Ve şöyle sonlamış yazısını:

"...Sanat, ilgi-bilgi-sevgi üçgeninde duyumsanan bir şey anlam mı dediniz? Şeylerin dış kabuğu belki de... ya da ilgi-bilgi-sevgi üçgeninin dördüncü köşesi..."

6. sayfada, karikatür Sanatçısı Sönmez Yanardağ'ın karikatürler eşliğinde bir yazısı yer almış.

"Denizlerimizde Petrol Tankerleri İstemiyoruz."

Bir kaç satır da bu yazıda alıntı yapıyoruz:

"...Evsel atıklar, endüstriyel atıklar, nükleer atıklar derken petrol tankerleri... Karadeniz Kıyısın da yaşayan insanlar, sivil toplum örgütleri, tüm doğa severler! Karadeniz'in sürekli çöplüğe dönüş-mesine tepki göstermeliyiz. Henüz vakit varken..."

8. sayfada, Muzaffer Gündoğar'ın Çorum Hal-kevi Yayın organı Çorumlu dergileri üzerine yaptığı incelemesinin ilki yer almış. İkinci sayı in-celemesinin, Merhaba Sanat’ın 3. sayısında ya-yımlanacağı duyurulmuş.

Aynı sayfada Doktor Sedat Terlemez'le yapılan bir söyleşiye yer verilmiş.

"Çorumlu konservatuarını istemişti." diyen Ter-lemez bu konuda serzenişini şöyle dile getirmiş:

"...Halk müziği, tiyatro, bale, heykel yani güzel sanatların içinde bulunduğu bir konservatuar düşünmüştük. Ama olmadı..."

9. sayfa, karikatür sanatçısı Uğur Pamuk'a ay-rılmış.

"...Duygu ve düşüncelerimi insanlara güleryüzlü esprili bir dille anlatma olanağı olduğu için ka-rikatürü seçtim. Bir diğer neden de, karikatürün güncelliği ve iletişim kolaylığı..."

10. sayfanın konuklarından birisi Nihal Kızıltan.

"Genel Olarak Folklor Nedir" Başlıklı yazısıyla folkloru tanımlamaya çalışmış.

Şu satırlarla sonlandırmış yazısını:

"...Otantik değerlere, gizli kalmış folklorik özelliklerimize sahip çıkarak bizden sonraki ne-sillere elbirliğiyle aktarmaya ne dersiniz?.."

Eğitimci-Yazar İsmail Pamuk'sa, öğretmenlik yıllarına ait bir anısından yola çıkarak, "İşine Git Öğretmenim" başlıklı yazısıyla "Merhaba" demiş, Merhaba Sanat’ın sayfalarında okurlarına.

Yine aynı sayfada, 1. sayıda olduğu gibi bu sayı içinde ilginç fıkralar derlemiş Arap Çataroğlu.

11 .sayfanın ilk konuğu Ahmet Özdel.

"Zulmün Artsın Yaşar Kemal" başlıklı yazısında şöyle demiş:

"...Yaşar Kemal'in dediği gibi doğruları yazmak ve haklının yanında olmak, onurlu her insanın görevidir. Onlar para kazanmak için DGM kapılarında dolaştırılmıyorlar, ya da ceza evlerinde, yatırılmıyorlar. Onlar, düşünen insanlar ve düşünmeye devam ediyorlar. Bize düşen görev ise bu düşünceleri okumak olsa gerek..."

Murat Özgür ise, "Bir Demet Çiğdem” adlı öyküsünde çiçeklerle çocukları özdeşleştirmiş. Şöyle demiş öyküsünün bitiminde:

"Çocuklar da bir çiçekti. Hiç solmamalıydı yüzlerindeki sevecen gülücükleri, hiç eksilmemeliydi. Onlar, bizi yaşama bağlayan, geleceğimizi umutla ellerine teslim edeceğimiz sevgi çiçekleriydi.

Son sayfada (arka kapakta) Ahmet Kutsi Tecer'in, "Orda Bir Köy Var Uzakta" şiirleriyle, Enver Gökçe'nin adını koymayı unuttukları bir şiiri, bir köy evi resmi ile yer almış. Bu iki katlı evin, bakım-sızlıktan her ne kadar sıvaları dökülmüş olsa da zamana karşı direnci ile, betonarme evlerde olmayan sıcaklığıyla "Korunması gerekli kültür varlıklarından" olmaya aday görünmektedir.

'Merhaba Sanat Dergisi'nin çıkarılmasında başta sevgili Uğur Çınar olmak üzere emeği geçen, katkısı olan herkesi içtenlikle kutluyor; derginin uzun soluklu olmasını diliyoruz.

Daha nice sanatsal güzelliklerde buluşmak di-leğiyle... 1996

(SÜRECEK)