Oldum olası bu Sarıgül olayına hep temkinli yaklaştım. Bir insanda aşırı makam, mevki hırsı oldu mu aklını, iradesini kaybeder. Bu arkadaş da ne yapıp yapmalı önce İstanbul Belediye Başkanı olmalı, sonrası CHP Genel Başkanlığı hazır. Eh!... artık Başbakanlık da gelir herhalde.
Bu arkadaşa ben pek güvenemiyorum. Konuşmaları, jest ve mimikleri bir şeyleri gizliyor gibi geliyor bana. Hem hazret bugün bilinçaltını ortaya koyuverdi. Sayın Başbakanımızı Dünya Lideri olarak ilan etti. Hayırlı olsun. Tayyip Bey’in bu günlerde böyle bir övgüye ihtiyacı var. Nasıl Dünya liderliği imiş ki, başta komşularımızda ne itibarı kaldı, ne de güveni.
Dünya lideri bir Başbakanımızın olmasını kim istemez. Bundan gurur duyarız. Ama, Egemen Bağış’ın demesiyle, Sarıgül’ün yağıyla olmaz.
Son yüzyılın önde gelen Dünya Liderlerinden birisi olan Mustafa Kemal ATATÜRK’ü bir türlü hazmedemeyen, her fırsatta onun yaptıklarını ve adını ortadan silmek için uğraşan bir insan nasıl dünya lideri olur?
Hadi!.. Sayın Başbakanımızın tarih bilgisinin zayıf olduğunu biliyoruz da, önce Türkiye’nin üçte biri sayılan İstanbul’u, sonra da Türkiye’yi yönetmeye talip olacağı ayan açık belli olan Sayın Sarıgül’ün tarih, siyaset vizyonu bu kadar zayıf mı?
İyice inanmaya başladım. Bu muhterem gerçekten okyanus ötesinin tavsiyesi herhalde.
Aynı yıllarda o profesyonelce, bendeniz ise amatörce siyasete başlamışız. Diyelim ki Atatürk ve İnönü’yü fazla zikredemiyor, İyi de o hiç Efsane Lider Ecevit’i dinlememiş mi, okumamış mı?
Dünya liderinin hangi özelliklere sahip olduğunu birazcık olsun anlardı. Yürüdüğünde etrafına mütevazılık, kibarlık, dürüstlük ve efendilik saçan O dürüst lider, kültürel birikimiyle de örnek gösterilecek bir insandı.
İngilizce’yi tam aksan ve vurgusuyla konuşurdu. Kıbrıs Barış Harekatı sonrası, Rahmetli ABD, Oval Ofis’in bahçesinde basın açıklaması yapıyor. İki Amerikan Senatörü oradan geçiyor. Biri diğerine, Türkiye’nin Barış harekatındaki haklılığını anlatmaya çalışan bu Amerikalı politikacı kim? diye soruyor. Ötekisi cevap veriyor: Bu Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı Bülent Ecevit diyor. Soruyu soran Senatör, İngilizcesinin akıcılığına ve aksanına hayran kaldığını itiraf ediyor. Kısacası O, sorunlarımızı “Van minut” la çözmüyordu.
Dün de O büyük insanın ölüm yıldönümüydü. Nur içinde yat Büyük İnsan!...Sana bugünlerde o kadar çok ihtiyacımız var ki…
