Yazılarımda politika tartışmalarından uzak durmaya çalışıyorum. Ömrüm boyu bu kadar kısa zamanda bu kadar önemli olayın yan yana yaşandığı zamanı görmedim. Baştan sona doğru göz atarsak:
Seçilmiş Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı yarın yemin töreninden sonra başlıyor (Ben bu yüzden 27 Ağustos gecesi saat 22’de yazıyorum.).
“15 Ağustos’tan sonra Başbakanlık yapmamalı artık, artık Cumhurbaşkanı oldu” gibi söylemlerin Anayasa’ya göre doğru olmadığını dile getirenlerin haklı olmadığını son Engin Alan paşanın milletvekilliğinin, çok önce seçilmiş olduğu halde mecliste yemin ettikten sonra başladığını hep birlikte gördük.
AK Parti’nin olağanüstü Büyük Kongresi bugün yapıldı. Ahmet Davutoğlu’nun parti başkanlığı kesinleşti. Başbakanlık ve hükumet kuruluşu kısa zamanda gerçekleşecektir.
Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı’nda başarısızlıklarını kendisine göre uzun uzun yorumlayan muhalif kesim, isminin yolsuzluk dedikodularına bulaşmadığında hemfikir.
Daha hükumet kurulmadan başarısızlık senaryoları üretmenin ülkeye faydası yok. Başarı dileyelim, başarılı olsunlar. Hükumetlerin başarısı ülkenin başarısı demektir.
30 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı ve Başkomutan sıfatıyla Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde Zafer Bayramı Resepsiyonu’na ev sahipliği yapacak. Derken yeni hükumet programının mecliste sunumu ve güven oylaması tamamlanacak. Bu arada ana muhalefet partisinin 5-6 Eylül’de olağanüstü kurultayı gerçekleşecek. Tabi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 1 Eylül KKTC, 3 Eylül Azerbaycan ziyaretleri ile 4-5 Eylül Cardiff (Galler) NATO zirvesine katılacağını da göz ardı etmemek lazım.
Görünen o ki, cumhurbaşkanlığını kazanmak rahat etmek değil. Koşturmaca devam edecek.
Unutmadan yazalım, böyle dertleri olmayan cumhurbaşkanlarını ülkemiz çok gördü.
Şimdi bu yoğun trafiğin içinde yaşayacak olan cumhurbaşkanının kukla başbakan seçtiğine, tokmak kendi elinde, davul başbakanın boynunda olacağına dair senaryolar üretiliyor. Karikatürler çiziliyor. Olmamış ama kesin olacakmış gibi ileri sürülen bu senaryoların bana göre faydası vardır ve böyle şeyler olacaksa bile olmamasını sağlayacaktır.
Hükumetle zıtlaşma içinde olan cumhurbaşkanının nelere mal olduğunu geçmişte gördük.
Devletin tepesinin kavgasız, uyumlu olması ülkenin faydasınadır.
Demokratik eleştiri kavga etmek değildir.
Kavganın olduğu yerde bereket olmaz.
Yeni Cumhurbaşkanına, yeni hükumete başarılar diliyor, ülkemize hayırlı hizmetler vermelerini umuyorum.
En güzel günler sizlerin olsun.