- ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ -

Mustafa Balbay’ın 20 Ocak 2014 günlü Cumhuriyet’teki yazısının başlığı “Sosyal Demokrat Merkez Parti” idi.
Balbay, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı “muazzam” risk karşısında, CHP’nin ayaklarını yere sağlam basıp, hem kendi sağına, hem kendi soluna dengeli biçimde kollarını açarak ciddi bir çekim merkezi olma fırsatı yakaladığını anlattığı yazısının bir bölümünde ise şöyle diyordu:
“….CHP’nin sosyal demokrat özünü daha da geliştirerek herkesi kucaklayan bir merkez parti konumunda olması, toplumun karşısına muhalefetten öte iktidar seçeneği olarak çıkması mümkün. Çünkü toplumda böyle bir açlık ortaya çıktı.”
*
CHP merkez sağdan ve milliyetçi kesimden kimseleri de içine alarak, yerel yönetimlere aday göstererek, Balbay’ın da işaret ettiği “Sosyal Demokrat Merkez Parti” olma ve AKP karşısındaki demokratik tüm unsurları çatısı altında toplama yönünde bir açılımı başlatmış bulunuyor.
Kimileri buna “sağa açılım” diyor, ama Kılıçdaroğlu “halka açılım” olarak tanımlıyor.
Dar bir açıdan bakarak “CHP sağa mı kayıyor?” diye soranlara, biz de aslında, şu çıplak gerçeği hatırlatma gereğini duyuyoruz:
“Türkiye, radikal İslamcı bir diktatörlüğe doğru kayıyor.”
İdeolojik duruşumuzu bozmayalım, Türkiye nereye giderse gitsin deme lüksümüz var mı?
Cumhuriyet değerlerini birer birer kaybederken, komplekslerimize yenilecek olursak, tarih bizi affeder mi?
Gelecek kuşaklar; çocuklarımız, torunlarımız affeder mi?
“Şerefli yenilgilere dimdik yürüyelim!”
İyi, kendi egomuzu tatmin edelim de, demokrasiyi bir daha nasıl yakalayacağız?
Cumhuriyet’i bir daha nasıl ele geçireceğiz?
Buna hakkımız var mı?
Sosyal demokratlar 1994 yerel seçimlerine, SHP, CHP, DSP olarak üç parti halinde girmişlerdi de, İstanbul’u Tayyip Erdoğan’a, Ankara’yı Melih Gökçek’e altın tepsi içinde kendi elleriyle sunmuşlardı.
Bugün, demokrasinin ve hukukun katli karşısında, sosyal demokratlarla aynı çizgide buluşabilecek merkez sağ ve milliyetçi sağ kitleler varken, “gemi azıya almış” iktidar partisini geriletme fırsatını kaçırmanın vebalini kim çekebilir?
Beğenelim beğenmeyelim, içimize siniyor olsun olmasın, Kılıçdaroğlu ve arkadaşları, tarihi sorumluluklarının bilinci içinde “doğru olanı” yapıyorlar.
Özet:
Cumhuriyet değerlerinde ve demokraside buluşmalıyız.
İnanan herkesle…
- ANLAMAYANA DAVUL-ZURNA AZ -