Geçtiğimiz haftalarda Kudüs’e giderek bazı ziyaretlerde bulunan Belediye Başkan Yardımcısı Turhan Candan, Muhsini Tavır Derneği’ndeki seminerde Kudüs’ün dini kimliği, tarihsel misyonu ve stratejik konumu açısından mukaddes bir şehir olduğunu hatırlattı.

Candan, “Kudüs, 636 yılında Hz. Ömer tarafından Bizanslıların elinden alınarak İslam devletinin topraklarına dahil edilmiştir. 1099 yılında haçlı orduları tarafından işgal edilen şehir, 1187’de Selahaddin Eyyubi tarafından tekrar İslam hakimiyetine kazandırılmış ve böylece bir nefes almıştır. 1516’da Osmanlı Devleti tarafından fethedilen Kudüs ve çevresi, 1917 yılında 1. Dünya Savaşı ile İngilizlerin eline geçti.

Kudüs’ün düşmesinden tam yüz yıl sonra, yine Aralık 2017’de ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesi tesadüf olamaz. İngilizlerin 1948 yılında Filistin’deki manda yönetimine son vermesiyle İsrail devleti kuruldu. O günden bugüne Kudüs’te Müslümanlara yapılan haksızlık yeni bir aşamaya taşınmak isteniyor ancak buna karşılık İslam İşbirliği Teşkilatı ve Birleşmiş Milletler’in üye devletlerinin çoğu hak ve adaletin yanında yer aldı” dedi.

Seminerin son bölümünde Kudüs’e ziyareti esnasında halkla yaptığı bir sohbeti aktaran Candan “Filistinliler bizden ihtiyaçları olmasına rağmen ilaç istemiyorlar, para istemiyorlar Onlara yapacağımız en büyük desteğin yalnızca Kudüs’e gelmemiz olduğunu söylüyorlar. Türk halkının Kudüs’te olması onlar için en büyük moral ve motivasyon” diye konuştu.

(Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim