Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Çağatay Çağlar, Tabip Odası Yönetim Kurulu üyeleri, İl Sağlık Müdürü Dr. Ömer Sobacı başta olmak üzere çok sayıda hekim dün öğlen saatlerinde Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi girişinde biraraya gelerek sağlıkta şiddetin son kurbanı olan Psikiyatr Dr. Fikret Hacıosman’ı andı.

Alkışlarla sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti protesto eden hekimler adına açıklama ise Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Çağatay Çağlar tarafından okundu. Sağlıkçılara yönelik saldırıları kınayarak sağlık alanında şiddeti önlemede daha caydırıcı önlemler alınması gerektiği vurgulayan Çağlar: “Bir canımızı kurban verdik, bundan sonra birisini daha kurban vermek istemiyoruz” diye konuştu.

Hastane girişindeki eylemde Doç. Dr. Çağatay Çağlar şu görüşlere yer verdi; “Bu bildirinin amacı geçen hafta öldürülen hekim meslektaşımız psikiyatrist Doktor Fikret Hacıosmanı anmak ve bu vesileyle bir kez daha gündeme gelen sağlıkta şiddet yasası ile ilgili dikkat çekmektir.

Hastalarımızın sağlık kurumlarında karşılaştığı eksiklik ve yetersizliklerin sorumlusu hekimler ya da sağlık çalışanları değildir. Sistem kaynaklı yaşanan sorunlar karşısındaki tepkiyi, hizmeti sunan hekimlere ve sağlık çalışanlarına yönlendirmek de bir çözüm değildir. Hastalarımızla olan ilişkideki saygı, sevgi ve güven duygularımız aslında sistemde ki sorunlar ve hekimleri itibarsızlaştıran söylemler nedeniyle her geçen gün zedelenmektedir.

Herhangi bir saldırı da saldırıya uğrayan sadece o hekim olmamakta, ülkedeki tüm hekimler ve sağlık çalışanları kendileri saldırıya uğramış gibi hissetmekte ve yaralanmaktadır. 2005 yılından beri 10 meslektaşımız görev başında öldürüldü. Bir hekimin mesleğini icra ettiği mabedi olan hastanelerin, hekimin mezarı olmasını kabullenemiyoruz. Sağlık kurumlarında sözel ya da fiziki şiddetin kanıksanmasını ve normalleşmesini kabullenemiyoruz. Sağlığı korumak ve evrenin en kıymetli eseri olan insana hizmet vermek üzere kurulmuş bir mesleğin mensuplarının görevi başında öldürülmesini kabullenemiyoruz.

Şiddeti önlemede daha caydırıcı önlemler alınması şarttır. Sağlık kuruluşlarında çalışan sağlık personeline karşı, sağlık hizmeti sunumu esnasında cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilere hapis cezasını da içeren caydırıcı cezalar verilmelidir. Bir hekimin hastane içinde ateşli silahla öldürülmesi hastane içinde güvenlik önlemlerinin arttırılması gerektiğini göstermektedir. İlişkilerimizde güveni, saygıyı ve sevgiyi daha güçlü bir şekilde kurabileceğimiz düzenlemelerin acilen yapılması gerekmektedir. Çorum Tabip Odası ve tüm hekimler adına ‘sağlıkta şiddet yasası’ ve ’hasta-hekim ilişkisi düzenlemeleri’ ile ilgili olan bu bildiriyi kamuoyunun dikkatine sunuyor ve kanun koyucuların bu konuda ivedilikle harekete geçmesini bekliyoruz.

Yıllarını insanların ruh sağlığını iyileştirmeye adamış bir psikiyatrist meslektaşımız görevi başında öldürüldü. Psikiyatrist olmak için 22 sene okudu. Onlarca sınava girdi, başarılı oldu. Evlendi. Bir kızı oldu. On binlerce hastayı sağlığa ve huzura kavuşturdu. Babaydı, kocaydı, arkadaştı, abiydi, kardeşti. Hekimdi, canımızdı, ciğerimizdi. Bu hekim sadece adi ve şerefsiz bir katilin kurbanı değil. Sistemin, kanunları koyanların, sağlık çalışanına şiddeti düşünen, onayan, hak veren, destek olan herkesin kurbanı… Allah rahmet eylesin. Bir canımızı kurban verdik, bundan sonra birisini daha kurban vermek istemiyoruz.”

(Volkan SINAYUÇ)

Editör: TE Bilisim