Son zamanlarda, gelecek yıllarını garanti altına almaya çalışan bir çok kişi bireysel veya şahıs sigortalarına yönelmektedir. Bu talep ister istemez bazı avantajları da beraberinde getirmektedir.
Buna bağlı olarak özel sigorta şirketleri de hayat, ölüm, kaza, hastalık, işsizlik, sakatlık, bireysel emeklilik gibi sigorta hizmeti vermektedirler.
Gerek vergi mükelleflerinin kendileri adına, gerekse çalışan işçiler veya çalışan işçiler adına işverenler tarafından ödenen özel ve bireysel sigorta primleri nasıl bir vergi avantajı getiriyor inceleyelim.
1-Vergi Mükelleflerinin Özel Sigorta Primleri
Gelir Vergisi Kanunumuz “mükellefin şahsına, eşine ve çocuklarına ait hayat, ölüm, kaza, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin, beyan edilen gelirin %15’ini ve asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak şartıyla mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortalarına ödenen primlerin %50’si ile ölüm, kaza, hastalık, sağlık, sakatlık, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primleri indirilir. Bu indirimin yapılması için, sigortanın Türkiye’de kurulu ve merkezi Türkiye’de bulunan bir sigorta şirketi nezdinde yapılmış olması şartıyla gelir vergisi matrahından beyanname üzerinden indirebileceğimizi açıklamıştır.
2.İşçilerin Ödedikleri Özel Sigorta ve Bireysel Emeklilik Primleri
Çalışan işçiler, şahsına, eşine ve çocuklarına ait hayat, ölüm, kaza, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin, Sigortanın Türkiye’de kurulu ve merkezi Türkiye’de bulunan bir sigorta şirketi nezdinde yapılmış olması ve ödendiği aydaki brüt ücretin % 15'i tutarını, yine asgari ücretin yıllık tutarını da aşmaması şartıyla vergi matrahından indirebilirler.
Ayrıca ödenen özel sigorta priminin ödendiğinin belgelendirilmesi gerekecektir.
3-İşçilerin Şahıs Sigorta veya Bireysel Emeklilik Primlerinin İşverenlerce Karşılanması
İşverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları, ücretle ilişkilendirilmeksizin (bordrolaştırılmadan-doğrudan) ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebilecektir. Bu kapsamda indirim konusu yapılabilecek tutarın toplamı, ödemenin yapıldığı ayda elde edilen ücretin % 15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamayacaktır. Aşan kısım ise ücret olarak değerlendirilecek ve bordroya dahil edilmek üzere vergi ve sigorta primleri hesaplanarak gider olarak yazılacaktır.
İşverenler tarafından çalışanlar adına ödenen şahıs sigorta primleri, ise aslında birer ücret ödemesidir. Bu nedenle söz konusu ödemelerin tamamı ücret gideri olarak bordrolaştırılarak bir sınırlama olmadan ücret olarak kurum kazancından indirilebilecektir. Ayrıca bordrolaştırılan şahıs sigorta primlerinden brüt ücretin % 15’ine kadar olan kısmı gelir vergisi matrahından indirilebilecektir.
Yukarıda bahsedilen ve işveren tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30'unu geçen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarlarının SGK primine tabi olduğu unutulmamalıdır.
İşverenlerimizin bahsettiğimiz ölçülerde işçileri adına şahıs yada bireysel emeklilik ödemelerine katkı yapmaları halinde avantajlı duruma geldiği bu ölçüleri aşması halinde ise ilave vergi ve sigorta primi yükü ile karşılaşacağı dikkate alınmalıdır.