TÜROFED (Türkiye Otelciler Federasyonu) ve KATİD (Karadeniz Turizm İşletmecileri Derneği) yönetimlerinde de sorumluluk üstlenen, Çorum Kültür ve Turizm Derneği Başkanı, Anitta Hotel Genel Müdürü Hasan Özer Gökmen, ülkemize döviz kazandıran sektörlerin başında gelen turizm sektörünün, pandemi sürecinde büyük kayıplar yaşadığını belirterek, sektörün sorunlarına çözüm getirilmesi yönünde ciddi bir çabanın içine girilmesini beklediklerini söyledi.
Hasan Özer Gökmen, sektörün pandemi sürecindeki durumu ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“2014 yılında Rusya’da yaşanan ekonomik kriz ve sonrasında 2015 yılında Türkiye-Rusya arasında yaşanan uçak krizi nedeniyle zorlu bir 2 yıl geçiren turizm sektörü, 2018 yılında toparlanmaya başlamıştı. Bununla birlikte 2019 yılında da 52 milyon turist sayısı ve 35 milyar dolarlık gelir ile rekor büyüme gerçekleştirdik. 2020 yılına daha büyük umutlarla başlayan turizm ve konaklama sektörü, COVID-19 salgını ile gelmiş geçmiş en büyük düşüşünü yaşadı.
Salgın nedeniyle dünyada turizm tesislerinin doluluk oranı yüzde 5 seviyesine kadar geriledi. Ülkemizde bacasız sanayi diye adlandırılan ve ülkemizin en önemli döviz girdilerinden olan turizm ve konaklama sektörü, salgınla beraber etkiyi en çok hisseden sektörlerin en başında geliyor. Sektörün yaşamış olduğu bu olumsuz etkinin kısa sürede biteceğini de düşünmüyorum.
Dünyada ve ülkemizde yaşanan bu sorun aynı şekilde ilimizde de tezahür etti ve ediyor. İşletmemiz, salgının ülkemizde çıkması ve sonrasında gelen kısıtlamalar neticesinde %85 oranından düşüş yaşadı. Devam eden ve yapılacak olan tüm grup konaklamaları, toplantılar, eğitimler iptal oldu. Düğün, kına, nişan zaten hepimizin malumu. Salgının özellikle bizler gibi şehir otelciliği yapan firmalara etkisi 3 şekilde yaşandı ve yaşanıyor. Bunlardan birincisi salgın nedeniyle yaşanan konaklamalardaki düşüştür. İkincisi ise salgın nedeniyle gelen kısıtlamalar neticesinde yapılmayan gerçekleşmeyen konaklama ve diğer organizasyonlar. Üçüncüsü de salgın neticesinde ülkede yaşanan ekonomik dalgalanmalar ve tedarik edilen ürünlere gelen ilave zamların maliyetleri artırması.
Turizm sektörü gerek sağladığı istihdam gerekse çok ihtiyacımız olan döviz rezervlerinin artışı açısından kritik bir öneme sahip. Salgının en çok etkilediği sektörlerin başında turizm sektörünün ülkemizin açısından önemi bu denli büyükken, sektörün yaşadığı sorunlara ve sıkıntılara çözüm bulmak, destek olmak konusunda yeterince adım atılmıyor olması sektörü daha da geri götürmektedir.
Şehir otelleri açısından %20-25 doluluk oranları ile bu çarkın dönmesi çok zor. İçinden geçmekte olduğumuz olağanüstü süreci daha iyi anlamak ve böylelikle daha isabetli çözüm önerileri geliştirmek gerekmektir. Sektörün önemi bulunan bir doğalgaz rezervinden daha önemli olduğu kanaatindeyim.
Türk ekonomisine en büyük katkıyı sağlayan, kültürleri buluşturan, barış köprüleri kuran turizm sektörümüzün, en kısa zamanda eski parlak günlerine dönmesini diliyorum.” (Haber Merkezi)
