Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından organize edilen “Çınaraltı Gençlik Söyleşileri Programı” kapsamında Çorum’a gelen Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, Devlet Tiyatro Salonu’nda hayranlarıyla buluştu. “Oyun Bozan Türkiye” isimli konferansı öncesinde KYK İl Müdürü Zeynel Satılmış’ı makamında ziyaret ederek bir süre görüşen Mete Yarar daha sonra ise Devlet Tiyatro Salonu’nda hayranları ve gençlerle buluştu. Etkinliği Gençlik ve Spor Hizmetleri İl Müdürü Haşim Eğer, Sağlık İl Müdürü Dr. Ömer Sobacı, Memur-Sen İl Başkanı Ahmet Saatcı, Kızılay Başkanı Türker Ejder başta olmak üzere çok sayıda okul müdürü, öğrenci ve öğretmen ilgiyle izledi.

Konferansın açılışında KYK İl Müdürü Satılmış bir konuşma yaptı. Mete Yarar’ın yazdığı ve Anadolu Ajansı tarafından çekilen görüntülerin bulunduğu “El Bab’da Asker Olmak” isimli sinevizyonun izlenmesinin ardından ise sahneye Mete Yarar çıktı. Türk gençliğine güvendiğini dile getirerek eskiden beri kendisine kurulan oyunları bozan olan Türkiye’nin geleceğinde önemli bir oyun kurucu aktör haline geleceğine inandığını belirterek inanan bir gençliğin yetiştiğini de vurguladı.

Oyun bozan Türkiye kelimesinin artık ülkemiz için az sayılacağını ve artık bize yakışanın oyun kuran Türkiye olduğunu kaydeden Mete Yarar, “Türkiye artık enerjisini kurulan oyunlara harcamayacaktır. Oyun bozandan oyun kuran Türkiye’ye geçiyoruz. Biz oyun bozmayı 15 Temmuz gecesi bitirdik. O andan itibaren yapılan tüm hamleler oyun kurmak üzerinedir. Terörün ülkemize maliyeti 700 milyar dolardır. Bu para ile Türkiye’nin 5 kuruş borcu kalmamış ve bir Türkiye daha inşaa edilmişti. Satın alma paratiresine görebugün 13. Sırada olan Türkiye ilk 8 içinde yer alırdı. Günümüzde artık birileri savaş çıkarmadan da cebimizdeki parayı alabilmenin yolunu bulmuştur. Oyun da burada başlamaktadır. Türkiye savaş açılabilecek bir ülke değildir, çünkü dünyanın en güçlü ve büyük ordusuna sahip 5 ülkeden biriyiz. Ama artık savaşmadan da birilerini kullanarak ülkeler yıpratılabiliyor. Bunun için oyunu anlayıp bozmak zorundayız” diye konuştu.

Türkiye’nin son 10 yılında her ihtiyaç duyulduğunda gençliğin meydana çıkarak ayağa kalktığını, barikatlar kurulduğunda da, 15 Temmuz’da da sokakta olanların çoğunluğunun üniversite gençlerinin yaşında olduğunu ve bunun çok önemli olduğunu anlatan Yarar sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk gençliği, ihtiyaç duyulduğu anda hangi mertebede olursa olsun, cinsiyetine bakmadan öne atılabilecek kadar fedakar. Barikatlar döneminde her gün şehit haberleri geliyordu. Böyle bir dönemde devlet 5 bin polis özel harekat alacak oldu, 250 bin genç başvurdu. Şehadetin kesin olduğu bir yer için 250 bin genç başvuru yaptı. Bunun içinde kadınlar ve erkekler var. Aynı şey, 15 Temmuz'dan sonra gerçekleşti. Ömer Halisdemir'in görev yaptığı özel kuvvetlere ihtiyaç duyuldu, standartlar yüksek olmasına rağmen 50 bin genç başvurdu. Dünyanın herhangi bir yerinde böyle ihtiyaçlar duyulduğunda üstüne para veriyorlar. Yeterince adam toplayamadıklarında başka ülkelerden insanlara orduda görev almaları karşılığında vatandaşlık vermeyi bile vadediyorlar. Ama bizim gençliğimiz için durum öyle değil. Bizim gençlerimiz ihtiyaç duyulduğunu hissettiği anda ortaya atılarak oyunu bozuyor. 15 Temmuz’da da sokağa çıkma çağrısı üzerine vatan söz konusu olduğu için bir ricayı bile emir telakki eden gençliğimiz sokağa çıktı. Kendinizle gurur duyun. 15 Temmuz’da birbirini tanımayan 252 vatansever 80 milyon için şehit düştü. Barikatlar döneminde 700 vatan evladı bu millet için canını verdi. Aslında hepimiz zamanı geldiğinde bu iradeyi gösterecek kadar büyük bir imana ve inanca sahibiz. Şimdi 15 Temmuz’da yaşanan destanı, hikayeyi hiç unutmamalı ve iyi anlatmalıyız. Türkiye’nin nereden gelip nereye gittiğini görmemiz gerekiyor^

Oyunun vatanı seven, önce vatan diyen inanan insanlarla bozulacağını, Türkiye’nin de 15 Temmuz’dan sonra yaptığı hamlelerle oyun kuran bir figür haline geldiğini belirten Güvenlik Politikaları Uzmanı, bir daha bu oyunlara düşülmeyeceğini, ülkemizin her alanda büyük bir hızma ilerlediğini, önümüzdeki 10 yıl içinde ülkenin daha iyi bir duruma geleceğine inandığını da sözlerine ekledi.

Mete Yarar, konferansın ardından öğrencilere son yazdığı “Oyunun Sonu” adlı romanı başta olmak üzere diğer kitaplarını imzalayarak hediye etti.

(Volkan SINAYUÇ)

Editör: TE Bilisim