ADD Bodrum Şubesi'nin internette yayımlanan anketini feys sayfamda paylaşmamdan sonra, bir gencimizin “Kol kırılır, yen içinde kalır hocam…” sözü, bu yazıyı yazmama neden olmuştur. Önce anketi (sormaca) görelim.

ANKET SONUÇLARI

ADD YOL HARİTASINI AŞAĞIDAKİLERDEN HANGİSİYLE SEÇERSE UYGUN OLUR?

Misyonu Dolmuştur Kenara Çekilmelidir

8%

Aktif Siyasete Girmelidir

21%

Diğer Atatürkçü ve Demokrat STK'lar ile İşbirliği Yapmalıdır

68%

Fikrim Yok

1%

Yapılış Tarihi: 24-28 Mart 2012

Toplam Oy Sayısı: 74

http://www.addbodrum.org/site/pages/add-bodrum/anketler.php

“Bir tencere kaynar, içinde et mi kaynar, dert mi kaynar?” Bu söylem Türk milletinin aile birliğine gösterdiği saygının ifadesidir.

Ancak üye sayısı yüz binin üstünde olan ve Mustafa Kemal Paşa’nın soyadını taşıyan ADD, tüm ulusu kapsamak zorundadır. Kapalı kapılar ardında yapılan toplantıların, Haziran ayında yapılması öngörülen Kurultay'ın seçim hesaplarının, açıkça paylaşılması gerekmektedir.

Taş yerinde ağırdır. Söz de taş misali yerinde ve zamanında bir anlam ve ağırlık taşır. Yoksa attığımız taş ürküttüğümüz kurbağaya değmez.

Aile içinde olan çelişme ve çatışmaların iç hukukla çözülmesi kapalı yapılar için gelenektir. Kapalı yapı aileden başlar, dernekten sendikaya ve partiye uzar gider. Ama burada neyin içe ait neyin dışa dönük olduğu konusu birileri tarafından hep bulandırılır. Malum bulanık suda balık avlamanın dayanılmaz güzelliği… Genç sazanlar özenle avlanır… Daha doğrusu sazanlaşmaya eğilimli olanlar - ki onlar rütbe ve/veya cübbelinin sevdalısıdırlar, doğru veya yanlış onlar için önemli değildir - kolayca avlanırlar.

Kol kırılmış yen içinde kalmışsa ve o kırık için gerekli tedavi önlemi alınmaz ise sonuç kolun sakat kalması ve/veya yaranın kangrene dönüşerek kolun kesilmesine kadar gidecek bir durumdur. İşin daha kötüsü, kangren olan uzuv kesilmezse, sonuç ölümdür.

Durumdan vazife çıkarmasını bilen aile büyükleri gerekli müdahaleyi yaparak kırılan kolu onarırlarsa sorun çözülmüştür.

Binlerce üyesi olan örgütlerde (parti, sendika, dernek) oluşan çelişme ve çatışmaların iç hukuk ile çözülmesi beklenen ve istenen bir yordamdır. Ya çelişme çözülmezse ve çelişmenin temelinde ideolojik bakış ve duruş ayrılığı yatıyorsa ne yapılacaktır?

Örneğin, bir şube başkanı herkese açık internet sitesinde kendi örgütü için bir anket yayınlarsa bu durum, gaflet ve delaletin ötesine geçmenin eşiği olup, Maltepe'deki Genel Merkez de bu duruma sessiz kalıyorsa bu durumu sözcüklerle betimlemek mümkün değildir.

Gelelim o şubenin anket sorularına ve sonuçlara…

ANKET SONUÇLARI:

ADD YOL HARİTASINI AŞAĞIDAKİLERDEN HANGİSİYLE SEÇERSE UYGUN OLUR?

Misyonu Dolmuştur Kenara Çekilmelidir 8%

Aktif Siyasete Girmelidir 21%

Diğer Atatürkçü ve Demokrat STK'lar ile İşbirliği Yapmalıdır 68%

Fikrim Yok 1%

(Yapılış Tarihi: 24-28 Mart 2012 Toplam Oy Sayısı: 74)

Fotoğrafı sorgulayalım…

Bu anket bir şubenin görev tanımını aşan, genel merkezin bile Genel Kurul (Kurultay) desteği, onayı olmadan söyleyemeyeceği ifadeler içeriyorsa ne yapılacaktır? Kol kırılır yen içinde kalır ifadesi çoktan aşılmıştır.

