Türk kadınının birçok batılı çağdaşından bile önce seçme ve seçilme hakkı kazanmışken, bugün gelinen noktada toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacak zihniyet dönüşümünün gerçekleştirilemediğini kaydeden Çiftçi, açıklamasına şu şekilde devam etti:

“Ülkemizde dokuz aydır devam eden kovid-19 pandemisinde cinsiyet eşitsizliği daha da artmıştır. TÜİK’in yayınladığı İşgücü İstatistikleri Ağustos 2020 verilerine göre kadınların işgücüne katılım oranı bir önceki yıla göre 3 puan azalarak yüzde 32’ye düşmüştür. Devam eden pandemi sürecinde bu oranın daha da düşeceği tahmin edilmektedir.

Ulusumuzun refahı için kadınların güçlendirilmesi, çalışma hayatına etkin katılımı, eğitim, sağlık, siyaset gibi tüm alanlarda fırsat eşitliğinin sağlanması gerekmektedir. Ancak kadınların en çok istihdam edildiği sağlık hizmetlerinde; pandemi ile birlikte kadın, kreş hizmeti sağlanmayarak, ebeveyn izni verilmeyerek mağdur edilmiştir. Hatta fedakârca çalışarak yaptığı hizmet gerekçe gösterilerek, çocuğunun velayet hakkı bile elinden alınmak istenmiştir. Sağlık çalışanlarının çocuk bakımı sorunu çözülmedikçe, çalışma hayatında fırsat eşitliğinden söz edilemez.

Toplumda zihniyet dönüşümünün sağlanması için demokratik bir yönetimin önderliğine ihtiyaç bulunmaktadır. Genel Sağlık-İş kadın ve erkeği eşit yurttaşlar olarak tanımlayacak toplumsal dönüşümün sağlanması için demokrasinin geliştirilmesi ve laik cumhuriyetin korunması gerekliliğinin farkındadır.

Genel Sağlık-İş olarak Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 86. yıl dönümünü kutluyor, yaşamın her alanında kadını yücelten ebedi önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve minnetle anıyoruz.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim