Sorumluluk sahibi olanların, şiddet olaylarını bütüncül bir çerçevede ele alıp, çözüm üretme yoluna gitmemelerinin düşündürücü olduğunu belirten Saatcı, “Can kurtarmak için can vermekten kaçınmayan sağlık çalışanları, Eylül ayında 15 şiddet vakası yaşadı. Bu vakalarda rol alan 25 saldırgan, 24 sağlık çalışanının mağdur olmasına neden oldu. Eylül ayında, bir önceki aya göre şiddet olaylarında nispi bir azalış yaşanmış olsa da şiddetin neden olduğu korku ve endişe, aynı derinlikte sağlık çalışanlarını tehdit etmeyi sürdürdü. Çünkü sağlıkta şiddet; zaman, zemin ve ‘kurban’ ayrımı yapmadan ilerleyişini kararlılıkla sürdürmektedir. Bu durumun maalesef mesleki bir realiteye dönüşmüş olması, sağlık çalışanlarını çok daha fazla endişelendirmekte, meslekten soğutmaktadır. Sorumluluk sahibi olanların, şiddet olaylarını bütüncül bir çerçevede ele alıp, çözüm üretme yoluna gitmemeleri ise ayrıca düşündürücüdür. Olay bazlı tepki ve yaklaşımlar, gündelik bir hassasiyet oluştursa da ne yazık ki meselenin kökten çözümüne katkı sağlamamaktadır. Bu noktada Sağlık Bakanlığını bir defa daha önleyici, caydırıcı ve engelleyici adımlar atmaya davet ediyoruz. Bu adımların başında ise silah, bıçak ve benzeri yaralayıcı cisimlerle hastaneye girişlere son verilmesi olmalıdır” ifadelerini kullandı. 
Eylül Ayı Sağlıkta Şiddet Raporunu değerlendiren Saatcı, “Neredeyse her gün bir sağlık çalışanının hakarete maruz kaldığını, darp edildiğini ve hatta silahla yaralandığını görüyoruz. Demek ki mevcut yasalar ve uygulamalar şiddeti önlemeye yetersiz kalıyor. Ayrıca yargıdan çıkan kararlar da şiddet olaylarında caydırıcı bir rol oynamıyor. Bu tablo, akla ‘şiddet sağlık çalışanlarının kaderi mi” sorusunu getiriyor. Maalesef sahada fiili durum bu. Biz bunu reddediyoruz, herkesi de aynı tavrı göstermeye davet ediyoruz. Bir kurumda çalışanların emniyeti, o kurumu sevk ve idare edenlerin sorumluluğundadır. En alttan en tepeye sağlık idaresi, çalışanlarının emniyetini sağlamakla yükümlüdür. Kamunun hiçbir yerinde, sağlık birimlerindeki kadar şiddet olayı yaşanmıyor. O halde sağlıkta şiddeti önleme amacıyla ekstra uygulamalar devreye sokulmalıdır. Sağlık çalışanlarının şiddetle mücadele yükümlülüğü bulunmuyor. Bu yükümlülük idareye aittir. İdareyi yükümlülüğünü bir an önce yerine getirmeye davet ediyoruz” dedi. (Haber Merkezi)  
 

Editör: TE Bilisim