Batıda eğitim aldığı halde batılılaşmayan bir mütefekkir olmasının onu kendi dönemlerindeki diğer aydınlardan ayıran taraf olduğunu belirten Muştuoğlu, “ Nurettin Topçu, Cumhuriyet devrinde yetişen nadir bir mütefekkir ve münevver olmakla birlikte O milletin kendi içinden yıllardır beklediği bir muallimdir. Ona göre bir milleti alaşağı eden de, bir milleti yüceltende maarif yani eğitimdir. Eğitimde ise en önemli sorumluluk muallime düşmektedir” dedi. Âlimin atının ayağından sıçrayan çamurdan bile kendine şeref payı çıkaran hükümdarın yaşadığı bir dönemde milletin nasıl yücelerek üç kıtada at koşturduğu, daha sonra ilme ve âlime verilen değerin azalması ile nasıl bir düşüş yaşandığını hatırlatan Nurettin Topçu’nun, maarif davasının önemini her şeyden üstün tuttuğunu belirten Muştuoğlu, Bu anlamda Türk Eğitim sistemi ile ilgili eleştiri ve önerilerini çeşitli makale ve konferanslarında dile getirdiğini, Nurettin Topçu’nun bu makale ve konferanslarını derleyerek Türkiye’nin Maarif Davası isminde kitap haline getiren Dergah yayınlarının, gençliğin ve muallimlerin istifadesine sunduğunu dile getirdi. Muştuoğlu, Nurettin Topçu’nun eserinin çok iyi mütalaa edilmesi gerektiğini vurguladı.
Nurettin Topçu’nun bir saatlik seminerlerde anlaşılmayacağını belirten Osmancık İlçe Milli Eğitim Müdürü Mahmut Tökel de, öğretmenlerin guruplar kurarak Topçu’nun Maarif Davamız adlı eserini okuyarak beyin fırtınası yapmalarının hem kendileri hem çocukları hem de ülke açısından çok iyi olacağını ifade etti.
(Haber Merkezi)
