Siyasetin yıldızının artık İYİ Parti olduğunu belirten Özsaçmacı, iktidar partisine seslenerek, “FETÖ ile birlikte parsel parsel memleketi satanlardan hesap sormadınız” dedi.

Özsaçmacı açıklamasına şöyle devam etti:

“21. yüzyılda askerimizin donarak can vermesi bilin ki yüreklerimizi dağlıyor. Teröristler Suudi dolarları ile ısınırken, Amerikan silahlarıyla donatılırken, bizim askerimizin üşümesini bile kabul etmiyorum. Yandaş bebeleri İsviçre’de kayak yaparken, ben askerimin dağda donmasını kabul edemiyorum. Sorumlular bulunsun diyeceğim ama her seferinde günahınızı atacak bir gariban buluyorsunuz. Fetöcü hainlere general rütbesi verenlerden hesap sormadınız. Fetö ile birlikte parsel parsel memleketi satanlardan hesap sormadınız. Güneydoğu’yu PKK eline teslim edenlerden hesap sormadınız. Biliyorum bunun da hesabı sorulmayacak. Ama bilin ki bu bozuk siciliniz ahirette bile peşinizi bırakmayacak. 200 araçlık konvoylarınız, 500 milyon dolarlık dev uçaklarınız, Allah’ın adaletinden sizleri korumayacak.”

“MİLLETİN BOĞAZINDAN YANDAŞA AKTARDIĞINIZ HER BİR KURUŞU TÜRK MİLLETİNE GERİ VERECEĞİZ”

“1. Meclis önünde toplandık ve Cumhuriyetimizin kurucularını yâd ettik. Cumhuriyetin kabri 1. Meclistir. Vatana borcumuzu, ecdadımıza olan görevimizi yerine getirdik. Ve Cumhuriyetin 95. Yılında Kurucu Meclisi boş bırakmadık. Bu sırada ülkenin Cumhurbaşkanı 29 Ekim’i havalimanı şantiyesinde kutladı. Şunun altını çizelim. Bizim 3. Havalimanı gibi projelere itirazımız yok. Ve hatta Türkiye’ye daha fazla turist getirmek için, Türkiye’yi kıtalararası bir uçuş noktasına çevirmek için yeni bir havalimanı olması gerektiğine inanıyoruz. Ama her aşa haram katmak hastalığınızı 3. Havalimanında da açıkça görüyoruz. Haram katılmış aş bizim boğazımızdan geçmez, geçemez. Haram şantiyesi ile kağnıların sırtında kurulmuş Cumhuriyetimiz de yan yana gelemez.3. Havalimanının maliyeti 35 Milyar dolara çıkıyor. Çin daha büyük bir havalimanını bizim üçte birimiz paraya yapıyor. Bizim müteahhitlerin kepçesi mi pahalı? Betonu mu pahalı, demiri mi pahalı? Nereye gidiyor bunca para? O parayla 10 ilimize daha havalimanı yaparsın. Şimdi kendi yandaşlarına ballı ihale vereceksin. Bunun da Cumhuriyetin gurur tablosu olarak bize yedireceksin. Ye-me-yiz. Ama iktidara geldiğimizde: Milletin boğazından, yandaşa aktardığınız her bir kuruşu Türk milletine geri vereceğiz.”

“3 KATRİLYONLUK UÇAKLA GEZERKEN BİZE 'SABREDİN' DİYEMEZSİN”

“Türkiye ekonomisi biz çözümsüzlüğe doğru ilerliyor. Defalarca söyledim. Esnafın başına zabıta koyarak ekonomiyi düze çıkartamazsınız. Bizi rezil ediyorsunuz. Şimdi de otobüs firmalarını indirim yapmaya zorluyorlar. Can çekişen bir sektörü daha da zora sokuyorlar. Damat otobüs firmalarına %10 indirim baskısı yaptı. Ertesi gün 50 yıllık bir otobüs firması da konkordato ilan etti. Benzini ucuzlatmayacaksın. Dövizi iki katına çıkaracaksın. Kredi faizlerini %40’a çıkaracaksın. Sonra da indirim yap diye zorlayacaksın. Erdoğan'ı buradan uyarıyorum. İnsanların canı yanıyor. Milletin canı burnunda. Herkes cebine gireni çıkanı biliyor. Herkes ne olup bittiğinin farkında. Lüks ve şatafat içinde yaşıyorsun. İsrafta sınır tanımıyorsun. Sonra da karşımıza geçip 'sabredin' diyorsun. Sen 3 katrilyonluk uçakla gezerken bize 'sabredin' diyemezsin. Sen sarayda günde 2 trilyon yerken bize 'sabır' diyemezsin. 'Sabredin, geçti gitti' diyen Erdoğan'a bizim de bir tavsiyemiz var: Bir gün tebdil-i kıyafetle bir Pazara git. Tezgâhların başında neler konuşuluyor bir dinle. Halk Ekmek kuyruğuna gir. Esnafı gez. Dolmuşa bin, konuşulanları dinle. Bir gününü bu işe ayır da milletin halini gör. Bakalım ondan sonra da 'Kriz yok, Şahlanıyoruz' diyebilecek misin? Bakalım o zaman da 'bu emekliler niye Çift Dikiş yapıyor' diye dalga geçebilecek misin? Erdoğan Tabii ki bunların hiçbirini yapmayacak. Onun derdi başka. Onun hesabı başka. 31 Mart'ta başına gelecekleri düşünüyor. İyi Parti ile nasıl başa çıkabileceğini düşünüyor. Erdoğan'ın tek derdi seçim, tek korkusu iyi Parti. Nimetler yandaşa, külfetler vatandaşa. Erdoğan'ın yönetim anlayışı bu. Ekonomi modeli bu. Borç para ile hava atan, bulduğu her kaynağı betona yatıran, üretmeden tüketen Erdoğan modeli artık iflas etmiştir. Türkiye enflasyon ve işsizlikte 2002'ye geri dönmüştür. Üstüne bir de 400 milyar dolardan fazla borcumuz var.” (Haber Merkezi) yarı kıymetli taşlar, kıymetli metaller, inciler, taklit mücevherci eşyası, metal paralar ilk sırada yer almakta. Bu değeri 800 bin dolar ile hububat ve 551 bin dolar ile gıda sanayiinin kalıntı ve döküntüleri, hayvanlar için hazırlanmış kaba yemler izlemekte. (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim