Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi tarafından “Üniversite-Sanayi İş Birliğindeki Eksiklikler Üzerine Sanayinin Bakış Açısı” konulu bir panel düzenlendi.
Moderatörlüğünü Dekan Vekili Prof. Dr. Ali Kılıçarslan’ın yaptığı panele Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Murat Ocak, Kamu-Üniversite-Sanayi İş Birliği İl Temsilcisi ve Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Kurtbaş, Çorum TSO Başkan Yardımcısı Mustafa Özbayram, iş dünyasının temsilcileri, öğretim elemanları ile öğrenciler katıldı.
Panelin açılışında konuşan Kılıçarslan, sürekli gündemde olan üniversite-sanayi işbirliği konusunda üniversite, devlet ve sanayicilerin görüşünü tam olarak yansıtma adına düzenledikleri panele katılanlara teşekkür etti.
Üniversite-sanayi, üniversite-sektör işbirliğinin ve Ar-Ge’nin önemi üzerinde duran Prof. Dr. Reha Metin Alkan ise konuşmasında Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşmak için ileri teknoloji üretiminin önemine değindi. “Üniversite-sanayi işbirliği” kavramının artık kanıksandığını ancak bunu gerçekten uygulayan üniversite sayısının az olduğunu dile getiren Rektör Alkan, “İlk günden bu yana bu anlayışla hareket ettik. Bunun meyvelerini vermeye başlayan çalışmaları hep beraber sizlerle paylaşmak gerçekten bizi mutlu kılıyor” dedi.
Dünyanın en gelişmiş ülkelerine ve ekonomilere bakıldığında, üniversitelerin gelişmişlik düzeyiyle, Ar-Ge üretim güçleri ve yatırımıyla, akademik bilimsel yayınlarıyla çok ciddi benzerlik gösterdiğini söyleyen Alkan sözlerini şöyle sürdürdü: “Amerika şu anda dünyanın ekonomik gücü. Ayrıca üniversitelerde Ar-Ge’de ve her alanda çok büyük bir güç. Bizlerin şu anda yapması gereken 1,5-2 dolar civarında olan kg başına ihracat rakamımızı, 2,5-3 dolara mutlaka çıkartmamız gerekiyor. Eğer dünyanın ilk on ekonomisine girmek ve 30 bin Amerikan dolarına ulaşan bir Türkiye görmek istiyorsak bizim mutlaka ihracatı arttırmamız gerekiyor. Özellikle yüksek teknoloji ürünlere yönlenmemiz gerekiyor. 1 ton iPhone ile bir merkez laboratuvar yapılabiliyor. Dolayısıyla mutlaka yüksek teknolojiyi kullanmak değil, onu üretmekte gerekiyor ve ona hükmetmek gerekiyor. Bu bağlamda üniversitelere çok büyük ve ciddi rol düşüyor. Bunun için üniversite-sektör işbirliğine son derece önem veriyoruz. Şu anda dünyadaki gelişmelerin temelinde yatan malzeme bilimlerindeki gelişimdir. Kimya ve biyoloji bilimi en önemli alanlardan biridir. Biz bu temel bilimlere dört elle sarılmak zorundayız. Başkasının teknolojisini kullanırsak, başkasının kontrolü altında olursunuz. Bizler şimdi Afrin’de başarı elde ettiysek bize ait olan teknolojimizle elde ettik. Bu ve benzeri etkinliklerle inşallah bundan sonra bu tür çalışmaları sizlerden bekliyoruz.”
Ar-Ge çalışmalarının önemini ele alan Prof. Dr. Reha Metin Alkan, “Ar-Ge’ye yapılan 1 milyar dolarlık yatırım bir ülkenin 10 yıl sonra GSMH’nı %1 oranında arttırıyor. Para harcamadan, çalışmadan ve gayret etmeden sonuç alma Ar-Gesi yok. Ar-Ge, uzun soluklu bir kültür, akademik bir tehamüldür, gelenektir. Bir zamanlar üniversiteye geldiğimizde, sadece kampüs sorulan bir üniversiteydi. Fiziki alan değil, içinde ne yapılanın önemli olduğunu bizler gösterdik. Şimdi 12 yıllık bir üniversite olmamıza rağmen hem fiziki alanlarıyla, akademik çalışmalarıyla ve öğrencileriyle 20-30 yıllık bir üniversite refleksiyle hareket eder oldu” şeklinde konuştu.
Hitit Üniversitesi’nin Çorum TSO ile bir protokol yaptığını, üniversite – sanayi işbirliği açısından önemli olan protokol uyarınca sanayicilerin bir problemini yüksek lisans düzeyinde çözüme kavuşturacaklarını, bu projenin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından da beğenilerek ülkeye örnek gösterildiğini anlatan Alkan, “Bakanlık bunu ülke genelinde yaymak istediğini söyledi ve bizlerden aldıkları protokol örneğini tüm il il müdürlüklerine gönderdi. Biz 10-12 yaşında genç bir üniversiteyiz ama yaşımızın çok üzerinde 30-40 yıllık üniversiteler gibi işlere imza atıyoruz. Bizler sadece ön açıcığız, biz paratönörüz, tüm şimşekleri üstümüze çekiyoruz. Sizler olmasanız bunları yapamayız, Siz akademisyenlerle ve öğrencilerle bu ülkenin yapamayacağı hiçbir şey yok. Sizlerin de bu bakış açısıyla güzel çalışmalar yapacağınıza kalben inanıyorum.” diyerek konuşmasını tamamladı.
Prof. Dr. Reha Metin Alkan’ın konuşmasını tamamlamasının ardından programda sunum yapacak olan panelistlere plaket takdiminde bulunuldu.
Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği (KÜSİ) Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında ilerleme kaydeden üniversite-sanayi işbirliğinin arzu edilen seviye getirilmesine katkıda bulanabilecek fikirlerin paylaşılmasını sağlamak amacıyla düzenlenen panelde daha sonra ise Prof. Dr. İrfan Kurtbaş, Murat Ocak ve Mustafa Özbayram birer sunum gerçekleştirdi.
(Volkan SINAYUÇ)
