İlk izlenim çok önemlidir. İnsanlar sizin diplomanızı, özgeçmişinizi ya da kimliğinizi görmez, sizi dış görünümünüze göre değerlendirirler. İnsanların iyi giyinmesi, kendine özen göstermesi çevresinde iyi bir etki bırakır. Ancak asıl önemli olan kişinin sahip olduğu bilgi, donanım ve fikirlerdir. Mevlana ne güzel söylemiş:

Yarabbi bildir de, ben beni bileyim, / Beni bilen ben ile kendime geleyim,

Benim bensizliğim ile ben seni bileyim, / Seni bilmeyen beni, ben neyleyeyim?

BİRAZ DA GÜLELİM

1-DÜĞMELERİNİ İLİKLE: Hemşire doktora: “Doktor bey ne zaman hastanın tansiyonuna bakmak için eğilsem, adamın nabzı hızlanıyor tansiyonu yükseliyor.

Ne yapsam acaba?” Doktor muzip bir gülümsemeyle “Yaka düğmelerinizi iliklemeniz yeterli hemşire hanım!”

2-VURAMAZSIN: Tıp öğrencisi genç hocasını tehdit eder. “Eğer beni bu yıl da geçirmezseniz sizi kalbinizden vuracağım” der. Hocası gülerek, “Vuramazsın! Çünkü daha kalbin nerede olduğunu bilmiyorsun” karşılığını verir.

3-ÖN KAPIYI TUTMUŞLAR: İtalya’da bir mafya babasının karısı doğum yapacakmış. Hastaneden bir ilgi, bir alaka. Hemşireler, doktorlar seferber olmuş. İkiz doğuracak kadını doğumhaneye almışlar. İlk çocuk gelmeye başlamış. Kafasını uzatıp dışardaki kalabalığı görünce “Hey dostum, ön kapıyı tutmuşlar, arka kapıdan çıkalım” demiş.

4-ÇOK İYİ: Rahibeye sormuşlar, “Doktorunuzla aranız nasıl?” Rahibe “çok iyi” demiş. “O benim hemen cennete gitmemi engelliyor” “Ben de onun cehenneme gitmesini engelliyorum” demiş.

5-ARKADAŞININ KOLU: Adamın biri bir gün hastaneye gider. Doktora, “Doktor bey

Arkadaşımın kolunda bir çıban çıktı. Kendisinin işi olduğundan gelemedi. Beni gönderdi. Ne yapması gerektiğini öğrenmek istiyor.” Doktor hastayı tepeden tırnağa süzdükten sonra adama dönerek “Pekala bana arkadaşınızın kolunu uzatır mısınız?”

6-ÖĞRENCİ: Fen bilgisi öğretmeni HNO3 nedir Salih? Salih…. Eehocam. eee ayyyy dilimin ucunda hocam. Öğretmen” O zaman çabuk çıkar, çünkü o Nitrik asit”

7-UNUTMAK: Önce isimleri unutursunuz, sonra yüzleri.. Daha sonra pantolonunuzun fermuarını kapatmayı unutursunuz. En sonunda da açmayı…

8-YİNE UNUTMAK: Merhaba efendim, Bende unutkanlık hastalığı var da, bir şey soracaktım. “Buraya sık sık geliyor muyum?”

9-EVLİLİK: Evlilik bir filme benzer. Erkek senaryoyu yazar, filmi çevirir, evlendikten sonra da kadın seslendirmesini yapar.

10-HEDİYE: Salomon yirminci evlilik yıldönümlerinde karısına aile mezarlığının yanındaki bir mezar yerini satın almıştı. Yirmi birinci evlilik yıldönümü yaklaşırken karısı bu yıldönümünde ne alacağını sordu. Salomon bu soruya kızdı, “Hiçbir şey almayacağım, sen daha geçen yıl aldığım hediyeyi bile kullanmadın!”

11-PSİKOLOG: Psikoloğun konuşturmaya başladığı hastası, “Doktor bey, bende intihar eğilimi var, ne yapmalıyım?” “O halde ücretimi peşin almak zorundayım.”

12-BAKMA SANATI: Picasso bir balık resmi yapar. Sanattan anlamayan birisi beğenmeyerek “Bunun neresi balık?” deyince, Picasso kızarak cevap verir. “O balık değil, sadece bir resim.”

BİLGE BAADDİN DEYİŞLERİ:

1-Gelecekteki saadet ve felaketlerimiz küçükken kazandığımız alışkanlıklara bağlıdır. Kötü alışkanlıklarla kendimize hazırladığımız dünya cehennemi ahiretteki cehennemden çok daha korkunçtur.

2-Galileo teleskopu buldu. Dünya dönüyor dedi, yargılandı. Engizisyon mahkemesinde sözünü geri aldı ve toplumdan özür diledi. Müritleri özür dilemesine üzüldüler ve “Kahramanları olmayan memlekete çok yazık” dediler.

Galileo da, “Kahramanlara muhtaç olan memlekete çok yazık” dedi.

Bir dörtlüğümle veda edelim.

Nice çocuklarımız hurafelerle büyüyor,

Cehaletin sarmalında hayatları sönüyor,

Eğitim sistemi kendi cahilini yetiştirdikçe,

Çağdaş ülkem yazık ki, Ortaçağa dönüyor…(Mehmet Özata)