Bağışıklık sistemlerini ayakta tutmaları ve herkesten önce sağlıklı olmaları gereken sağlık çalışanlarının yemek (özellikle yemekler yetersiz ve besleyici değil) ve konaklama konusunda yaşadıkları sorunlara ilişkin bir an önce çözüm geliştirilmesi gerektiğini ifade etti. İllerde oteller, pansiyonlar, yurtlar ile görüşülerek sağlık çalışanlarının konaklama sorunu yaşamaması için her türlü tedbirin alınması gerektiğini belirten Saatcı, sağlık hizmeti veren sağlık çalışanlarının önemli bir kısmının aile olarak çalıştığını söyledi. Eşlerin sağlık çalışanı olması halinde yıllık izinden kesinti olmaması gerektiğini kaydeden Ahmet Saatcı, “Bu kişiler idari izinli sayılmalı, bu izinler başhekimliğin inisiyatifine bırakılmadan, doğrudan bakanlık tarafından uygulamaya konulmalıdır.

Gözlerini kırpmadan can siperane çalışan ve bu süreçte koronavirüse yakalanarak vefat eden tüm sağlık çalışanları şehit sayılmalıdır” dedi.

Farklı çalışma modelleri kapsamında görevlerini yerine getiren ve döner sermayeden yararlanamayan 4D’li sözleşmeliler gibi birçok sağlık çalışanı bulunduğunu hatırlatan Saatcı, bu kişilerinde canlarını ortaya koyarak çalıştığını ve bütün sağlık çalışanları gibi aynı risk altında görev yaptığını anlattı.

Ambulans temizliğinin yoğun tempoda çalışan 112 personeli için önemli bir sorun olduğunu kaydeden Saatcı, Ambulans temizliği noktasında özel ambulanslarda uygulanan ultraviyole ışınlarından takılması ambulans içi dezenfeksiyonda etkili olabilecektir. Veya ambulansların dezenfeksiyonu konusunda covid ekipleri oluşturularak personel istihdamı sağlanması sahada çalışanların iş yoğunluğunu azaltma açısında son derece önemlidir. Ambulansların temizlendiği alanlar ise istasyon önleri veya hastaneler olmamalı, özel yerler açılmalıdır” dedi.

Saatcı yaptığı açıklamada şunları kaydetti: “Vakalarla ilk teması gerçekleştiren ve her anlamda önemli bir risk taşıyan 112 çalışanlarına yönelik test yapılmalı ve düzenli kontrolleri sağlanmalıdır. Covid-19 testi pozitif olan personelin ihtiyaçlarını karşılamada yardımcı olmak için vefa grubu kurulmalıdır.

112 çalışanlarının iş yoğunluğu bu süreçte artış göstermiştir. Koronavirüs vakalarının artması ile birlikte il içi ve dışı sevk ve diğer poliklinik vakalarının da ulaştırılması bu yoğunluğu daha da artırmıştır. Personel sayısı da göz önüne alındığında özellikle İstanbul gibi metropollerde önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Vaka taşınması noktasında halk sağlığı ve özel ambulanslardan destek sağlanabilir. Mevcut personelin covid + olması halinde ise istasyon kapatma durumları da söz konusu olabilecektir. Bu nedenle mevcut personelin desteklenmesi ve ateş ölçme, istasyon ve ambulans temizliği gibi işlemler için personel desteği sağlanması önem arz etmektedir. İŞKUR aracılığı ile personel temini yapılabilir.

Sağlık çalışanlarına gönderilen koruyucu ekipmanların standart olması bazı çalışanlar için beden açısından uygun olmamaktadır. Ayrıca kıyafetlerin her vakada değişmesi durumu söz konusu olduğundan nicelik ve nitelik olarak daha yeterli düzeyde ekipmana ihtiyaç vardır. Bu noktada kolay temizlenebilir tulum veya serbest kıyafet uygulaması hayata geçirilmelidir.

Görevleri gereği esnek mesai saatlerine uyamayan 112 çalışanlarına fazla mesai ücreti verilerek motivasyonları artırılmalıdır.

Emziren veya kronik hastalığı olan çalışanlarının mesai içerisinde değerlendirilmesinden vazgeçilerek, 24 saat usulü çalışma veya evden çalışma olanağı sağlanmalıdır.

112’lerin gereksiz meşgul edilmemesi noktasında ise yeşil kodlu olarak adlandırılan hasta grubuna yönelik ambulans çıkartılmamalı veya belli bir ücret kesintisi yapılmalıdır. Ayrıca toplum sağlığını ve sağlık çalışanını hiçe sayan, tedaviyi reddeden ve kendini saklayan kişiler için de yaptırımlar olmalıdır.

112’nin gereksiz yere çağırılmaması konusunda toplumu bilgilendirici kamu spotu hazırlanmalıdır.

112’lerin çalışma yöntemleri ve kararları noktasında her ilde farklı bir uygulamanın olduğu görülmektedir. Bu noktada 112’ler için oluşturulacak bilimsel bir kurul standart uygulamaların bütün olması noktasında çalışmalar yapmalıdır.

Süreç içerisinde malpraktis durumu olması halinde sağlık çalışanlarını koruyacak bir mekanizma bulunmamaktadır. Bu noktada tüm sağlık çalışanları mesleki sorumluluk sigortasına sahip olabilmelidir. Hukuksal açıdan belli tazminatlara karşı personelin koruması gerekmektedir." (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim