“At bizim, avrat bizim silah bizim şan bizim.
Namus belasına yatarız zindan bizim”


Televizyon kanallarında yapılan konuşmalara bakılırsa bu gün kadınlar günüymüş. Diğer günlerden farkı ise konuşmacıların tamamının bayan olmasıdır. Kadınlar mecliste daha çok temsil edilmeli, kadın yöneticilerin sayısı artmalı.
Haberlerden öğrendiğimiz kadarıyla günün anlam ve önemini belirten çeşitli etkinlikler yapılacakmış. Yakışık almayacağı için kadınlar ne yaparsa yapsın kimse karşı çıkmayacakmış. Sabah başlayıp akşam biteceğine göre üzerinde durmaya değmez. Yarın nasıl olsa başka bir gün kutlanacak.
Yine kadınlar namus cinayetine kurban gidecek. Çocuk yaşta gelinlerimiz olacak. Açık saçık giyinip erkekleri tahrik edecek. O kadınlar, haklarını söke söke alan kadınlarımızı örnek almadıkları için aynı sorunları kendi kızlarına miras olarak bırakacak.
Bir gün öncesi öğretmenler günüydü. Pazar günü coşkulu bir şekilde kutlandı. Atanamadığı için canına kıyan öğretmenlerimiz oldu. Aynı gün atanamadığı için hırsını atanmış öğretmenlerden çıkaranlar oldu. Aralarında kendilerini yetiştiren öğretmenlerin de bulunduğu öğretmenlere sokak ortasında soğuk suyla duş aldırdılar. Onlara gazlı içecek sunup, konuksever olduklarını gösterdiler. Yanlış olan bir şey yok; insanlar gazlı içeceklere dünyanın parasını veriyorlar.
Kadınlar günü, öğretmenler günü, denizciler, karacılar havacılar çocuklar, analar babalar, sevgililer günü… Sayısını bilmiyorum. Üç yüz altmış beş güne tamamlanmış olmalı. Bu rakamın üzerine çıkılırsa bazı günler ikiye bölünür.
Bir de haftalar var. Adı sanı unutulan yerli malları haftası vardı. Yerli olanları da yabancılar ürettiğinden artık bu hafta kutlanmıyor. Ne kadar saçma bir günü kutlamak için bir haftalık zaman çok değil mi? Üç beş kişi çıkar konuşur, zorunlu olarak dinleyici olanlar da alkışlar. Daha sonra evli evine, köylü köyüne gider.
Bu yıl yapılan kutlamalarla önceki yıllarda yapılan kutlamalar arasında bir fark var mı? Farklı adlar altında kutlanan günler arasında kutlama farkı var mı?
Yıllardır aynı günler kutlandığına göre değişen bir şey, çözülen bir sorun var mı? En basit örneği kadınlar gününde kaç kadın taciz edildi, kaç kadın dayak yedi? Kaç tanesi öldürüldü bilen var mı? Yetkisi olan, bu sorunlara çözüm üretebilecek gücü, makamı olan kaç kadın kılını kıpırdattı?
Bilmiyorum, görmedim, duymadım.
Yılbaşı, sevgililer günü çeşitli günlerde tüketim körükleniyor. Sevdiklerimize sevgimizin göstergesi olarak mutlaka en pahalı olanından bir hediye almalıyız. Sizler için ayrıntılar düşünülmüş. Banka kartlarınıza dilediğiniz kadar vade farksız taksitler yapılabilir. Siz isteyin yeterli, bankanız sizler için borcunuzu daha uzun vadeli yapabilir. Beklemediğiniz harcamalar çıkarsa kartlarınız sağ olsun. Onlar yetersiz kalırsa sizler için hazırlanmış kefilsiz yetmiş yedi ay vadeli krediler var.
Çevrenin ve televizyonların bakısıyla insanlar para harcama yarışına girerler. Bol para kazananlar, parası çok olanlar için sorun yok. Diğer taraftan asgari ücretle çalışanlar, tek maaşla geçinebilmek için Japonları kıskandıracak mucize gerçekleştirenleri takdir etmek gerekir.
Aklınız hala kadınlar gününde mi kaldı. Sakın dert etmeyen gelecek yıl yenisini kutlarız.