Hiciv ve mizahın içinde gülme, nükte, iğneleme, komiklik, şaka, alay, hoşgörü ve bilgelik vardır. Önceleri gökyüzünde Tanrı’ya, Allah’a, feleğe yöneltilen eleştiri okları sonradan yeryüzüne inerek sultanlara, din adamlarına ve siyaset adamlarına yöneltilmiştir.

Azmi Baba Tanrı’ya şöyle sitem eder;

Denizleri yarattın sen kapaksız, / Suları yürüttün elsiz ayaksız,

Yerleri temelsiz, göğü dayaksız / Durdurursun acep iskâncı mısın?

*

Kaygusuz Abdal da dinin kurallarına karşı çıkarak Tanrı’ya şöyle seslenir!

Garip kulun yaratmışsın, / Derde mihnete katmışsın,

Anı âleme atmışsın / Sen çıkmışsın uca Tanrı!

*

Behlül Dâna halk arasında yaygın olan hurafelerden yola çıkarak Tanrı’ya seslenir.

Adem’i, balçıktan yoğurdun yaptın / Yapıp da neylersin bundan sana ne?

Halk ettin insanı saldın cihana / Salıp da neylersin bundan sana ne?

*

Urfa’lı şair Nabi gökyüzünden yeryüzüne inerek insanoğlunun riyasını eleştirir.

Vermezdi kimseye nan minnet olmasa / Bir maslahat görülmezdi rüşvet olmasa,

Yok bi-garaz ehli zamanede / Kimse ibadet etmez idi cennet olmasa..

*

Akşamcı değilim ama akşamcıları çok severim. Özellikle meyhanelerde söylenen şiir, şarkı ve rubailere bayılırım. Akşamcıların çoğu filozof tavırlı bilge insanlardır. Zamana ve düzene isyan ederler. Çilingir sofralarında her şafakta yeni bir dünya için kadeh kaldırırlar.

Ruscuk’lu Kemal şu muhteşem dörtlüğüyle akşamcıların bu hallerine tercüman olmuştur.

Ben şehid-i badeyim dostlar, demim yâd eyleyin,

Kabrimi meyhane enkazıyla bünyad eyleyin,

Gaslolunmaz gerçi ma ile şehidanı vega,

Yıkayın meyle beni bir mezhep icat eyleyin…

*

Ben de bir zamanlar Çorum Şehir kulübünde dostlarla demlenirken şöyle demiştim.

Çorum’luyuz Anadolu kokar toprağımızda,

Uygarlıkların ateşi sürekli yanar ocağımızda,

Evliyalar, veliler hikmete durmuş Çorum’da,

Aydınlar otağıdır Çorum, güller açar bağrımızda.. (Mehmet Özata)

ANDREA BOCELLİ

Geçen Pazar sabahı TRT müzik kanalında dünyaca meşhur tenör Andrea Bocelli’nin New York Central Park’ta verdiği konseri dinledim.

Orkestra şefinin sahneye getirdiği Bocelli’nin sesine hayran oldum. Bocelli’nin şarkı söylerken sürekli yere bakması beni çok şaşırttığı için hemen Google’ye girerek Andrea Bocelli’nin görme özürlü bir sanatçı olduğunu okuyunca cehaletime kahrettim.

hikâyesini okuduktan sonra ağlayarak izlediğim konser beni çok etkiledi.

1958 Eylül ayında İtalya Pisa’da doğan Andrea bebeğin gözlerinden biri tamamen işlevsizdir, diğeri ise ancak %20 kapasite ile görebilmektedir. Buna rağmen risk altındadır küçük Andrea. En ufak travmada güçlükle görebilen gözünün de kapanacağı uyarısı yapılır doktorlar tarafından. Aslında beklenen bir akıbettir bu, zira Andrea’nın göz damarları daha annesinin rahmindeyken fazlasıyla yıpranmıştır.

12 Yaşına geldiğinde beklenen son gerçekleşir ve arkadaşlarıyla futbol oynarken yaşanan küçük bir sarsıntı sonucu diğer gözünü de tamamen kaybeder.

Küçük Andrea artık tamamen görme engellidir. Bu tarihten itibaren çocuklarını olanca gücüyle destekleyen aile Andrea’nın Braille (kabartma) alfabesini öğrenmesini sağlar.

Andrea 18 yaşına geldiğinde hukuk fakültesine girmeye hak kazanır ve parmaklarındaki dokunma yetisiyle binlerce sayfalık kitapları okumayı başarır.

İlerleyen yıllarda bir süre avukatlık da yapan Andrea’nın asıl yeteneği ise bundan farklıdır.

Babası Alessandro tarafından 8 yaşından itibaren çok büyük bir özveriyle müzik eğitimi alması sağlanan Andrea görmeyen gözlerine rağmen birçok enstrümanı kullanma yetisi kazanır. 1992 Yılında tesadüf eseri yollarının kesiştiği ünlü tenor Pavarotti’yi kendisine hayran bırakacak kadar iyi bir müzisyen olduğu ortaya çıkar.

Dünyaca meşhur Kanadalı şarkıcı ve söz yazarı Celine Dion Andrea Bocelli için ;

Eğer Tanrı insan suretine bürünse sesi kesinlikle Andrea’nın ki gibi olurdu” der.

*

BAADDİN ESPRİLERİ

1-Amerika’lı artist Morgan Freeman,;”Şu anda virüsün bulunduğu 179 ülkede 50 farklı Tanrı’dan yardım istendi. Hiç biri dönüş yapmadı! Lakin bilim aşıyı bulduğunda herkes kendi Tanrı’sına teşekkür edecek.

2-İlber Ortaylı, “Ülkede şu andan itibaren korona testi yapmayı bırakıp zekâ testi yapılması lazım. Hastanelere Cahiliye bölümü de açılmalı.

3-Sapiens’in yazarı Yuval Noah Harari, “ Şu anda yaşayan jenerasyon son bağımsız düşünen jenerasyondur.

Homosapiens 40-50 yıl sonra evrimleşerek başka bir insan tipine dönüşecek.”

4-Çin dünyada başka hiçbir devletin yapamayacağını yaptı. Tek bir füze atmadan 3. Dünya savaşını kazandı.

5-Sigorta şirketleri Çin’e trilyonlarca dolarlık tazminat davaları açacaklarmış!

15 Nisan 2020