Demirer dün dernek merkezinde çok sayıda denek üyesi gencin katılımı ile düzenlediği bir basın toplantısı düzenlendi.
‘Meclis’te bulunan partililere çağrı’ adı altında gerçekleştirilen basın toplantısında Demirer, “TBMM’nin Başkan’ını seçerek çalışmaya başlamasını bekliyoruz” dedi.
Demirer açıklamasında şunları kaydetti:
“TBMM’de kısa sürede bir hükümet kurulamaması halinde Meclis, hükümet kurulması çalışmalarının sonuçlanmasını beklemeden de, her türlü yasayı çıkarmaya, karar almaya, komisyonlar kurmaya, kendisine verilen görevleri yapmaya yetkilidir. Biz de ADD olarak bunu bekliyoruz.
Anayasamızda istemediğimiz bir sonuç olan, yeniden seçim olasılığının ortaya çıkması halinde ne kadar süre içinde erken seçime gidileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır.
Ama, yenilenmesine karar verilen meclisin yetkileri yeni meclisin seçilmesine kadar süreceğine göre, Meclis’te bulunan AKP dışındaki çoğunluğun, bu süreç içinde seçim bildirilerinde yer alan “ortak vaat”lerini gerçekleştirebilmelerine hukuken engel yoktur.
Meclis’te bulunan bu siyasi partilere, basına ve kamuoyuna, önemli bulduğumuz bu “ortak vaat”lerini yeniden hatırlatmak isteriz.
Çünkü, bu gün Meclis’tee çoğunluk olan muhalefet partileri, seçimde halktan aşağıda sıraladığımız “ortak vaat”lerle oy istemişlerdir. Bunlar;
Dört bakanın yüce divana gönderilmesi, 17/25 Aralık dosyalarının yargıda işleme konulmasının önünün açılması, HSYK’nın yasama ve yürütmeden bağımsız yeniden yapılandırılması, iç güvenlik yasası, MİT, CMK, internet ve benzer yasalardaki anti-demokratik hükümlerin kaldırılması. Seçim barajının düşürülmesi, (buna bağlı olarak seçim güvenliği için d’hont sistemi ile (+1) milletvekili uygulamasının kaldırılması, parmak boyasının yeniden konması, bir defaya mahsus olarak nüfus sayımı yapılıp gerçek nüfus ve seçmen sayısının tespiti) Kaçak Saray’ın boşaltılıp kamuya tahsis edilmesi, Cumhurbaşkanı’na örtülü ödenek tahsisinin kaldırılması, Suriye ile yürütülen dış politikanın acilen değiştirilerek, sağlıklı zemine oturtulması ve tabi dar gelirlinin durumunun düzeltilmesiydi.



Halk bu ortak vaatleri beklentilerine uygun bulduğu için, 13 yıllık geçmiş iktidarın Cumhuriyet üzerindeki tahribatını tamir, talanını temizleme ve Erdoğan’ın başkanlık hayalinin sonlandırılması için bu partileri yüzde 60 oyla, Meclis’te çoğunluk yaptı.
Bu durumda öncelikle; halkın yüzde 47 oyuna milli irade diyen AKP’nin, halkın yüzde 60 oyunu alanları saygıyla karşılaması, gereğini yapması ve iktidarı çoğunluğa bırakması kendi ilkeleri gereğidir.
Ne var ki, bu arada Meclis’e seçilip gelen AKP dışındaki partilerin kendi aralarında yeniden çekişmelere girerek “ortak vaat”lerini unuttuklarını, seçim öncesine döndüklerini düşündüren, halkı kaygılandıran açıklamalar okuyoruz.
Seçim sonrası fikir değiştirip, AKP ile ortak olmak, seçimden darbe alarak çıkan AKP’ye, yeniden iktidar yolu açmak, O’nu diriltmek ve ölçüsüzlüğünü arttırmaktan başka bir işe yaramaz, Ülkemiz büyük acılar çekmeye devam eder.
Seçim öncesi yaşadıklarımızı; “Gezi”de kaybettiğimiz gençlerimizi, devlet şiddetini, denetimden kaçırılan yolsuzluk dosyalarını, “Bu Anayasa’yı tanımıyorum” diyen bakanları, “Evet, emri ben verdim” diyen başbakanları, Meclis’e gelmeyen Sayıştay raporlarını, yargıç yetkilerini valilere, emniyet yetkililerine devredip, yaşamımızı ve özgürlüklerimizi baskılayacak olan özgürlük düşmanı yasaları çıkartan, halkı etnik, dini temelde ayrıştıran, rejimi bir ortaçağ diktatörlüğüne çevirmek isteyenleri halk unutmadı, meclisteki bu çoğunluk da unutmamalı. Halkımız seçim sonucunda biraz olsun rahatladı, nefes aldı, gelecek için umutlandı. Verilen çoğunluk oyları, bu siyasi partilere cesaret vermeli ve anlamlı bir mesaj olarak kabul edilmelidir.
Meclis’teki çoğunluk, kendi “ortak vaat”lerini ve halkın geçmiş iktidardan kurtulmak üzere verdiği çoğunluk oylarının gereğini yapmak üzere Anayasa’nın kendilerine verdiği yetkileri kullanmalı, hem Meclis’i bu doğrultuda çalıştırmalı, hem de AKP dışındaki hükümet seçeneklerini yaratmalıdır.
hükümetin kurulamadığı bu süreç içinde, Meclis’te azınlığa düşmüş olan iktidarın Meclis’i kirli bir savaşa dahi zorlayabileceğini unutmamak gerekir.
Siyaset sorunlara çözüm üretme sanatıdır. Halkın yarattığı tarihi şansı kullanmayanlar tarih önünde hesap vermek zorunda kalabilirler.”
(Taner ŞİMŞEK)

Editör: TE Bilisim