Sağlık Bakanlığı’nın sağlıkta dönüşüm modelinin uzantısı olarak sağlık hizmetlerinin yürütülmesine dair bir dizi uygulamayı gündeme getirdiğini kaydeden Çiftçi, açıklamasında şunları dile getirdi:

“Şehir Hastanelerine yönelik olarak bilimsel tüm çalışmalar, dünyadaki gelişmeler ve Genel Sağlık İş’in yaptığı tüm uyarılar göz ardı edilmiş ve yasaları bile hiçe sayan bir vurdumduymazlıkla hareket edilmiştir.

Gelinen noktada, ülke insanımızın 25 yıllık geleceğini ipotek altına alan ve ne işe yarayacağı giderek karmaşıklaşan Şehir Hastanelerindeki kamu özel işbirliği modeli Sağlık Bakanı’nın bizzat kendi açıklaması ile terkedilmiştir. Bundan sonra yapılacak hastanelerin yapımının genel bütçeden karşılanması öngörülmüştür. “Şehir hastaneleri kamu özel iş birliğiyle yapılmak zorunda değil” diye açıklama yapan Sağlık Bakanı, “Bugünkü tercihimiz bu hastanelerin yapımını genel bütçeden yapabilir olduğumuz. Artık edindiğimiz tecrübeyle bunu daha rahat yapabiliriz diye düşünüyoruz.” ifadelerini kullanmıştır. “Sizin bütçenizde bunu yapabilirliğiniz mümkünse, niye bir finans modelini devreye sokmak isteyesiniz. Sonuçta bu finans modelinin bir yükü yok mu?” diye konuşan Sağlık Bakanı, “Şehir hastanelerini devlet yapsaydı bütçeden daha az para çıkacaktı” itirafında da bulunmuştur. Adeta muhalefet partisi mensubu gibi konuşan Sağlık Bakanı, şehir hastanelerinde yaşanan sorunları da kabul etmiştir. Ancak Sağlık Bakanın tüm uyarılarımıza rağmen “edindiği tecrübe”, ülkemizin geleceğine mal olmuştur. Şirketler ve onları finanse eden yabancı kreditörlerin söz sahibi olduğu şehir hastaneleri modeli ile ulusumuzun geleceği ipotek altına alınmıştır.

Kendi sağlık sisteminin çökmesine neden olan ve uygulamasından vazgeçtiği şehir hastaneleri modeli için İngiltere’nin Türkiye’ye öncü olması, kredi sağlaması ise akıllara durgunluk vermektedir.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim