Şarz deyiniz ama gene de şarj olduğunu biliniz...

Daha yazının başında nazikçe uyarmak istedim, sonra yok ben bilmiyordum, ben duymadım demeyin...

Nazikçe uyarmak derken bu günkü konu bu olsun bari,

yani içimizdeki o muhteşem insan sevgisi ve bunun toplum içerisinde tezahürü.

Hepimiz gün içerisinde onlarca kişiyle bir şekilde diyaloğa giriyoruz.

Kimi zaman trafikte bir polis, kimi zaman hastanede bir doktor, kimi zaman okulda bir müsdahdem vs..

Hepsinin ortak üzelliği ne yazık ki emir kipi ile konuşmaları.

Hastaneye gittiniz, bankodaki görevli soruyor;

- internetten randevu aldın mı

- aldım hanımefendi

- adın

- pardon anlayamadım?

- adın diyorum be adam adın ne?

- adım Mehmet efendim

- Tee Ce' ni söyle

- Tee Ce numaram 694...

- tamam geç koridorun sonunda sağ taraftaki kapının önünde bekle.

Ne kadar sinir bozucu bir diyalog değil mi ?

Ama durun daha bitmedi ve hatta yeni başlıyor...

Canhıraş bir şekilde ilk bölümü geçtiniz, şimdi hemşireyle diyaloğa gireceğiniz ikinci bölümdesiniz.

- hemşire hanım merhaba

- ...... ( cevap yok )

- hemşire hanım merhaba

- evet ne vardı ?

- beni bankodan gönderdiler burda beklememi söylediler.

- ee bekle işte, ne istiyorsun ?

- biraz ağrım var da çok bekler miyim diyecektim?

- sıran gelince çağırıcaz işte ...

Gene muhteşem kibar bir diyalog ama bitti mi, bitmedi...

- doktor bey merhaba

- ..... ( cevap yok )

- evet söyle nedir şikayetin?

- efendim midemde şiddetli kramplar oluyor

- çıkar üstünü uzan sedyeye

Ne siz var, ne merhaba var ne bişey ama bitti mi, bitmedi çünkü daha sırada bölüm sonu canavarı var...

İşiniz bitti eve gidiyorsunuz tam hastane tuvaletinde ihtiyacınızı gidermek istiyorsunuz;

- hooop hemşerim nereye gidiyoon ?

- tuvalete giricem neden ki ?

- orayı daha yeni paspasladım yürü git hasta mısın nesin üst kattakini kullan burası kapalı

Bu böyle uzar gider ....

Trafiktesin polis

- adın ne senin birader? Ehliyetini, evraklarını ver bakalım...

Para yatıracaksın, vergi dairesindesin;

- git vezneye öde gel, sonra çık üçüncü kata imza attır!

Yahu bu gözler daha neler gördü;

Arafat’ta şeytan taşlarken … godumun şeytanı diye şeytana küfredeni mi?

Mahallenin sevimli veledini çağırırken gel lan buraya p*ç kurusu diyeni mi?

Hayran olduğun bir komedyeni överken tam bir *rospu çocuğu lavuk diyeni mi?

Bi olaya şaşırırken yok artık *nasının .... Tamam tamam sustum…

Otobüstesin şoför;

- arkaya doğru ilerlesene birader, durmuşsun öyle kazık gibi....

örnekler uzar gider...

Velhasılıkelam en eğitimlimizden en cahiline kadar hepimiz birer kibarlık abidesiyiz.

Bunun nedeni nedir bilinmez ama pek güzel bir görüntü olmadığı da aşikar.

Yıllar önce İngiltere'de bir postanede şu yazıya rastlamıştım ;

"Müşterilerinize karşı güler yüzlü ve nazik olunuz"

Adamların herşeyine bi kulp bulabiliriz ama sosyal ortamlardaki nezaketlerine laf söylersek taş oluruz...

Avrupa'nın neyini alalım, neyini almayalım onu bilmem ama, bildiğim tek şey nezaketini alırsak hepimiz için çok güzel olur...

Darısı başımıza ne diyim...