Prof.Dr. Aykut Çınaroğlu, bu yıl 7.’si gerçekleştirilen Çorum Kazı ve Araştırmalar Sempozyumu’nun ilk yıllarında sunulan konuların Çorum coğrafyası içinde sınırlı kalırken şimdi Çorum Müzesi’nin evsahipliği yaptığı bilgi şölenlerinin artık ülke boyutuna ulaştığını ifade etti.

Çorum Müzesi’nde gerçekleştirilen 7. Çorum Kazı ve Araştırmalar Sempozyumu’nun açılışında konuşan Çınaroğlu, Çorum gibi Hatti ve Hitit’in çekirdek bölgesinin artık irdelenmeye başlandığını bunun da Çorum’un bir açıdan Orta Anadolu’nun arkeoloji merkezi konumuna gelmesini sağlayacağını anlattı.

Bir zamanlar leblebisi ile ünlenmeye çalışan Çorum’un günümüzde kültürü ile öne çıkmaya başladığını anlatan Prof.Dr. Aykut Çınaroğlu, Helen, Roma ve Bizans kültürleri ile ilgilenenlerin bu kültürlerin izlerini Anadolu dışında, asya’nın bazı bölgelerinde hatta Kuzey Afrika’da bile bulabileceklerini ancak Hatti ve Hitit medeniyetlerini araştıranların gidebileceği tek yerin Çorum olduğunu vurguladı.

Anadolu topraklarındaki ilk imparatorluğa ev sahipliği yapan Çorum’un bunu iyi değerlendirmesi gerektiğini ifade eden Prof.Dr. Çınaroğlu, “Bugünkü bilgilerimize göre Anadolu tarih sahnesine Çorum’un “Hatti”siyle çıkmıştır. Bu çıkış yalnız Anadolu için değil, kuzey Mezopotamya’nın bir dönemine de paralellik sağlamıştır.

Son 5 yıldır üniversite büyük bir dinamizm içinde yükselmekte ve uluslararasında hak ettiği yere ulaşmaya çaba gösterdiği hepimizce görülmektedir. Üniversitenin bu hızına Arkeoloji ve Hititoloji bölümlerinin de ayak uydurması beklenir. Hitit çivi yazılı belgelerinin en yoğun şekilde gün ışığına çıkarıldığı yer Çorum’daki Hattuşaş ve Şapinova’dır. Gönül isterki bu belgelerin en iyi değerlendirileceği ve bilim alemine sunumunun yapıldığı yer, Hitit Üniversitesi’nin Hititoloji bölümü olmasıdır. Ancak YÖK’ün bu kurumu kapatma girişimi hepimizi gönülden yaralamıştır.

Çorum’a en fazla yatırım yapan yatırımcı kuruluşların arasında Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü en önde geliyor.

DSİ 5. Bölge Müdürlüğü, Alacahöyük Hitit Barajını koruma altına alçak bir projeyi kazı başkanlığı ile koordineli olarak gerçekleştirmesi ve sit alanlarını kamulaştırması övgüye değerdir. DSİ’nin bu projeyi hayata geçirmesi, uzun zamandan buyana Alaca’da eksikliği duyulan turizm altyapısının ilk ayağı olması açısından da önemlidir” dedi.

(Erkan BAYATLI)

Editör: TE Bilisim