Gıda Bankası ile ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatırken, evde bakım hizmetiyle kimsesizlerin kimsesi olduklarını söyleyen Başkan Külcü, Çorum Belediyesi’nin sosyal belediyecilik alanında hayata geçirdiği engelli ve kadın kültür merkezleri, ‘hoş geldin bebek’, evde bakın hizmeti gibi insanı merkeze alan projelerle ülkede sosyal değer üreten marka belediyeler arasında yer aldığını kaydetti.

Çorum’da 2015 yılında hayata geçirilen ve ihtiyaç sahiplerine gıda paketi uygulamasını sona erdiren Gıda Bankası’nda gazetecilerle bir araya gelen Çorum Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, göreve geldikleri günden itibaren Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü bünyesinde yapılan faaliyetler hakkında bilgi verdi. Başkan Yardımcısı Zeki Gül ve Sosyal Yardım Hizmetleri Müdürü Cengiz Özkader ile birlikte Gıda Bankası’nda inceleme yapan Külcü vatandaşlarla da sohbet etti.

“TEMEL PRENSİP İNSANA HİZMET”

8 yıllık belediyecilik dönemlerinde iki temel prensiplerinin olduğunu bunlardan birisinin insana hizmet, ikincisinin ise şehre hizmet olduğunu açıklayan Külcü, “Aslında yapılan bütün çalışmalar nihayetinde insana hizmetti ama biz burada insana hizmet ifadesiyle yaptığımız çalışmanın sonuçları itibariyle bir kitleye, gruba, kesime dokunduğu hizmet alanlarını kast ediyoruz. Şehre hizmette ise şehrin yolunu, parkını, alt yapısını, hizmet binalarını neyini anlıyorsak genel olarak onları kast ediyoruz. Bunları birbirinden ayırmak mümkün değil. Bu şehirde yaşayan 15 mahallede yaşayan 250 bin insanımızın da her birisi aynı değerde, aynı kıymette oldu. Kimseyi öncelemedik ve ötekilemedik. Siyaseti hizmet aracı olarak görüyoruz. Dolayısıyla mesele insan olduğunda birisini öne almak, ötelemek asla aklımızdan geçmedi, bundan sonra da geçmeyecek. 250 bin insanımız için koştuk, koşturduk bundan sonrada koşturmaya devam edeceğiz. Ancak engelli, kadın, yaşlı, ihtiyaç sahibi, şehidi, gazisi bu alanda bizim için öncelikli oldu. ” dedi.

“HİZMETLERİMİZİ ANLATAMIYORUZ”

Görev süresince yaptıkları hizmetler, yakaladıkları hizmet standardı ve kaliteyi gözönüne alındığında Çorum Belediyesini adeta yeniden formatladıklarını ve belediyeyi büyük bir hizmet kervanına dönüştürmeyi başardıklarının altını çizen Başkan Muzaffer Külcü, “Bu büyük bir hizmet alanı, büyük bir koşturmaca. Belediyemiz 24 saat çalışan bir kurum. Yaptığımız işlerin arzuladığımız kadar farkedilmediğini gördük. Yaptığımız bazı hizmetlerin arada kaynayıp gittiğini görüyoruz. Gazeteciler ve televizyoncuların vatandaşa mikrofonu uzattığında şehirde yaşayan aklı selim insaf sahibi kişiler Belediye çalışıyor ve çok iş yapıyor diyor. Ama bu hizmetleri sayın dediğinizde 1-2 hizmet dışında sayılmıyor. Hizmetlerimizi topluma yeteri kadar anlatamadığımıza şahit olduk. Herkes kendini doğrudan ilgilendiren ne ise onu görüyor. Hizmetlerin 10-15 tanesini sayan bulunamıyor. 8 yıllık belediye tecrübemizle bunu söylüyorum.

HER AY BİR MÜDÜRLÜK

Çorum Belediyesi olarak bundan sonra yaptığımız işlerimizi aylık toplantılarımızla anlatarak hafızaları tazeleyeceğiz. Hizmetlerimizi genel olarak değil müdürlük müdürlük olarak anlatacağız. Bu ay sosyal yardım işleri müdürlüğümüzden başlıyoruz. Sosyal belediyecilik olarak tarif edebileceğimiz tüm çalışmaları, yaptığımız, yapacağımız hizmetlerin tamamını bu müdürlüğümüz tarafından yürütülmektedir. İşimizin içine aşkımızı koyarak yolumuzu yürümeye gayret ettik. Yaptığımız hizmetlerde sosyal belediyecilik konusunda Türkiye’nin en önde gelen belediyelerinden birisi olduk. Başbakanlarımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’ndan iki defa ödül aldık. Bunlar bizim mutlu olduğumuz işler. Sosyal belediyecilikte Türkiye’nin marka belediyesi haline geldik” ifadelerini kullandı.

20 MİLYONLUK SOSYAL HİZMET

Köklü bir devlet geleneğine ve geçmişine sahip bir millet olarak bazı değerleri koruyarak güçlendirmenin önemine değinen, Belediye olarak bunu öne çıkararak sosyal yardım meselesine bu değerler ölçüsünde baktıklarını, bu alanda yapılan hizmetlerin aslında ekstradan yaptıkları işler olmadığını, devletin Anayasası gereği yürütülmesi gereken şeyler olduğunu, ancak geçmişte yapılmamış veya becerilememiş olabileceğini, kendilerinin ise yaptığını anlatan Başkan Külcü, göreve geldiklerinde yıllık 2 bin paket gıda yardımı, festival, ramazan iftarları ile sünnet şöleninin bulunduğunu, bugün aylık 166 paketle yıllık 200 bin liralık yardım yapan belediyeden yıllık 3.5 milyonluk yardıma ulaşan bir belediye gelindiğini, gıda paketi yardımı yerine daha modern kartla alışveriş yapılan Gıda Bankası’nın 2015 yılında hayata geçirildiğini, bu yardımlara sığınmacılar için yapılan aylık Bin 200 gıda paketi yardımının dahil olmadığını ve günümüzde sosyal yardım hizmetlerinin bütçesinin 20 milyon liraya ulaştığını söyledi.

