Geçtiğimiz Çarşamba Günü (18.5.2022) ölüm yıl dönümü olması nedeniyle Ozan Mahsuni Şerif’i anmış, onula ilgili bir anımı anlatmıştım.

Üniversiteden mezun olduğumuz tarihten bugüne değin görüşmediğimiz arkadaşım C.K “…Tam anlatamamışsın Mahsuni Şerif’i, ekli yazımla tamamlamak istedim, yazını…” üst başlığıyla göndermiş.

* * *

Bilmeden, tam olarak tanımadan yücelttiğimiz, adam sanıp peşine düştüğümüz, takım tutar gibi tuttuğumuz öyle çok insan, öyle çok siyasi var ki; o nedenle iki yakamız bir araya gelmiyor.

Bu tür saplantılarımız nedeniyle; kendimizi rezil ettiğimiz gibi, ülkemizi de rezil ediyoruz.

Dün başka, bugün başka konuşan; dün söylemediğini bırakmayıp bugün onca şeyler söylediği kişiye yamanan öyle çok siyasimiz var ki; o nedenle yerlerde sürünüyoruz.

O nedenle günümüz siyasetinden ve siyasetçilerinden iğreniyoruz.

Böyle siyaset de, siyasetçi de olmaz olsun.

Sabah başka, akşam başka konuşan, daldan dala konan Bay Doğu Perinçek de bunlardan biri.

Buradan şuraya gelmek istiyorum.

Kıbrıs Barış Harekatı yapılırken Aşık Mahsuni Şerif, Kıbrıs’ta savaşan Türk Askerlerini güdülemek (motive) için aşağıdaki dörtlüğü yazar.

"Duracak zaman değildir,

Yürüyün zalim üstüne..

Ölen ölür kalan yeter.

Yürüyün Kıbrıs üstüne.."

… …

O günlerde Doğu Perinçek, televizyonlarda, Türk Ordusunu “İşgalci” olarak nitelemekte; Kıbrıs’a müdahaleyi doğru bulmadığını dillendirmektedir.

Yazdığı dizelerle Türk ordusunu motive eden, Mahsuni Şerif'i de "Davaya ihanetin, bedeli tabuttur" diye tehdit etmektedir.

… …

Son nefesine değin, doğru bildiğini ve inandığını dillendirmekten çekinmeyen Aşık Mahsuni bu.

Günün koşullarına göre konuşan Doğu Perinçek'ten mi korkup, çekinecek.

Kimin kayığına biner ya da binmek isterse, onun kavalını çalan Bay Perinçek’ şöyle seslenir.

Bana “dönek” demiş, itin birisi

Açığım neymiş bi sorun hele

Eli çatlamamış ayı irisi

Sen bizim köylerden geç bi hele

Köylüden yanadır toprak görmemiş

Viskiden gayriye dudak sürmemiş

Ömür boyu serçe bile vurmamış

Beni vuracakmış bak ite hele

Bir yığın kitabı yığmış önüne

Sinek konsa korkar tatlı canına

Hipi yosmasını almış yanına

Pehlivanlık taslar gör hele

Yiğittir ölüsü dağlarda kalan

Yiğittir yiğidin öcünü alan

Soytarıdan yiğit olur mu ulan

Ordu yıkacakmış bak sen hele

Bu herifin önü sonu ayandır

Anlayana benim sözüm beyandır

Senden korkan hayvan oğlu hayvandır

Sıkıysa gel de Mahzuni'yi vur bi hele

* * *

Budur işte Mahsuni.

Birileri gibi orası burası oynamaz. Dün ne ise, her zaman odur, o olarak da kalmıştır.

Günümüzün siyasileri(!) gibi nabza göre şerbet vermez.

Sözünü esirgemez.

Dobradır.

Merttir, dürüsttür.

Adamdır yani adam gibi adam.

Gerçek bir yurtseverdir.

… …

Işıklar içinde uyusun.

Ustaya saygıyla…