Önceden gerek kuruluşta en
az 5 ortak şartı olması, kuruluş işlemlerinin nispeten yoğunluğu ve her yıl
genel kurul yapmak zorunlulukları nedenleri ile anonim şirket iş dünyası
tarafından tercih edilmemekte, daha çok limited şirket şeklinde kuruluşlarını gerçekleştirmekte
idiler. Ancak, temmuz ayında uygulanmaya
başlayan ve ticari hayatımıza çok yeni başlangıçlar getiren Ticaret Kanunumuz
anonim şirket avantajlarını çoğalttı ve yukarıda saydığımız tercih edilmeme
nedenlerini ortadan kaldırdı.
Artık her yıl limited şirketler için de genel kurul
zorunluluğu gelmesi, asgari 5 ortak zorunluluğundan vazgeçilip 1 kişi ile bile
anonim şirket kurulabilmesi, sermaye bloke şartının hem anonim hem limited
şirket için getirilmiş olması kuruluş işlemlerinin aynı işlem yoğunluğunda
bulunması nedeniyle anonim şirketler tercih nedeni olmaya başladı.
Diğer yandan biraz sonra sizlere aktaracağım diğer
avantajları da göz önüne alır isek, her geçen gün anonim şirket sayısı
çoğalacağı gibi, mevcut limited şirketlerin anonim şirkete dönüşmesi kaçınılmaz
olacaktır.
Şimdi bahsettiğimiz avantajlara bir göz atalım;
Limited şirketlerin azami
ortak sayısı 50 kişi ile sınırlandırılmış iken anonim şirketlerin ortak
sayısında üst sınır yoktur, yani 1000 kişi bile ortak olabilir.
Anonim şirketlerde, kamu
borçları açısından yönetim kurulu ve yöneticileri sorumludur. Yönetici ve
idareci olmayan ortağın hiç bir sorumluluğu yoktur. Limited şirketlerde ise tüm
ortaklar sermayeleri oranında sorumlu oldukları gibi özel mal varlıklarına da
takip yapılabilmektedir.
Limited şirketlerde müdür
yada müdürler ile ortaklar kurulu var iken, anonim şirketlerde, tüm ortakların
hakim olduğu genel kurul, genel kurulun seçtiği yönetim ve denetim kurulunun
var olması anonim şirket yapısını daha kontrol edilebilir ve kurumsal bir
yapıya büründürmektedir.
Limited şirketlerde ana
sözleşmede aksine bir hüküm yoksa hisse devri için 4/3 çoğunluk gerekir. Geçici
İlmuhaber veya hisse senedi çıkarma alanakları yokur ki bu durum hisse satış
bedeli ile maliyet bedeli farkının olması halinde hisse devir kazancı vergisi
(Değer artış kazancı) ödenir.Ayrıca pay devri noter aracılığı ile yapılmakta ve
genel kurul onayına ardından da tescile tabidir.
Anonim şirketlerde esas
sözleşmede kısıtlayıcı bir madde yok ise, hisseler istenildiği gibi devir
edilebilir. Geçici İlmuhaber yada hisse senedi çıkarma olanakları olması, ki bu
durum hisse kaç lira bedel ile satılırsa satılsın iki tam yıl iktisap edildiyse
hisse devir kazancı vergisi (Değer artış kazancı) ödenmez.
Anonim şirketler borsaya
kayıt olmak suretiyle halka açılarak, finansman kaynağı elde etme olanağına
sahiptir.
Anonim şirketlerin
faaliyetlerini kısıtlayıcı bir durum söz konusu değilken, limited şirketler
bazı sektörlerde faaliyet gösteremezler, mesela bankacılık ve factoring
işlemleri ile uğraşamazlar.
Belli başlı saymaya
çalıştığımız ve daha birçok avantajı olan, bu farklılıkları göz önünde
bulundurmamız, işletmelerimizin tüzel kişiliği hakkında orta ve uzun vadeli
kararlara ışık tutacağını umuyorum.