Son birkaç gün içinde iki güzel gelişme yaşadık.

Biri, Çorum Havalimanı’nın artık gerçekleşme yoluna girmesi.

Çorum Milletvekilleri Ahmet Sami Ceylan, Oğuzhan Kaya ve Ak Parti İl Başkanı Yusuf Ahlatcı’nın ziyaretleri sırasında, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, Çorum’un yarım kalmış havalimanı inşaatını tamamlamak üzere çalışmalara başlayacaklarını ve Çorum’a teknik bir ekip göndereceğini söylemiş.

*

Gazete olarak yıllardır Havalimanı mücadelesini kararlılıkla ve inançla sürdürüyoruz. Bölgenin tek sanayileşen ve ihracatını hızla artıran kenti olarak, kendi havalimanımızı kesinlikle hak ettiğimizi savunuyoruz.

Çorumlulardan, “Havalimanının Çorum için pek de gerekli olmadığını” düşünenler de oldu, “Çorum bu bölgede havalimanını en fazla hak eden kent, ama yapmazlar! Boşa uğraşıyorsunuz!” diyenler de.

Geldiğimiz noktada şunu söyleyebiliriz: Demek ki boşa uğraşmıyormuşuz.

Üstelik bu gazetenin geçmişinde, “Şeker Fabrikası’nın Çorum’a kazandırılması” gibi çok önemli kamuoyu oluşturma başarıları var.

O zaman da “boşa uğraşıyorsunuz” diyenler olmuş, ama başarılmış.

Zaten başarının yolu, yılmadan, kararlılıkla ve etkili biçimde inandığınız doğruları savunmanızdan geçmiyor mu?

*

İkinci olarak, Sabah Gazetesi yazarı, üstat Hıncal Uluç’un, gazetemizin kültür-sanat eki YAZILIKAYA ile ilgili övgü dolu ifadeleri.

ÇORUM HABER’in bir mensubu ve ayrıca YAZILIKAYA Yayın Kurulu Üyesi olarak nasıl mutlu olduğumu anlatamam.

Dışarıdan pek çok kimse, “Türkiye’de böyle bir kültür-sanat eki yok” diyerek bizleri yüreklendiriyordu, ama sanatçı ve yazar egosu diye de bir gerçek vardı. Sanatçı bir başka sanatçının, yazar bir başka yazarın eserini kolay kolay beğenmiyordu.

Hıncal Uluç üstat, bu karamsarlığımızı bir anda dağıttı, içimizi aydınlattı.

Kendisine sonsuz teşekkürlerimizi gönderiyoruz.

*

Biliyorsunuz, “marifet iltifata tabidir”…

Bir konuda çaba harcayan, ortaya bir eser çıkaran, üreten insanlara takdirlerinizi ifade etmelisiniz ki, daha bir şevkle yollarına devam edebilsinler.

Bu konuda bizim toplumumuz fazla cömert değil ne yazık ki.

YAZILIKAYA’nın değeri de Çorum’da yeteri kadar bilinemiyor.

Kültüre, sanata “gereksiz uğraş” diye bakanlar var. Oysa, ekonominin, sosyal hayatın, gelişmenin, kalkınmanın, ilerlemenin başta gelen unsurları kültür ve sanat.

Doğrusu YAZILIKAYA ile de, Çorum adına çok önemli bir görevi yerine getirdiğimize inanıyoruz.

İşte, Hıncal Uluç üstat gibi bize inananlar da var.

Belki bu noktadan itibaren, Çorumlular da YAZILIKAYA’yı daha ciddi olarak değerlendirirler; Türkiye’de örneği az bulunur bir dergiye sahip olmanın ayrıcalığını hissederler.

Dileğimiz, beklentimiz bu.