Kamuya ait kul hakları sorumluluğu en çetin ve korkunç sonuçları olan kul hakları kapsamında olup ödenmesi imkansız olan kul haklarındandır. Çünkü Devlet malına el uzatan; milyonlarca insanın, hayvanın, doğanın hakkını üzerine geçirmiş oluyor ki, bu kadar insanlarla haklaşmak, helallamak asla mümkün olmadığından, kul ve kamu haklarının tevbesi de yoktur, sonu mutak ateştir cehennemdir. Allah teala cümlemizi bu korkunç haksızlıklardan korusun. Amin.

*

Hak ihlali ve istismarı günümüz toplumlarında sosyal hayatın her alanında açık ve net olarak kendisini göstermekte, gerek bireyler arası ilişkilerde ve gerekse gruplar arası münasebetlerde devlet, millet ilişkilerinde ayrışmalara ve toplumsal huzursuzluklara neden olmaktadır. Hele hele sosyal medya kanalları ile bütün dünyayı etkisi altına almakta, helal-haram mefhumu ortadan kalkmaktadır ki bu ise fertleri aşmış, toplumu ve toplumları tehdit eder bir hale gelmiştir.

*

Toplumda yaşamakta olan kamuya ait kul haklarından bazılarını şöyle sıralayabiliriz:

1-Bir memurun hasta ve çok zaruri olmadığı halde rapor alması iki türlü haramdır. Birisi; çalışmadan ücret almak, ikincisi vatandaşın işini aksatmakta, bu işe bakan memur raporlu, sonra gel denmesine neden olmaktadır.

2-Kamuya ait devlet mallarının hizmet dışı kullanılması emanete hıyanettir. Hem de kendi şahsi işinde kullanması ayrıca haram ve kul hakkıdır.

3-Çalışma saatleri içinde lüzumsuz konuşmalar, sık sık dışarı ihtiyaç için çıkmalar, sigara molaları almak gibi.

4-Sigortasız işçi çalıştırmak, vergi kaçırmak, çalışanların haklarını vermemek, kamu arazilerini işgal etmek, caddeleri dükkan önlerine eşya yığarak halkın yollardan geçmesini zorlaştırmak.

6-Kamudan alınan ihalelerde usulsüzlük yapmak, yapılması gereken işleri hileli yapmak.

7-Ölmüş eşinden kalan aylığı alabilmek için resmi nikahsız yaşamak, anlaşmalı boşanmalar.

8-Babasından kalan aylığı alabilmek için eşinden boşanmak ve yine eşi ile beraber yaşamak. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını böylece yüklenmiş olmak.

9-Caddeleri kirletenler.

10-Fabrika atıkları ile akarsuları zehirlemek.

11-Ormanları, ağaçları yakmak, ihmal bile olsa kul hakkıdır.

*

Kamu haklarının ihlal edilmesi saymakla bitmez. Bu haksızlıkları yapanların tevesi yoktur. Ancak helalleşmekle kurtulunabilir. Yani sonuç korkunç cehennemdir.

R.SAV.in şu mübarek sözünü dikkatle dinleyelim, bütün ibadetlerimizin, iyiliklerimizin yarın mahşerde nasıl elimizden çıktığını, hak sahiplerinin haklarını almak için nasıl üzerimize hücum ettiğini görelim:

“Ey ashabım. Kim bir kardeşinin hakkını üzerine geçirmişse, fırsat elde iken hemen helalleşsin. Sakın işini mahşere bırakmasın. Gerçek müflis, iflas eden kimdir bilir misiniz? Dünyada malını mülkünü, varlığını kaybeden kişi değil. Ya? Şu kimselerdir ki onlar mizana dağlar kadar sevapla gelirler; orucunu tutmuş, namazını kılmış, zekatını vermiş, dünya kadar hayır yapmış, sayılamayacak kadar çok sevapla mizana gelir, fakat kimini dövmüş, kimine sövmüş, kul hakkına hiç uymamı, binlerce insanın hakkını yemiş, onlar da mizana haklarını almak için gelirler. Üzerinde kul hakkı olan kişinin dağlar kadar büyük olan sevabı alacaklılara taksim edilir. Öyle olur ki, o kadar sevap bitince alacaklıların günahları borçlunun haksızın defterine yazılır. Nihayet kul hakkı yiyenlerin elleri boşa çıkar. Bir de üstelik alacaklıların günahını yüklenirler. İşte gerçek müflis, iflas eden budur” buyurduktan sonra netice ila cehenneme zümera, denilecektir.

Durum bu olunca bir mümin önce Allah’a karşı olan haklarını yerine getirmeli, ibadetlerini yapmalı, haramdan sakınmalı, asla haksızlık yapmamalıdır. Zehiri yiyen mutlaka zehir kusar unutmamalıdır.

Toplumda hakkı, adaleti hakim kılmak için asla haksızlığa düşmemeliyiz. Toplumun huzuru hak ve adaletin topluma hakim kılınması ile mümkündür.

Kamu malından çalmanın vebali öylesine korkunçtur ki, Hz. Muhammed SAV. kamu malını çalanların cenaze namazlarını bile kıldırmamıştır ve cenazesine de katılmamıştır. Bunun daha açıkçası var; R.SAV. zamanında bir harpte bir sahabi kahramanca çarpışıyor ve sonunda şehit oluyor. Ölüsü R.SAV.in huzuruna getiriliyor. Bu kişinin kahramanca çarpışıp şehit olduğu R.SAV.e anlatılıyor. R.SAV. gülümsüyor. Hayır, o şehit değildir, buyuruyor. Neden, diyorlar. Açın çantasını bakınız, buyuruyor. Öldürdüğü kişinin bazı eşyalarını çalmış. Çok üzüldüler. Kahraman bir askerin böyle yapması şok etkisi yapmıştır. Kul hakkı onu şehitlik mertebesinden düşürmüştür. İşte kul hakkı zehir gibidir. Yiyen zehirlenir.

NETİCE

Allah kul hakkını düşmanın bile başına vermesin Hem dünyada hem de ahirette korkunç sonuçları olan büyük bir vebal ve ağır bir suçtur.

3-4 gram kul hakkını üzerine geçiren bir müminin yaklaşık 1500-2000 liralık bir kul hakkı için kabul olmuş 700 adet namazın sevabı, hak sahibine verilecektir. Aman ne felaket. Onun için bugünden tezi yok, hak sahipleri ile helalleşmeliyiz. Bu dünya nasıl olsa geçer. Et yiyen insan, ot yiyen hayvan da ölecektir. Çare yoktur. R.SAV. bizleri böylece uyarmakta ve koruma altına almaktadır. Ne mutlu bu faniden alnı ak gönlü pak, üzerinde kul ve kamu hakkı olmadan bu alemden imanla ahirete göçenlere müjdeler olsun.