1. Gelir vergisi mükelleflerinin (kazancı basit usulde tespit edilenler dahil) 1 Nisandan itibaren, kurumlar vergisi mükelleflerinin ise 1 Mayıstan itibaren 31 Mayıs günü sonuna kadar vergi levhalarını Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sayfası üzerinden oluşturmaları gerekiyor. Bu şekilde oluşturulan vergi levhaları ayrıca vergi dairesine veya meslek mensuplarına imzalattırılmayacak veya tasdik ettirilmeyecek.
2. 413 Seri No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile getirilen “Mükellef Bilgileri Bildirimi”nin her yıl 1 Nisan-31 Mayıs tarih aralığında kapsama alınan mükelleflerce elektronik ortamda düzenlenip onaylanması gerekmekte. Söz konusu bildirimin merkez ve her bir şube için ayrı ayrı verilmesi zorunlu.
Mükellef Bilgileri Bildirimini, bildirim verme süresinin başladığı gün olan 1 Nisan tarihi itibariyle faal olan (tasfiye işlemi devam edenler dahil) tüm kurumlar vergisi mükellefleri ile ticari kazanç (kazancı basit usulde tespit edilenler hariç), zirai kazanç ve serbest meslek kazancı elde eden gelir vergisi mükellefleri vermek zorundalar.
3. 403 Seri No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile getirilen “Kesin Mizan Bilgileri”nin bildirim zorunluluğu kapsamında; bildirim verme yükümlülüğü getirilen gelir vergisi mükelleflerinin 1 Mart-31 Mart tarihleri arasında, kurumlar vergisi mükellefleri ise 1 Nisan - 30 Nisan tarihleri arasında bildirimlerini elektronik ortamda vermeleri gerekiyor.
Bilanço esasına göre defter tutan gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükellefleri elektronik ortamda kesin mizan bildirimi vermek zorundalar.
4. 6335 sayılı kanunla yapılan değişiklik sonucunda Türk Ticaret Kanunu' nun 64. maddesi kapsamında, fiziki ortamda tutulan yevmiye defterlerinin kapanış tasdikinin izleyen faaliyet döneminin altıncı ayının sonuna kadar (normal hesap dönemleri için Haziran ayı sonuna kadar) notere yaptırılması gerekiyor. Anılan madde kapsamında kapanış tasdiki yaptırmayan şirketlerin TTK’nın 562. maddesi kapsamında Dörtbin Türk Lirası idari para cezasıyla cezalandırılmaları söz konusu. Ayrıca ticari ihtilaflarda, kapanış tasdiki yaptırılmamış olan defterlerin sahibi lehine delil sayılmaması durumu da önemli bir hukuki risk.
5. Bilindiği üzere Yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK) uyarınca bağımsız denetime tabi olacak şirketlerin belirlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı 23 Ocak 2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştı. Anılan Bakanlar Kurulu Kararına göre, 2013 yılından itibaren denetime tabi olacak şirketler için genel kriterler aşağıdaki gibi belirlenmişti.
a) Bilanço aktif toplamı 150 milyon TL
b) Net satış hasılatı 200 milyon TL
c) Çalışan sayısı 500 çalışan
1.1.2014 tarihinden geçerli olmak üzere 14 Mart 2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/5973 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yukarıda belirtilen hadler aşağı çekildi.
Buna göre 2014 yılından itibaren tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte aşağıdaki üç ölçütten en az ikisini sağlayan şirketler ile aşağıda belirtilen ( I ) sayılı listede belirtilen şirketler bağımsız denetime tabi kılındı:
a) Bilanço aktif toplamı 75 milyon TL ve üstü,
b) Yıllık net satış hasılatı 150 milyon TL ve üstü,
c) Çalışan sayısı 250 ve üstü.
Bağımsız denetim uygulamasında “şirket” tabiri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında bulunan bütün sermaye şirketlerini (anonim, limited ve eshamlı komandit şirketler) kapsıyor.
Bir şirketin bağımsız denetime tabi olup olmadığının belirlenmesinde, varsa şirketin bağlı ortaklıkları ve iştirakleri birlikte dikkate alınacak. Bağımsız denetime tabi olmak için yukarıda belirtilen 3 kriterden ikisinin sınırlarının iki yıl üst üste aşılması gerekmekte.
Bağımsız denetime tabi olan şirketler, münferit ve konsolide finansal tablolarının hazırlanmasında Türkiye Muhasebe Standartlarını uygulayacaklar.
TTK’nın 399. maddesine göre Denetçi, şirket genel kurulunca; topluluk denetçisi, ana şirketin genel kurulunca seçilmek zorunda.
Denetçinin, her faaliyet dönemi ve her halde görevini yerine getireceği faaliyet dönemi bitmeden seçilmesi şart. Seçimden sonra yönetim kurulu, gecikmeksizin denetleme görevini hangi denetçiye verdiğini ticaret siciline tescil ettirmek ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ile internet sitesinde ilan ettirmekle yükümlü.
Yukarıda belirtilen hadlerle bağlı olmaksızın Sermaye Piyasası Kanunu uyarınca Sermaye Piyasası Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi şirketlerden; yatırım kuruluşları, kolektif yatırım kuruluşları, portföy yönetim şirketleri, ipotek finansmanı kuruluşları, varlık kiralama şirketleri, merkezi takas kuruluşları, merkezi saklama kuruluşları, veri depolama kuruluşları, derecelendirme kuruluşları, değerleme kuruluşları, sermaye piyasası araçları bir borsada ve / veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda işlem gören anonim şirketler, nitelikli yatırımcılara satılmak üzere pay hariç sermaye piyasası aracı ihraç eden anonim şirketler, Bankacılık Kanunu uyarınca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun düzenleme ve denetimine tabi şirketlerden; bankalar, derecelendirme kuruluşları, finansal holding şirketleri, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, varlık yönetim şirketleri, finansal holding şirketleri, sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri, Borsa İstanbul piyasalarında üye olarak faaliyet göstermesine izin verilen; yetkili müesseseler, kıymetli madenler aracı kurumları, kıymetli maden üretimi veya ticareti ile iştigal eden anonim şirketler, 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu hükümleri uyarınca anonim şirket halinde kurulan tarım ürünleri lisanslı depo şirketleri ile 2699 sayılı Umumi Mağazalar Kanunu hükümleri uyarınca anonim şirket şeklinde kurulan şirketler, Ulusal karasal, uydu ve kablolu televizyon sahibi medya hizmet sağlayıcı şirketler her halükarda bağımsız denetim yaptırmak zorundadırlar.