Saadet Partisi’nin aylık İl Divan Toplantısı Faruk Cıdık başkanlığında yapıldı. Saadet Partisi İl Başkanlığı’nda iki bölüm halinde yapılan toplantının ilk bölümünde Cıdık, ülke gündemindeki referandum, OHAL kapsamındaki ihraçlar ve Erbakan Anma Haftası etkinliklerine değindi.

Türkiye’de 16 Nisan’da yapılacak olan referandumda 'evet' demeyenleri PKK terörüyle eş tutmanın, FETÖ'cü olmakla suçlamanın ve referandumu 15 Temmuz'un cevabı veya rövanşı olarak tanımlamanın büyük bir bühtan olduğunu söyleyen İl Başkanı Cıdık, “Türkiye ilk kez bu kadar gergin ve böylesine kutuplaşmış bir şekilde referanduma gitmektedir. Referanduma 'evet' diyenler bölücü olmadığı gibi 'hayır' diyenler de vatan haini değildir. Bu baştan böyle biline” diye konuştu.

“ASIL TEHLİKE BÖLÜCÜLÜK”

Asıl tehlike ve suçun bu milleti 'evetçiler' ve 'hayırcılar' diye kamplara bölerek kutuplaştırmak olduğunu belirterek tarihin en kırılgan ve kritik dönemlerinden birini yaşadığımızı söyleyen Cıdık sözlerini şöyle sürdürdü: “Böyle bir dönemde en son ihtiyaç duyulan şey kutuplaşmaktır. Birbirimizi terörist, hain, bölücü gibi acımasız yaftalarla suçlamaktır. Bu gidişattan parti olarak ciddi endişe duyuyoruz. Böylesi dönemlerde bin düşünüp bir konuşmak gerekirken, tam tersine düşünmeden yapılan açıklamalar bu endişemizi daha da artırmaktadır. Bu referandumda 'evet' demeyenleri PKK terörüyle eş tutmak, FETÖ'cü olmakla suçlamak, 16 Nisan referandumunu '15 Temmuz'un cevabı veya rövanşı' olarak tanımlamak en basit ifadesiyle büyük bir bühtandır."

“SİSTEME DEĞİL METNE KARŞIYIZ”

Referandumda sandıktan çıkacak sonucu milli iradenin kararı olarak kabul edeceğiz. Bir kez daha hatırlatıyoruz ki Saadet Partisi başkanlık sistemine değil, bugün milletin önüne getirilen bu metne karşıdır. Bu konuda çekince ve endişelerimizi defalarca ifade ettik. Endişelerimiz dikkate alınsa, kuvvetler ayrımı ilkesi hayata geçirilmiş olsa ve yargı bağımsızlığı teminat altına alınmış olsaydı hiç tereddüdünüz olmasın ki biz bu değişikliğe 'evet' derdik. Buna rağmen bugün 'evet' diyenler vatansever, 'hayır' diyenler vatan hainidir intibaını doğuracak sözler ülkemize sadece zarar verir.

Biz bunları yaparken başkaları sadece iftira ile bizi itham altında tutmaya çalışıyorlar. Bizim hakkımızda bizim söylemediğimiz kelimelerle bizi itham etmeye kalkarlarsa biz Cenab-ı Hak indinde hakkımızı helal etmeyiz”

15 Temmuz darbe girişiminin ardından OHAL ilan edilmesini ve bir dizi tedbirler alınmasını isabetli bulduklarını ancak işin "cadı avı"na dönmesi halinde bunun vebalinin yine karar alma yetkisinde olanların omuzlarına yükleneceğini hatırlatan Cıdık, “Türkiye'de kalkışmaya teşebbüs eden bir zihniyeti ve o teşebbüsün içinde yer alanları açıkça lanetlediğimizi  vurguladık Ama masum insanların da suçsuz oldukları halde haksız yere itham edilmelerini, kazanılmış haklarından mahrum bırakılmalarını doğru bulmuyoruz. Gerçekten bu son ihraçların millet nezdinde bir yankı uyandırdığına yetkililer dikkat etmeli. Yanlışları düzeltmek için çok açık mekanizmalar oluşturulmalı” diye konuştu.

ERBAKAN ANILACAK

Şubat ayını şehitler ayı olarak değerlendirerek SP’nin merhum kurucusu Necmettin Erbakan’ı Anma Haftası etkinliklerinin önceki gün Bayat’taki sergi ile başladığını anlatan Cıdık, 21 Şubat’ta Dodurga’da, 22 Şubat’ta İskilip’te, 23 Şubat’ta Osmancık’ta, 24-25-26 Şubat’ta Çorum merkezde, 27 Şubat’ta Alaca’da, 28 Şubat’ta Sungurlu’da etkinlikler düzenleyeceklerini, ayrıca 27 Şubat’ta merkez ve tüm ilçelerde Mevlid-i Şerifler düzenleyeceklerini, 1 Mart’ta ise Çorum’da geniş katılımlı bir panel tertipleyeceklerini sözlerine ekledi.

(Volkan SINAYUÇ)

Editör: TE Bilisim