İnsanları sevmenin tek yolu vardır ve o da onları olduğu gibi sevmektir… Ve güzellik de buradadır… Onları olduğu gibi sevdiğinde onlar değişirler… Sana göre değil, onlar kendi gerçeklerine göre değişirler…

Onları sevdiğinde onlar dönüşüm yaşarlar… Değişmezler, dönüşürler…

Onlar yeni olurlar, onlar varlığın yeni yüksekliklerine erişirler…

Ancak bu onların varlıklarında gerçekleşir ve bu onların kendi doğasına göre olur…

İnsanların doğal olmaları için yardım et… İnsanlara özgür olmaları için yardım et… İnsanlara kendileri olmaları için yardım et… Ve asla hiç kimseye güç uygulamaya, itip kakmaya ve hükmetmeye çalışma…

Bunlar egonun yöntemleridir…

 

CİBİLLİYET

 

Padişah vezire sormuş:

-Vezir! Demiş, eğitim mi önemli cibilliyet (soy-sop nesep) mi?

Vezir düşünmeden cevap vermiş:

-Cibilliyet padişahım.

Padişah memleketin her yerinde tellallar çıkartmış:

-Duyduk duymadık demeyin en iyi hayvan eğiticisine yüz kese altın...

En iyi hayvan eğiticisi padişahın huzuruna çıkarılmış.

Padişah hayvan eğiticisine sormuş:

-Bir kediye tepsiyle servis yapmayı ne kadar zamanda öğretebilirsin?

-Altı ayda öğretirim padişahım.

Altı ay dolmuş, eğitici huzura alınmış. Padişah :

-Öğrettin mi?

-Öğrettim padişahım.

Saray erkânı toplanmış, kedi elinde tepsi servis yapmaya başlamış, tam vezirin önüne gelmiş; Padişah yine vezire sormuş:

-Vezir! Demiş, eğitim mi önemli cibilliyet mi?

Vezir padişahın sorusuna cevap vermeden önce cebinde hazır tuttuğu fareyi yere bırakmış. Kedi tepsiyi attığı gibi farenin peşinde koşmaya başlamış. Tabii altı aylık eğitim de boşa gitmiş.

Vezir cevap vermiş:

-Cibilliyet padişahım.

Önüne bir fare düştüğünde, eline bir fırsat geçtiğinde, çıkarları için vatanını satmaktan, milletini harcamaktan tereddüt etmeyecek yüksek eğitimli büyük kedilerden Allah bu memleketi, bu milleti muhafaza kılsın.