Bu gün yani yazıyı yazdığım 17.02.2012 Cuma günü saat 14.00 civarı Organize Sanayi’den çıktık Ankara-Samsun Çevreyoluna doğru ilerliyoruz.

Aşağı yukarı Kömürcü Tuğla’nın hizalarındayız. Yolun kenarındaki boş tarla karlı kaplı. 15 kadar at da bir deri, bir kemik bir halde o tarlada bekleşip duruyorlar. Kar habire yağıyor. Atlar da karın altında duruyorlar. Tabii bütün her taraf karla kaplı olduğundan yiyebilecekleri hiçbir şey yok.

Bu hayvanları böyle aç bi ilaç bir halde salanları rabbim mutlaka cezalandıracaktır. Ama yetkisi olanlar da bu atları böyle salan insanları cezalandırmalıdırlar.

Biliyorsunuz belediyemizin çok güzel bir hayvan barınağı var. Komşu vilayetlerce de bu barınaktan övgüyle bahsedildi. Tabii böyle bir yerin güzelliği yanında sevabı da çok büyük.

Köpek, kedi başıboş ta olsa, hava karlı, soğuk ta olsa, zorlansa da yine kendini kurtarır.  Kendini yağmurdan kardan koruyacak merdiven altı veya eski evlerin bahçesindeki haymalık vs yerlere sığınabilir. Yiyeceğini evlerdeki çöplerden vs. bulabilir fakat bu atlar nereye sığar ki???

Benim önerim, belediyemiz bu hayvanları toplayıp fabrikaların hayvan besleyen ve şimdi boş olan ahırlarına koymalı, günde bir defa da bu atlara saman ve arpa verilmeli.

Belediyemiz bu işi organize ederse ben arpayı temin edebilirim.

Bu çok kötü bir manzara, çekilmez bir çile. Ölümü dört gözle bekleyen bu hayvanlara lütfen el atınız. Baharda havalar ısınınca tekrar salınabilir.

Bu işte yanınızdayız. Benim gibi yanınızda olacak yüzlerce insanın da var olduğuna inanıyorum.

Bütün mesele bu işin organizesi ve el atma. Sevap kazanma çok zor günah kazanma ise çok kolaydır.

Bir gün her insan hesaba çekilecektir.

İnsan ömrü çatlak bardaktaki suya benzer, içsen de tükenir içmesen de. 

Unutmayalım her saniye ölüme bir adım daha yaklaşıyoruz. Ona göre yaşantımızı düzenleyelim. 

Hayvanları koruma cemiyetleri de bu işlerin takipçisi olmalıdır.

Saygı ve sevgilerimle.