Ortaköy’de Bakanlık desteği ile açılan pekmez üretim tesisinin önemine değinerek Çorum’da üzüm yetiştiriciliğinin yaklaşık 4 bin yıllık bir geçmişi olduğunu hatırlatan Orhan Sarı, Anadolu’da 600 yıl büyük bir imparatorluk kuran Hititler’de bağcılığın önemini anlatan bir çok arkeolojik buluntuya ulaşıldığını vurguladı.
Gıda ve tarımsal ürünlerin dünya için öneminden bahsederek dünya nüfusunun hızla arttığı günümüzde beslenmenin öneminin de arttığını söyleyen Orhan Sarı, “Gıdanın sosyal ve ekonomik açıdan önemi önümüzdeki dönemde daha sık gündeme gelecektir. Küresel ısınma, sulak alanların kuruması, buna bağlı olarak tarımsal üretimin azlığı, dünya nüfusunun beslenmesi açısından çok ciddi tehlike arzediyor. Dünyada açlık çeken 800 milyon, yoksulluk çeken 1.2 milyar insan her sayısı her geçen gün artmaktadır. Gelecekte gıda maddelerinin eksikliğinden ve artan gıda fiyatlarından çaresizlik içinde bahsedileceği ifade edilmektedir” diye konuştu.
Bu kapsamda tarım ve tarımsal üretime yapılan yatırımın geleceğe yapılmış çok kârlı bir yatırım olacağını dile getiren Sarı, tarımsal üretimin çeşitlerinden biri olan bağcılığın tarihinin çok eskilere dayandığını anlatarak “Özellikle Anadolu coğrafyasında çok eski çağlara dayanan bu üretim şeklinin izlerine M.Ö 2000 yıllarında Anadolu'ya gelerek 600 yıllık büyük uygarlık yaratan Hititlerde bağcılığın önemini anlatan birçok arkeolojik buluntu günümüze kadar ulaşmıştır. Bu bölgede Hititlerin yaşamış olması Hititlere başkentlik yapmış Şapinuva ve bu bölgede bağcılık faaliyetinin yapılması ve bağcılık kültürünün oluşması bir tesadüf değildir. Coğrafya ve tarih bölgenin tarımını ekonomisini kısaca kaderini belirler. Bize düşen zaten üzüm üretilen bu Anadolu topraklarını tekrar güneş rengi bölgemize has üzümlerimizle süslemek ve bu Hititlerden beri şifa kaynağı olan Ortaköy Şapinuva pekmezini bütün dünyaya tanıtmak olacaktır” dedi.
Bakanlıktan sağlanan 150 bin TL destekle hayata geçirilen küçük çaplı pekmez üretim tesisi sayesinde klasik metotlarla zor şartlarda üretim yapan kadınların rahatlayarak modern tekniklerle üretim yapmalarının sağlanacağını, düzenlenen kurs sayesinde kadınlara sertifika verildiğini, üretilecek pekmezin bütün masraflar çıktığında günlük 20 bin TL’lik bir karlılıkla kendini kısa sürede amorti edebileceğini kaydeden Orhan Sarı sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu proje ve tesislerden beklentimiz yüksek olup amacımız bölgede tarımsal faaliyetin gelir getirici bir faaliyet alanına dönüşmesi ve bu yolla kadınlarımızın iş hayatına atılması olacaktır. Bu iki husus düşünüldüğünde proje ekonomik yanı kadar sosyal bir projedir. Belki de organik tarıma çok yakın şekilde kimyasal mücadelenin çok az yapıldığı bu topraklarda doğal ve organik tarıma geçişin ilk evresi olacak bu proje ülkeye örnek olacak düzeyde iddialı ve bir o kadarda yenilikçi projelerden birisi olacaktır”
(Volkan SINAYUÇ)
