Sendika üyeleri dün Hürriyet Meydanı’nda bir araya gelerek, Ankara’daki terör saldırılarına karşı tepki gösterdiler.
Burada bir basın açıklaması yapan Birleşik Kamu-İş İl Temsilcisi ve Eğitim-İş Şube Başkanı İlhan Yaşar, Cumhuriyet’in Başkenti Ankara’da çeşitli demokratik kitle örgütlerinin ve siyasî partilerin düzenlemiş olduğu miting öncesi Tren Garı önünde iki ayrı yerde meydana gelen patlamada 100’e yakın yurttaşımızın yaşamını kaybettiğini hatırlatarak, “Ülkemizde yaşanan kanlı eylemlerin failleri bir türlü ortaya çıkarılmamaktadır. AKP Hükûmeti’nin bir an önce hesap vermesi gerekmektedir. Başkentin göbeğinde bir mitingin güvenliğini sağlayamayan bir hükûmet sorgulanmalıdır. Siyasal iktidar, olayın faillerini ortaya çıkarmadığı sürece, soru işaretlerinin adresi AKP Hükûmeti olacaktır.” diye konuştu.
Olayın faillerinin ortaya çıkarılamaması hâlinde İçişleri Bakanı ile Emniyet Teşkilatı’nın başındaki insanların istifa etmesi gerektiğini belirten İlhan Yaşar konuşmasında şu görüşleri dile getirdi:
“7 Haziran’dan bu yana ülkemizin her yerinden çığlıklar yükselmekte, yüreğimize ateş düşmekte, içimiz yanmaktadır. Emperyalizmin emrindeki terör örgütlerinin kanlı yüzünü bir kez daha ortaya koyan bu alçakça saldırıları şiddetle kınıyoruz.
13 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarı ve Saray; iç- dış barışımızı bozmuş, ülkenin barışını, birliğini, kardeşliğini emperyalizme tercih etmiştir. Saray ve yandaşları, 7 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan halkın iradesini hiçe sayarak ülkeyi büyük bir uzlaşı içinde yönetecek hükümeti kurmak yerine, yurttaşlarının can güvenliğini dahi koruyamayan basiretsiz bir geçici hükümete ülkeyi mahkûm etmiştir. Türkiye’yi sonu olmayan bir karanlığa sürüklemek amacıyla var gücüyle hareket etmektedir.



Ülkemizde meydana gelen bombalı, kanlı eylemlerin failleri bir türlü ortaya çıkarılmamaktadır. AKP hükümetinin biran önce hesap vermesi gerekmektedir. Başkentin göbeğinde bir mitingin güvenliğini sağlayamayan bir hükümet sorgulanmalıdır. Siyasal iktidar, olayın faillerini ortaya çıkarmadığı sürece soru işaretlerinin adresi AKP hükümeti olacaktır. Olayın faillerini ortaya çıkaramazlarsa bu ülkenin İçişleri Bakanı ve Emniyet teşkilatının başındaki insanların ‘ama’sız, mazeretsiz olarak istifa etmeleri gerekmektedir. Çünkü bu bomba aslında Başkentin kalbinde ‘İnsanlığa’ atılmıştır.
Terör, farklı inanç ve kültürlere sahip yurttaşlarımızın ülkemizde kardeşçe ve barış içerisinde yaşam bulduğu ulusal birliğimize ve bütünlüğümüze yeniden kasteder hale gelmiştir. Bir tarafta insanlarımızın ölümleri üzerinden iktidarını sürdürebilme çabası varken, diğer tarafta küresel terörizmin gücünü yönettiğini sanarak insanlarımızın ölümleri üzerinden bölgesel iktidar hesaplarının yapıldığı olağan üstü kaygı verici bir süreci yaşamaktayız. İçinden geçtiğimiz bu kritik süreçte öfke ile değil akılcı davranmak, ülkemizi kan gölüne çevirmek isteyen güçlere meydan yaratmamak zorundayız.
Biliyoruz ki terör nereden gelirse gelsin insanlık suçudur. Bu nedenle Suruç’ta ölen gençler de, Dağlıca’da şehit edilen askerler de, Diyarbakır Hani yolunda çocuğunun ve eşinin gözleri önünde şehit edilen polis de ve son olarak Ankara’nın göbeğinde yaşanan insanlık dışı katliamda ölen emekçiler ve gençler de bizim evlatlarımız, yurttaşlarımızdır.
Bunun için; Ankara’daki katliamda kaybettiğimiz yurttaşlarımızı anmak ve acıyı paylaşmak yurttaşlarımızın en temel hakkı olan yaşama hakkına sahip çıkmak, terörü ve terörden nemalananları kınamak amacıyla Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak 12 Ekim Pazartesi günü iş bırakıyor, hafta boyunca iş yerlerimizde siyah kokartlarımızı takıyoruz.
Bu kanlı saldırılarda hayatını kaybeden yurttaşlara rahmet, acılı ailelerine ve tüm ulusumuza başsağlığı, yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyoruz.”
(Recep SERBES)
Editör: TE Bilisim