ÇORUM MAKÛS TALİHİNİ YENEBİLİR

Şehrimizin makus talihini yenmek için 24 Haziran seçimleri çok önemli bir fırsat..

Çorum'un siyasette ve bürokrasideki temsil gücü ne yazık ki Çorumlu'nun arzu ettiği seviyede değildir. Hak ettiği yere ve değere kavuşması için de topyekün bir çabaya ihtiyaç var. Şehrimizin birikmiş sorunlarının çözümü ve özlemlerinin gerçekleşmesi de ancak enerjilerini bir araya getiren, getirme medeni cesaretini ortaya koyan kadrolarla mümkün.. Bunu yapamadığımız takdirde de şikayet etmeye devam edeceğimiz gibi, hiçbir mahrumiyetimize ve hayal kırıklığımıza çare bulamayacağız.

Siyaset bireysel olarak icra edildiği zaman hiçbir fayda sağlamıyor. Şehrin tüm paydaşları ile hareket etme alışkanlığı kazanmamız gerekiyor. Nasıl dünya beşten büyükse. Çorum da üç kişiden-beş kişiden büyüktür. Çorum bir isim iki imaj vesaireyle yönetilecek ve geleceğe taşınacak bir şehir değil.

Cumhurbaşkanımızın seçim manifestosunda ifade ettiği ve altını çizdiği üç hususun üzerinde dikkatlice durulması gerekiyor: Erdem, irade ve cesaret.

Erdem, irade ve cesaret sahibi temsilciler olduğu sürece ne Çorum'un, ne de Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu yoktur.

"Ortak akıl", "gençliğin enerjisi" ve "uzun soluklu vizyoner bir siyaset" denkleminde, şehrin tüm paydaşları harekete geçirilmelidir.

Toplumun temsil kabiliyetine sahip tüm akil kesimlerinin kendilerini ifade edebilecekleri bir ortak akıl platformu oluşturulmalı; her bir ferdimizde varolan memleket sevdasından kaynaklı potansiyel harekete geçirilmelidir; ve bu potansiyel 15 Temmuz'da rüşdünü ispatlamıştır. Özellikle sivil toplum kuruluşları ile kurulacak sağlıklı iletişim ve temsil imkanı sayesinde şehrimizin temel sorunları çözülebilir ve hem de bir gelecek perspektifi ortaya konulabilir.

Gençliğin enerjisi hayata aktarılmalı, Ak Parti ile başlayan değişim sürecinin devamı sağlanmalıdır. Gençlik, ayak işlerine koşturulacak ucuz bir işgücü değildir. Yarınlar gençlerin ise, o zaman genç zihinlerin de siyasette ve ülke yönetiminde kendilerini ifade etmeleri için her tür imkan sağlanmalıdır. Her akıl ve her birey bizim için değerlidir. Her düşünce dinlenilmeyi ve değerlendirilmeyi hak eder. Çoğulcu yaklaşım içerisinde olursak kazançlı çıkacak olan şehrimiz ve ülkemiz olacaktır. Siyaset kapalı kapılar arkasında değil, milletin gözü önünde şeffaf ve hizmet odaklı yapılmalıdır.

Uzun soluklu vizyoner siyaset anlayışı, taşralı köhnemiş siyaseti bir daha geri gelmemek üzere tarihin çöp sepetine atma imkanı verecektir. Modern dünyada, hayalleri olanların, elli yıllık yüz yıllık projeksiyonları olanların yaşama şansı var. Bunu gerçekleştiremeyen milletler ancak Batının hizmet sektöründe varolabilir. Biz onurlu bir milletiz ve yüzyılı aşkın suskunluk devrinin ardından tarihin ve değerlerimizin bize yüklediği sorumlulukların farkında olarak kutlu bir yürüyüşe başladık.

Bu bağlamda Çorum'un makus talihini yenmek için başlangıç olarak "Barış ve Medeniyet" temalı bir kültür hamlesi gerçekleştirilmeli, diğer yandan da makine ve savunma sanayi eksenli bir yatırım seferberliği başlatılmalıdır. Diğer taraftan stratejik öneme sahip tarımın, kırsala yönelik sahici projelerle ayakta tutulması da büyük önem taşımaktadır.

Çorum'un bir marka şehir haline gelmesi için çaba sarfetmeliyiz.

Sahip olduğumuz tarihi arka plan şehrimizi "Barış ve Medeniyet" denildiğinde rakipsiz kılmaktadır. Elbette bunun için makro kültür projelerinin hazırlanmasına, şehrimizin en temel ulaşım vasıtaları olması gereken havaalanı ve hızlı tren ağına kavuşturulmasına ihtiyacı vardır.

Çorum, devlet katkısı olmadan kendi imkanları ile var olmayı başarmış yerel sanayisi ile özellikle makine ve toprak sanayinde seçkin bir yerdedir. Yatırımların yönünün bu yönüyle şehrimize dönmesini sağlamak durumundayız. Bu açıdan yatırımcının önündeki tüm bürokratik engellerin kaldırılması temel hedefimiz olmalıdır.

Çarpık kentleşmeden, problemli imar uygulamalarından muzdarip kentimizin bir an önce rehabilite edilmesi gerekir. Kırsal alanla kent yaşamı arasında doğal ve dengeli bir akışkanlığın sağlanması hedefimiz olmalıdır. Eğer bu hedefe ulaşabilirsek tarımsal yönü bulunan şehrimizin bu potansiyelinin verimli kullanılmasını da mümkün kılacaktır.

Siyaset, her şeyin en güzeline layık olan insanımıza hizmet etmenin diğer adı olmalıdır. Bu biraz da gönül işidir,buna adanmak gerekir. Bizler, en hayırlı olanın insanlığa katkı sağlayan kimseler olduğuna inanan insanlarız. Bu inancımızı birlikte hayata taşımak için halkımızı 24 Haziran'da sağlam bir duruş sergilemeye davet ediyorum.

Süleyman YAĞLI

Elektrik Mühendisi

AK Parti Milletvekili Aday Aday

Editör: TE Bilisim