Bir şube, kendi internet sitesinde beş kıtaya, 72 millete bizim örgüt “Misyonu Dolmuştur Kenara Çekilmelidir” diye başlayan sorular içeren bir anket (sormaca) yayınlarsa hâlâ kol kırılıp yen içinde kalır mı, kan kustum kızılcık şerbeti içtim mi denir? “Tencere kaynar, içinde et mi kaynar, dert mi kaynar?” demenin de eşiği aşılmıştır… Buna kazan çömlek patladı denir… Camlar kırılmıştır artık…

Böyle bir anketi bir partide il veya ilçe, dernekte bir şube yaparsa; a) Bu bir disiplin suçudur. b) Yönetim görevden alınır. c) İhraç isteğiyle disipline verilir. Çünkü artık bir toplumsal yapının varoluşunu kamuoyu önünde sorgulamak “Kol kırılır, yen içinde kalır” sözüyle açıklanamaz.   Bu durum, bir şube yönetiminin iç işi değildir, o şubenin Genel Merkezle olan objektif veya sübjektif sorunu da değildir. Bu çirkin anket Türk ulusunu incitmiştir.

Bu duruma bizim bildiğimiz ilk yazılı tepki ADD Isparta Şubesi’nden gelmiş ve Şube Başkanı Mahmut Özyürek olanları bir yazıyla Genel Merkez’e bildirmiştir.

“Bir derneğin anayasası tüzüğüdür. Tüzükte Atatürkçü Düşünce Derneği'nin özgörevi açıklıkla düzenlenmiştir. Tüzüğü bir şubenin “anket” yoluyla sorgulamasının ne denli doğru ve haklı olup olmadığı bir yana, sunulan “seçenekler” tam da Atatürk karşıtı, ADD’yi itibarsızlaştırma, etkisizleştirme çabasında olanlara malzeme olacak niteliktedir.” diyen Mahmut Özyürek, “Nasıl ki ‘demokrasi’ vardır diye, demokrasinin ortadan kaldırılmasının yol ve yöntemlerinin tartışılması söz konusu değilse, ‘Biz demokratik bir örgütüz’ anlayışı ile bunları, yani varlık nedenimizi, özgörev (misyon) alanını tartışmaya açamayız. Böylesi bir tartışma demokratik bir anlayış değil, tam tersine kendi varlık nedeninin tartışmaya açmaktır ki, bu da tartışılabilirliliğin ardından gelmesi kaçınılmaz olarak kendini inkâr etmekle eş anlamlıdır.” ifadesiyle haklı bir tepkiyi dile getirmiştir.

Şu sözleri duyar gibiyim. “Bu anket 74 kişiyle yapılmış, değer mi tartışmaya?”,  “Diğer Atatürkçü ve Demokrat STK'lar ile İşbirliği Yapmalıdır” için yapılan tercih % 68 ile toplumsal duruşu göstermektedir. Ne gerek var yazmaya, kol kırılır yen içinde…”

Efendiler, fare geçer yol olur… “Bize kimse bir şey yapamaz…” diyerek devrimle kurulan ulus devletin, dayatılan bir anayasa ile bölünmesinin eşiğine geldik. Bu süreçte, bölünmeye cepheden karşı durması gereken, Mustafa Kemal Paşa’nın soyadını taşıyan, yüzlerce şubesi olan bir derneğin bir şubesi hiç de üstüne vazife olmayan bir işe kalkışmışsa sorgulanmalı ve gerekli demokratik tepki gösterilmelidir. Yen içinde kalacak kırık kol kangren olmadan önlem alınmalıdır.

Sadece bu anketi yapan şubeyi değil, sessiz kalanları da kınıyorum.

KOL KIRILMIŞTIR AMA YEN İÇİNDE KALMAYACAKTIR.

Olmayan misyonları içinde iyice tükenenler yolumuzdan çekildiğinde  Kemalist Devrim, yeniden inşası için yoluna devam edecek ve ADD ülke siyasetinde "TARAFSIZ" olmadığını gösterecektir.