Gıda Bankası’nda 200’dan fazla ürünün bulunduğunu ve ihtiyaç sahiplerinin limitleri ölçüsünde alışveriş yapabildiğini dile getiren Külcü, Kurban ve Ramazan bayramlarında 13 bin 500 yetim çocuğu bayramlık yardımlarla sevindirdiklerini, ayrıca bu yıl ilk defa okulların açılmasıyla birlikte çocuklara kaban ve bot yardımı yaptıklarını dile getirdi.

DİĞER HİZMETLER

En çok huzur bulduğu, sosyal belediyecilikte en çok sevindiği hizmetlerden birisinin de evde bakım ve temizlik hizmeti olduğunu anlatan Başkan Külcü, şunları söyledi; “Evladı olmayan, kendine sahip çıkmayan, komşularının yardımda geciktiği şehrimizde yaşayan kim varsa ekiplerimizi hazırladık ve halen 445 evin düzenli temizliğini yapıyoruz. Yani 700’e yakın kişi bu hizmetten faydalanıyor. Ayrıca ‘Hoşgeldin Bebek’ diye bir uygulamamız var. Gönül alan bir iştir. Mutluluğu sevinci yaşatan bir hizmetimiz. Doğum yapan kadınlarımızı ziyaret ederek bebeklerinin 40’ı çıktığında onlara bir Bebek Battaniyesi hediye ediyoruz. Ekiplerimiz bizlerden de selam götürüyorlar. Bu battaniyelerin çoğu emin olan saklıyorlardır. Hediyenin büyüğü küçüğü olmaz. Her ay en az 300-350 doğum oluyor. Yılda 3 bin 500-4 bin arasında çocuğumuza bunları hediye ediyoruz. Bugüne kadar 12 bin 600 ailenin kapısını çalmışız. Ayrıca uzun yıllardır devam eden bir sünnet geleneğimiz vardı. Her yıl 400-500 çocuğumuzu sünnet ettiriyorduk. Bizden önce de devam eden bu süreci geçen yıl sonlandırdık. Hükümetimizin aldığı bir karar ile artık sünnetler hastanelerde daha hijyenik koşullarda işinin uzmanı hekimlerce yapılıyor. Nikah sarayımızın açılışı nedeniyle ile bir kez toplu nikah töreni düzenledik. Yuva kurmak için mali imkanları olmayan kişilerin yuvasını kurduk. Belediye olarak anne babaları ayrı çocuklarımızın kaldığı iki Sevgi Evinin tefrişatını da yaptık. Sığınmacılara yönelik hizmetlerimiz de devam ediyor. Allah kimseyi yurdundan ocağından etmesin. Gerçekten zor şartlar altında yaşayan insanlar. Gece geç saatlerde bile olsa ne ihtiyaçları varsa ulaştırıyoruz. Bu hizmeti ensar ruhu ile yapıyoruz. Bu onların istediği bir kader değildi”

Külcü ayrıca Çorum’daki 110 camiden 86’sının en az bir kez temizliğinin yapıldığını, tüm camilerin tuvalet ve abdesthanelerinin yenilendiğini, Ramazan ayında mahalle iftarları ile 25 bin kişiyle buluştuklarını, bugüne kadar 520 engelliye tekerlekli sandalye ve diğer engelli malzemelerini verdiklerini, kimin talebi olursa o ihtiyacının hemen giderildiğini, Engelli Eğitim Merkezi ve Buhara Kültür Merkezi içindeki rehabilitasyon merkezi ile engellilere yönelik önemli çalışmalar yapıldığını, 2 sevgi evinin tefrişatını gerçekleştirdiklerini dile getirdi.

“BOSNA’YA SAHİP ÇIKMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR”

Bu hizmetlerin yanında Bosna’da ikinci dil olarak Türkçe’yi seçen çocuklara çanta ve çeşitli kırtasiye malzemeleri hediye ettiklerini hatırlatan Başkan Külcü; “Bosna’yı kendimiz de ziyaret ederek bu hediyeleri takdim ettik. İlk etapta 4 bin 500 hediye yollanmıştı. Bu rakamı 6 bine çıkarmamızı istediler ve Bin 500 tane daha yolladık., Orada Yunus Emre Vakfı’nda görev yapan bir Çorumlu hemşehrimiz bu yardımların ardından Türkçeyi ikinci dil olarak seçenlerin sayısında büyük bir artış olduğunu bize bildirdi. O topraklar bizim gönül bağımızın olduğu bir coğrafyadır. Orayı ihmal etme lüksümüz yoktur. Zira Bosna Hersek’in Bilgi Kralı büyük devlet adamı Aliya İzzetbegoviç'in vefatından bir süre önce zamanın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ziyaretinde "Bosna'mı koruyun, Bosna'ma sahip çıkın" dediğini biliyoruz. Hala Osmanlı adına ezan okunan ve Osmanlı sancakları bulunan Bosna’ya sahip çıkmak boynumuzun borcudur” diye konuştu.

(Volkan SINAYUÇ)

Editör: TE Bilisim