Söyleşi programının açış konuşmasını yapan Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Osmancık Şubesi Başkanı Kazım Sekili, Suriye konusunda herkesin bir şeyler konuştuğunu, algı operasyonları ile Suriye konusunun manipüle edildiğini ifade etti.

İslam coğrafyasının en çok kanayan yarası Suriye konusunu konuşmak için bir araya gelindiğini belirten Avukat Ömer Kılıç, Suriye konusunu iyi anlayabilmek için son 50 yılının iyi bilinmesi gerektiğini anlattı. 1982 Hama katliamından bu yana Suriye'nin iyi bilinmesi gerektiğini kaydeden Kılıç, “Gündemi yakından izlemek doğru değerlendirmenin ön şartıdır' dedi.

Avukat Ömer Kılıç, “Savaşları esas çıkaranlar genellikle batılılardır. Bunu da genellikle Orta Doğu bölgesinde çıkarıp devamlı bir gözyaşı, devamlı bir karışıklığa neden olarak yapmaktadırlar. İşte bölge halkının çok dikkatli olması gerekir ve ferasetli davranması gerekir.

Batı hiçbir zaman İslam coğrafyasında meydana gelen çatışmaları görmek istemedi. 2013 yılında Mısır'da gerçekleşen darbe neticesinde binlerce insanın zulme uğradığını görmek istemedi. Suriye'de de aynı şekilde gerçekleşen zulmü görmemezlikten geliyor.

Bosna Hersek savaşına batı en fazla üç yıl dayanabildiği halde Suriye'de devam eden bu zulme dokuz yılı geçmesine rağmen herhangi bir müdahalede bulunmuyorlar. Hatta açık ve kapalı olarak bu zulmün devamına destek olmaktadırlar.

Suriye konusu Türkiye'nin geleceğini tehdit eden bir konumdadır. Türkiye kendi geleceği için mutlaka bu sorunu çözmelidir. Çözmek için de bu zamana kadar çok mücadele etmiş ve etmeye de devam etmektedir. Şu anda televizyonlarda ve yazılı basında yapılan açıklamaların çoğu yanlıştır. Algı ile insanların yanlış düşünmeleri istenmektedir. Bazı yapılan hatalar olsa da Türkiye Suriye'deki sorunu insan haklarını önceleyerek çözmeye gayret etmiştir. Fakat bazıları bu problemin devam etmesini istemektedirler. Çünkü Suriye meselesi çözülürse Türkiye'nin önüne kimsenin geçemeyeceklerini çok iyi biliyorlar.

Bizler Müslümanlar olarak dünyanın neresinde olursa olsun bir zulme karşı çıkmak zorundayız. Zulme uğrayana dinini ve milliyetini soramayız ve ona göre davranamayız. Bu zamana kadar da nerede bir zulüm olduysa orada hem Türk devleti olarak hem de Türk halkı olarak zulme uğrayan insanların yanında yer almışızdır. Bu çok önemli bir özelliktir” dedi. Avukat Ömer Kılıç, İdlib ve Suriye konusunda yapılanlar ve çözüm yollarını da söylediği konuşmasında algı operasyonlara karşı çok dikkatli olunması gerektiği konusunda da uyarılarda bulundu. (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim