“Minicik bedendeki kocaman yürek” tanımlaması da o mucize teyzelerden geldi. Mucize teyzeler, O’nun melek olup aramızdan ayrıldığını öğrendikleri anda, yani kelimelerin bittiği yerde, daha neler demediler ki:

Şu Çorum’dan bir Duru geçti…Yaşına bakmadan, unuttuğumuz bir çok şeyi bize hatırlattı. Ya da hiç bilmediklerimizi öğretti…Bir nefesin bile hiç önemsemediğimiz kıymetini…Geceleri rahat uyumanın değerini…En kötü anlarda bile şükredebilmeyi…Sanki bu dünyaya, bize bunları öğretmeye gelmişti…

Var gücüyle tutunmaya çalıştı bu fani dünyaya…Ve bugün, çocuk ruhunun, bedeninin çektiği tüm acılar bitti işte…Geldi, geçti güzel Duru’cuk…Ben onu hep, cin gibi bakışları ve gülen yüzüyle anımsayacağım.

Yürekli Duru, nice yetişkinlerin sahip olamadığı meziyetlere sahip Duru…İnsanın sevdiklerini kaybetmesi başlı başına zor bir durum…Ama en acısı, zamansız terk etmektir bu dünyayı, çevresine derin bir acı bırakarak…Haksızlık bu.

Duru…Yaşama tutunmanın ve acılara metanetle katlanmanın simgesi…

Duru’nun hastalıkla mücadelesi o kadar saygıya değerdi ki, konu hakkında bilgi sahibi olan herkes, başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ülkemizin ünlü futbolcuları, Duru’nun yanında yer aldılar.

Duru, bir anda Türkiye’nin simge isimlerinden biri haline geldi ve herkes O’nun mücadelesine destek olabilmek için seferber oldu.

Editör: TE Bilisim