Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı bir konuşmasında; Ankara Barosu, Tabip Odaları ve Anayasa’nın 135. maddesi uyarınca kurulmuş olan meslek odalarını gündeme getirerek bunların seçim sistemlerinin ve diğer mevzuatlarının değiştirileceğini ifade ettiğini belirten Duman, “Önceki yıllarda da kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının faaliyetlerinden duyulan rahatsızlık birçok kez gündeme getirilmiş, yasa taslakları hazırlanmıştır.

Odamız ve diğer meslek odalarına üye olmanın tek koşulu ilgili uzmanlık alanında diploma almış olmaktır. Bu koşulu sağlayan her mühendis, mimar ve şehir plancıları odalarına üye olabilirler” dedi.

Meslek odalarının Anayasal kuruluşlar olduğunu kaydeden Duman, açıklamasına şu şekilde devam etti:

“Mesleki faaliyetlerinin yanında, yapılan tüm yatırımları izleyerek kamu yararı sağlayıp sağlamadıklarına bakarak düşüncelerini açıklarlar. Bu nedenle düşüncelerini açıklamış olmaları değil, açıklamamaları Anayasal ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmedikleri anlamına gelir, görevlerini hakkıyla yapmamış olurlar.

Açıklıkla belirtmek isteriz ki, meslek odalarının seçimleri en tartışmasız ve şaibesiz seçimlerdir. Hâkim gözetimi ve denetiminde yapılır. İsteyen herkes aday olabilir. Adaylar düşüncelerini ve yapacaklarını açıklarlar. Uygun görülen grup ve adaylar seçilerek iki yıllık bir süre için şube ve oda merkezini yönetirler. Açıktır ki bu seçimlerde birçok grup ve kişi yönetime talip olur ve yarışır.

İnşaat Mühendisleri Odası da; inşaat mühendisliği eğitimi başta olmak üzere, yapı denetimi, yol, köprü, tünel, baraj, konut binaları, zemin, kıyı ve su yapıları, inşaat yönetimi ve benzeri konularla ilgili olarak çalışmalar yapar, düşüncelerini açıklar. Öncelikle yapılan işlerin kamu yararı sağlayıp sağlamadığına, sonrada yapılanların öncelikli olup olmamasına bakarlar. Yapılan işlerin İhtiyaç temelli mi, yoksa rant temelli mi olup olmadığı değerlendirmeleri sosyal sorumluluklarıdır.

Çalışmalarımız yasa ve yönetmeliklerle kamusal, hukuksal hükümlere bağlanmıştır. Sürekli olarak gündeme getirilen mevzuat değişikliği girişimleri, meslek odalarının özerk yapılarının doğasına aykırıdır.

Güvenli çalışma yaşamı olmazsa olmazlarımızdır. Ayrıca sosyal hukuk devleti, planlama, sanayileşme, kalkınma, kamu yararı, nitelikli yapı denetimi ve güvenli çalışma yaşamının sağlanması takibimizdeki ertelenemez bir görevdir.

Gelin, meslek disiplinlerimize yönelik tasfiye edici politikalar üretmek yerine daha iyi bir mühendislik hizmetinin nasıl yapılacağını; depremden, su ve sel baskınlarından, çığ düşmesinden nasıl korunacağımızı konuşalım.

Bizler, ülkemizin sıkıntılı dönemlerinde bile mesleki-bilimsel-teknik doğruları ve kamu yararını dikkate alarak çalışmalarımızı sürdürdük. İnşaat Mühendisleri Odası olarak bundan sonra da, Anayasa ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yasası uyarınca çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim