(Bu günkü köşe yazımı, 03 Şubat tarihinde Çorum Haber Gazetesinde çıkan “Gönül Bu İstiyor” başlıklı yazıma yorum gönderen “Mecitözü” rumuzlu okurumun isteği üzerine yazıyorum.)
Halkının her kesimini kabullenen Atatürk, hiçbir zaman ülkesinde var olan diğer kimlikleri görmemezlikten gelmedi, onları itelemekten yana olmadı.
Aksine Doğu bölgeleri, Karadeniz bölgesi gibi Osmanlı zamanında gelişmemiş, farklı etnisitiye sahip vatandaşlarının eğitimi için büyük altyapılar geliştirdi.
Ancak, Atatürk sonrası yıllarda, ülke rejimini faşizanlığa taşıyan, halkına hem dini, hem siyasi hem de etnik politikaları dikte eden politikacılar, hafızalarda derin yaralar bırakmıştır.

Mandela bütün ömrünü insan hakları ve özgürlükler hakkında mücadele ile geçirmiş bir insandır. Türkiye'nin şu anki siyasi tavırlarının hatalı olduğunu düşünen Mandela'nın Atatürk ile alakalı olumsuz bir düşüncesi yoktur. Aksine Atatürk reformlar yapmış ve modern Türkiye'yi kurmuştur.
Hatta durum aslına bakarsanız o kadar ironiktir ki, Kürtlerin haklarını savunan Nelson Mandela, yine bir Kürt olan ve Türkiye'nin başında bulunan bir siyasetçi yüzünden ülkemize mesafeli kalmıştır. Yine aynı sebepten Atatürk Barış Ödülü’nü almayı zamanında reddetmiştir.
Mandela ülkesinin başına geçtikten sonra sadece ülkesinin değil tüm Afrika'nın kahramanıdır. Başa geldiğinde bölgesi ile alakalı uzmanlardan bir rapor alır. Bu rapora göre Afrika ülkelerindeki iç savaşlarda kullanılan silahlar, kara kıtaya Türkiye tarafından satılmaktadır. Yani Türkiye, İsrail yapımı bu silahları, ırkçı Güney Afrika yöneticiler eli ile kıtadaki ülkelere dağıtmaktadır!
Hâlbuki o esnada bütün dünya Güney Afrika'nın ırkçı hükümetine ambargo uygulamaktaydı. Rahmetli Turgut Özal ise krizi fırsata çevirmek için ambargo altındaki Güney Afrika ile ticarete başlamış, ambargoyu delmiştir. Türkiye'nin imajına ekonomik nedenlerden dolayı siyahiler gözünde zarar vermiştir.
Duruma barışçıl ve diyalog yoluyla çözüm arayan Mandela Türkiye'ye bir temsilcisini gönderir. Ama temsilcisi havalimanından ülke sınırlarına giremez bile. Dosdoğru ülkesine geri gönderilir…
Durum bu!
Zamanı zamanın içerisinde değerlendirmek gerektiğine inanıyorum.
1919 yılında ve dünyada ilk defa kurtuluş hareketi başlatan Mustafa Kemal Atatürk’ün, dünyanın ezilen halklarına örnek olması bir tarafa,
Bizzat tüm Afrika’nın kurtuluşunda simge isim olmuş Nelson Mandela’ya da ilham kaynağı olduğunu biliyorum.
Bir çok kaynaktan faydalandığım ön bilgiden de anlaşılacağı üzere, Güney Afrika ve Afrikalıların, ülkemizin kurucusu Atatürk İle hiçbir sorunları yoktur.
Sorun,
Atatürk Cumhuriyetini yönetenlerin yanlış politikası ile ilgilidir.
Bu arada;
Thabo Mbeki, Mandela’nın Türkiye’ye gönderdiği temsilcinin ismidir.
Mbeki, bugün Güney Afrika Cumhuriyeti Devlet Başkanıdır.
Her gününüz güzel olsun.