Hacı Bektaş Veli için tüm kaynaklar, “düşünür” sözcüğünün yanına “gönül adamı” deyimini de ekliyor. 13. Yüzyılda Horasan’ın Nişabur kentinde doğmuş, Türkistan piri Hoca Ahmet Yesevi’nin engin hoşgörü ve insan sevgisi pınarından beslenmiş, bu değerleri Anadolu’ya taşımış bir ulu insan.

Çağdaşı Mevlana ile giriştiği alçakgönüllülük yarışı dillere destan olan Hacı Bektaş Veli, Anadolu’da Türk birliğinin kurulmasında çok önemli bir işlev üstleniyor.

2000 yılında bir uçak dolusu gazeteci, Kazakistan’ın Türkistan kentinde, Hoca Ahmet Yesevi’nin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Tanıtma Fonu kaynaklarından restore edilen türbesinin açılışına katılmıştık. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türk Cumhuriyetlerinden Sorumlu Devlet Bakanı ise, hemşehrimiz Abdülhaluk Çay’dı.

Ahmet Yesevi’nin, Anadolu’ya barış ve hoşgörüyü, “yaratılanı severim yaratandan ötürü” felsefesini, yani insan sevgisini, yani hümanizmi taşıyan “tasavvuf”un esin kaynağı olduğunu, o seyahatte daha iyi idrak etme fırsatı bulmuştum.

Hacı Bektaş Veli ise, inançları, mezhepsel farklılıkları aşan bir sevgi deryası olarak bende hep ayrıcalıklı bir yere sahip oldu. Bugün millet olarak muhtaç olduğumuz, barış, kardeşlik, birlik, beraberlik gibi tüm değerler, O’nun öğretileri içinde yaşıyordu.

Özetle, vatanını-milletini seven bir insan olarak, Hacı Bektaş Veli’ye ve O’nun felsefesini yaşatmayı amaçlayan tüm çabalara değer veriyorum. Yapılanları, yapılmak istenenleri önemsiyorum.

Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Çorum Şubesi’nin, bitişikteki arsayı satın alıp buraya çok fonksiyonlu bir kültür merkezi yapma projesini de, başından beri bu anlayışla destekledim.

Bedeli 3.2 milyon lira olan 4 dönümlük arsa için düşünülen projede, yurt, bakımevi, konferans salonları, derslikler, müzik ve resim atölyeleri, tiyatro salonu, sağlık birimi gibi sosyal-kültürel açıdan çok gerekli bölümler yer alacak.

Vakıf, projenin finanse edilebilmesi için Çorum’da yemek, kermes, Almanya ve Hollanda’da toplantılar düzenledi. Ancak, henüz hedefe ulaşılamadığı gözleniyor. Bu bakımdan, yardımsever tüm Çorumluların, o arada sosyal-kültürel fonlara sahip kamu kuruluşlarının, yerel ve mesleki kuruluşların, Çorum için “barış ve kardeşlik” projesi niteliğini taşıyan bu projeye sahip çıkmaları gerekiyor.