Bir Ramazan ayını daha “Nerede o eski ramazanlar?” diyerek geride bıraktık. Pazartesi günü ise “Ah, nerde o eski bayramlar?” diyeceğimiz sürece yaklaşmış bulunuyoruz. Allah (c.c) tekrarına nasip eder inşallah.

Her dönemde olduğu gibi bizim de çocukluk dönemimizde büyüklerimiz “Ah, nerde o eski bayramlar?” diye kimi zaman serzenişte bulunur, kendi çocukluk dönemlerinde yaşadıkları anılardan bahsederek geçmişi özlemle yâd ederlerdi. Aslına bakarsanız bugün benim de “Ah nerede o eski bayramlar” diye iç çekmeye müsait bir yaşım var.

Sahi nerede o eski bayramlar. Bir göreniniz, duyanınız oldu mu? Şimdilerde düşünüyorum da acaba biz mi eskidik, yoksa bayramlar mı?

Hayır, hayır aslında her insan kendi çocukluğunu arıyor. Şöyle söyleyeyim, her nesil, kendi eski bayramını bir biçimde özlemle yâd edecek. Bugün “Nerede o eski bayramlar?” diyerek geçmişe özlem duyan bizler gibi, yarın yetişkin olan çocuklar da bugünlerini anarak “Nerede o eski bayramlar?” diyecekler.

Madem bu kadar eski bayramlara özlem duyduk biraz da ondan bahsedelim.

Ramazan hazırlığı gibi her şey annemin günler süren bayram temizliğiyle başlardı. Ev dip köşe temizlenir, mutfak rafları boşaltılıp elden geçirilir, halılar yıkanırdı. Sizin anlayacağınız annem evin her yerini pırıl pırıl yapar, kadayıflar, sarmalar hazırlar, börekler açardı.

faslı ve diğer hazırlıklar bitince en sevdiğimiz aşamaya geçerdik: bayram alışverişi. Babam, annem, ablam ve kardeşim İsmet ile birlikte bayram alışverişine giderdik. Şimdiki gibi AVM’ler falan yok tabii. Mütevazı bir şekilde bayramlıklar alınır, sonrası malum, sabırsızlıkla bayramın gelişini beklerdik.

Senaryonun sonrası ise tahmin ettiğiniz gibi aslında. Büyüdük. Evin büyüklerini birer birer kaybettik. Evin bayram kalabalığı azaldı. İş hayatı ve koşuşturmaca derken bayramlar biraz ara verip, nefes alabildiğimiz tatil vesilelerimiz oldu. Öyle böyle bugünlere geldik işte.

Evet, iki yıldır insanlığa hayatının anlamını sorgulatan pandemi sürecinde bayramlarda bir araya gelemedik, ama bu bayram güzelce hasret gidereceğiz inşallah. Pandeminin de bize öğrettikleri mutlaka var. Ve bunlar da çok kıymetli. Ama yine de tedbiri elden bırakmamakta fayda var diye düşüyorum.

Eski bayramlarımıza bir şey olmadı, onların anısı bizimle. Hatırlayıp mutlu oluyoruz zaten. Ama özetle, bu bayramda veya sonrasında “Ah, nerde o eski bayramlar” diyeceğiniz bir bayramınız mutlaka olacak.

En güzel günler ve bayramlar sizlerin olsun.