Her şey göründüğü gibi
olsaydı bilim olmazdı.

Bir kimyager, bir makine mühendisi çözüm bulabilmek için günlerce çaba gösterir. Olumsuz çıkan deneylerin yerine yenisi yapılır. Diğer taraftan insanların kullandığı ilaçlar, gıdalar, tedavi yöntemleri de benzer şekilde yapılan çalışmaların sonucunda insanların hizmetine sunulur.
Bilim insanları, yaşadığımız sorunlara çözümler buldu; uygarlığı günümüze taşıdı. Yıllar boyu süren çalışmaların meyvelerini topladık. Edison’un ampulü bulabilmek için yaptığı bin tane deneyin başarısızlıkla sonuçlandığını yazar tarih kitapları. Sonuçta başarılı olur; önemli olan da budur.
Var olan sorunlara çözüm bulmak için başlatılan çalışmalar yeniliğin ilk adımıdır. Yapılan deneyler çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlanır. Başarısızlığı kabul etmeyenler yılmadan çalışmaya devam eder. Yapılan hataları, gözden kaçan ayrıntıları iyi değerlendiren bilim insanları mutlaka başarıyı yakalar.
Televizyon kanallarında yer alan haberlerden biri dikkatimi çekmişti. Altı yıllık çalışmanın sonucunda yeni bir ilaç icat edebilmek için çalışan firma çalışmalarını kamuoyuna duyurur. Dört yıl daha sürdürülecek çalışmalar sonucunda yeni ilacın piyasaya sürüleceği bilgisi haberin içinde yer alır.
Mesleğinde üstün başarıyı yakalamış uzmanlar gecelerini gündüze katmıştır. Sayısız deney yapmışlardır. Bilindiği gibi ilaçlar, yeni tedavi yöntemleri önceleri kobay fareler üzerinde denenir. Olumlu ve olumsuz sonuçlar yeni deneylere yol gösterir. Daha sonraları gönüllü insanlar üzerinde deneyler yapılır. Bütün sonuçlar olumlu çıktığında yeni ilaçlar piyasaya sürülüyor.
Bozuk çıkan bir makine parçası, bizim istediğimiz nitelikte olmayan plastik bir ürün hurdaya gönderiliyor. Hurdalar yeniden işlenip farklı bir ürün olarak karşımıza çıkıyor. Diğer taraftan genetiği değiştirilmiş bir gıda, yeni bir kimyasal ilaç, gübre ile yetiştirilmiş sebzeleri tüketen insanlar hangi sorunlarla karşılaşır. Her zaman, yeni piyasaya sürülecek ilaçları gönüllü olarak kullanan insanlar nasıl bulunuyor?
Yeni buluşlar sayısız deneylerin ürünüdür. Bin tane deney yapan, başarısızlığı kabul etmeyen bilim insanları yeni ilaçları, yeni tedavi yöntemlerini bulmak için çabalarken hangi deneylerin yapıldığı devlet sırrı gibi gizleniyor. Önceden açık olarak yapılan bazı ameliyatlar günümüzde kapalı olarak yapılıyor. En basit örneği böbrek taşları, önceleri ameliyatla alınıyordu. Günümüzde uygulanan yöntemlerle ameliyata gerek duyulmuyor. Bu noktaya gelinceye kadar kaç deney yapıldı; başka türlü söylemek gerekirse kaç kişi böbreğinden oldu, yaşamını yitirdi?
Dayanıklı tüketim maddeleri denilen televizyon, buzdolabı gibi ürünler bozulduğunda servise götürülüyor. Bozulan parçalar yenileri ile değiştiriliyor. Gerekirse yenisi veriliyor.
Biraz saçma gelebilir; ancak insanların da böbreği, karaciğeri, kalbi görevini yapamaz hale gelebilir. Tek çözüm olarak bunların yenisi ile değiştirilmesi zorunlu olabilir. Günümüzde sayısız ürünü üretilebilen teknoloji ile insan kanı, kalbi, böbrek insan beyni üretemiyor.
Gittiği her ülkeye özel arabasını, hatta kullanacağı tuvaleti kargo uçaklarıyla taşıyan, sadece ve sadece para harcamasını bilen insanlar da günü geldiğinde hastaneye gidiyor. Onlar, bizler gibi gönüllü bağışçıların ölüm halinde bağışladığı organlarını alabilmek için beklemezler.
Yıllardır süren savaşların içinde gerçek anlamda her türlü akıl almaz rezillikler yaşanıyor. Kameralar karşısında vahşice öldürüldüğü söylenen insanlar gerçekten öldürülüyor mu? O insanlar değersiz olabilir. Ancak her insanın damarlarında dolaşan taze kan, iki tane böbrek, iki tane göz, bir tane kalp gibi başka insanların işine yarayacak sayısız insan parçaları var. Onlar üzerinde sayısız ilaçlar, ameliyat deneyleri yapılabilir.
Onları bu şekilde öldürürseniz sadece tıp fakültelerinde kadavra olarak kullanılabilirsiniz. Böyle bir kayıp birileri için asla göze alınamaz!