Şimdi gelin, bu kadar demokratik gözüken sistemde taban ile uyumsuz sonuç nasıl çıkıyor diye düşünelim.

Nasıl oluyor?

Ben seçilemiyorum

Siz seçilemiyorsunuz

Sen-ben-bizim oğlan üçgeni, bermuda şeytan üçgeni gibi işleyip duruyor.

Ama son derece demokratik ve samimi örgütlenme çağrısı yapıyorsunuz.

Örgütlerin başındaki isimler! Üyeler arasından kendilerine en yakın olduğuna inandıkları, parti içinde başka gruplar ile hareket etmeyeceklerini düşündükleri isimleri delege adayı gösterip seçtirmeye çalışırlar.

Bunlar genellikle insanlarla iletişimi iyi olan, kafayı çalıştıran, sivil toplum örgütüyle çalışan tipler olmaz ki rahat yönlendirilebilsin.

Herkes iktidar özlemi çeker.

Sıra gelir genel seçime.

Partiniz ön seçim ile seçime mi gidiyor? Ne kadar demokrat geliyor kulağa. Aday adayı oldunuz

1

2

3

Hiçbir sırada yoksunuz.

Çünkü önceden belirlenen delege ile kimin sıralamaya gireceği bellidir zaten.

Birinci sıradan milletvekili adayı oldunuz mu?

Kebap!

Çalışmaya, para harcamaya gerek yok. İkinci sıradaki yapsın o işi

Ankara’da keyfine bak

Memleket mi?

Ülke mi?

Kim düşünüyor?

Üst üste birkaç seçim geçirip hala 2.sıradaki milletvekilini seçtiremeyen, hatta partisinin oyunu bile arttıramayan, diğer seçimde bakıyoruz yine birinci sırada

Sonra kara kara düşünürüz. Yok, Çorum’a havaalanı gelmiyor, demir yolu gelmiyor, Hattuşa elden gidiyor, diye.

Genel merkezin kontrolü, il ve ilçeler dâhilinde araştırması yoksa veya görevlendirdikleri kişiler de “hatıra” iş yaparsa,

Fotoğraf içinde göreceklerimiz hep aynı yüzler olmaya devam edecektir.

Her Gününüz Güzel Olsun.