyoruz. Emrah’ın haftalar sonra ilk 11’e dönmesi üzerine Bucaspor maçındaki performansı ve Samet’in bulduğu ilk şansı çok iyi kullanması bunun en taze örnekleridir.

Bucaspor, 19 yaş ortalamasına sahip ve ligin en genç takımlarından biri. Koşan ve mücadeleci bir takım. Savunmada kötü olmalarına karşılık ileride iyi oyunculara sahipler. Zorluk derecesinin yüksek olması beklenen maç, erken sayılabilecek goller nedeniyle kolay oldu. Zaten, oynamaktan ziyade oynatmamaya yönelik puan mücadelesi veren takımlara karşı golü erken bulmak çok önemli. Gol geciktikçe dirençleri artıyor. Hele, ikinci yarının büyük bir bölümünün yağmur nedeniyle göle dönen bir sahada oynandığını gördükten sonra ilk yarıda atılan gollerin önemi bir kez daha ortaya çıktı.

Bucaspor karşısında alınan 4-1’lik galibiyet lig için kesinlikle ölçü olmasa da, moral motivasyon bakımından harika bir sonuç. Skor daha da farklı olabilirdi. Hoca’nın da dediği gibi, Yağmur nedeniyle elverişsiz hale gelen saha zemini buna engel oldu.

Belediyespor’un Bucaspor karşısında genel olarak iyi olduğunu söylemek mümkün. Ancak, bazı eksikler halen devam ediyor. Bu eksiklerin başında da kolay gol yeme hastalığı geliyor. 1-0’lık Fatsa Belediye maçı hariç kalan 8 maçta da gol yedi. Hele hafta içerisindeki Payasspor maçında yenen goller amatör bir takımın bile yemeyeceği cinsten. Evet, bu takım bir şekilde gol atıyor ama yiyor da. Rakip atmasa bile Belediye golü zorla yiyor. Sanki yemeden oynayamıyor. Mehmet Hoca’nın bir an önce bu kolay gol yeme hastalığına çare bulması lazım.

Yağmurlu havaya rağmen tribünlerde hatırı sayılır cinsten seyirci vardı. Demek ki, taraftar takımı beğeniyor ve inanıyor. Ancak, tribün liderlerinin biraz daha dikkatli olmaları gerekiyor. “Bucaspor kümeye” diye tempo tutmanın rakibi hırslandırmaktan başka bir işe yaramayacağını ve ikinci yarıdaki maçın Buca’da oynanacağını hesap etmeleri lazım. Arının gözüne çöp dürtmeye gerek yok. Rakibe saygı her zaman iyidir ve sempati kazandırır.

Ha, sadece rakibe değil, kendi takım arkadaşına, hocaya, taraftara da saygı duymak gerek. Futbolcu her zaman oynamak ister. Çoğu futbolcu oyundan çıkarken sağa sola trip atıp memnuniyetsizliğini dışa vurur. Hocasının kendisini kötü olduğu için oyundan aldığını sanır. Bu değişikliğin taktiksel olabileceğini ya da kendisinin gerçekten kötü bir performans sergilediğini kabullenmez çoğu zaman. Bu çok yanlış bir yaklaşım. Aman dikkat!

Çorumspor’dan sonra profesyonel ligde Çorum’u temsil eden Çorum Belediyespor çoğu kesim tarafından benimsenmedi. İnsanlar hep siyasi bir oluşumun uzantısı gözüyle gördükleri “Belediyespor” ismini bahane etti. Geçen haftaki kongrede kulübün şirketleşmesi ve isim değişikliği ile ilgili yönetime tam yetki verildi. Kısa bir süre sonra Çorum Futbol Kulübü A.Ş. adı altında lige devam edecek olan Çorum Belediyespor’a destek anlamında umarım artık kimsenin bir bahanesi kalmamıştır.

***

Çorumlu güreşçi Fatih Erdin, Büyükler Dünya Güreş Şampiyonası’nda ilk kez milli mayoyu giydi. Serbest stil 86 kiloda finale kalıp göğsümüzü kabarttı. Finalde ABD’li David Morris Taylor’a yenilmesine rağmen ikincilik gibi büyük bir başarıya imza atarak Türk halkının ve Çorumluların gururu oldu. Fatih Erdin’i ve kazandığı başarıda emeği bulunan herkesi tebrik ediyorum.