Çorum Özel Hastanesi Uyku Laboratuvarı, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Şengül Uysal ve K.B.B. Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Murat Köse olmak üzere iki uzman doktor ve 3 uyku teknisyeni ile hizmetlerine devam ediyor.

Özel Hastanesi Doktorları Şengül Uysal ile Murat Köse, uyku bozuklukları ve tedavisinin önemine değindi.

“Horlama, gündüz aşırı uyku hali, sabahları yorgun kalkma, gece uykuda soluk durması, tanıklı apne yakınmaları ile başvuran hastalarda Uyku Apne Sendromu ve uyku ile ilişkili solunumsal hastalıkların araştırılması gereklidir” diyen Uysal ve Köse, bu yakınmaları olan hastalara polisomnografi denilen uyku testi yapılmasının gerektiğini ifade ederek uyku testinin hastanın 1 gece uyku laboratuvarında yatırılması ve uykusunun değerlendirildiği bir tetkik olduğunu anlattı.

Gece boyunca uykuda hastanın vücuduna yerleştirilen elektrotlara gönderilen pek çok biyolojik sinyalin bilgisayara kaydedildiğini ve kayıtların analiz edilerek uyku ile ilişkili solunumsal hastalıkların ve uyku apne sendromunun tanısının konulduğunu anlatan Uysal ve Köse, uyku apne sendromunun hastalarda çok ciddi, hatta ölümcül olabilen sonuçlara neden olabildiğini dile getirdiler.

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Uysal ve K.B.B. Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Köse uyku bozuklukları ve tedavisi ile ilgili şu bilgilere yer verdi. “Uyku apne sendromu olan hastalarda kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, kalp ritim bozuklukları, pulmoner hipertansiyon, obezite, diyabet gibi pek çok metobolik bozukluk ve organ hastalıkları oluşmaktadır. Uykuda ani ölüm görülmesi ve ölümcül olan trafik kazalarında da uyku apne sendromunun rolü çok büyüktür.

Uyku apne sendromu (uykuda solunum durması) mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Uyku apne sendromu’nun (uykuda solunum durması) tedavisinde gece boyunca uykuda hava yoluna pozitif basınç uygulayarak apneyi tedavi eden PAP cihazı ve uygun hastalarda ise cerrahi tedavi yöntemi uygulanmaktadır. Uykuda solunum durması olarak da adlandırılan uyku apnesi hastalığının cerrahi tedavisinde tıkanıklık yaratan hastalık tablosunun nerede olduğu tespit edilerek müdahale planlanmaktadır.

Genel olarak burun, boğaz ve damak yapıları tıkanıklığa sebep olmaktadır. Bu nedenle kamera ile yapılan muayene ışığında burun kanalları içerisinde kemik eğriliği, et büyümeleri, sinüzit, geniz eti gibi sorunlar, ayrıca da aşırı büyük bademcik dokularının var olması, yumuşak damak bölgesinde sarkma olması, küçük dilin kalınlaşması ve uzaması gibi uyku apnesi tanısı konulan hastaların % 70 – % 80’inde cerrahi olarak çözülmesi gereken sağlık sorunlarıdır.

Ayrıca her uyku apneli hastaya cerrahi tedavi yapılmaması gerektiği, bu hastaların özenle seçilerek uygulanacak tedavi metodunun belirlenmesi akılcıl yaklaşım olacaktır. Solunum cihazı kullanan hastalarda uyum sorununun ortadan kaldırmak için de belirli hastalarda da burun cerrahisi yapılmaktadır.”

(Volkan SINAYUÇ)

Editör: TE Bilisim