"Millî Eğitim Müdür Yardımcısı Kadir Söngüt görevden alınsın"

Selim Aydın, Çorum il merkezinde 204 aday öğretmenin bulunduğunu hatırlatarak, bu öğretmenlere danışman öğretmen görevlendirmesinde hakkaniyet ölçülerine uyulmadığını ve Eğitim Bir-Sen'e üye olmaları yönünde de baskı yapıldığını söyledi.
Hafta sonu konuya ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Aydın şu görüşleri dile getirdi:
"Kamuda yöneticilik; sadece kamu çalışanlarının idari ve özlük işlerini yönetmek değildir. Aynı zamanda kendine bağlı personelin kaygılarını, hassasiyetlerini, zafiyetlerini uygun bir biçimde yöneterek kamu görevi ifa etmektir. Hele ki bu çalışanlar mesleklerine yeni adım atmışlarsa; yöneticiler bu konuda daha dikkatli davranmak zorundadır. İlimizde yeni göreve başlayan aday öğretmenlerin; adaylık sürecinde İl Millî Eğitim Müdür Yardımcısı Kadir Söngüt tarafından haksız ve çirkin bir tutumla karşı karşıya bırakılması bir eğitimci olarak, bir veli olarak bizleri üzmüştür.
Hafta sonu yapılacak olan sınavlarda görev almak isteyen öğretmenler, sistem üzerinden başvuru yaparlar. Sistem üzerinden kendilerine de başvuru hakkı verilen aday öğretmenlerimiz gerekli işlemleri yapmış ve sınav görev hakkını almışlardır. Kadrolu öğretmen olarak atanan her öğretmen gibi bu arkadaşlarımızın da sınav görev hakkını engellemek kimsenin işi değildir. Koordinatör Millî Eğitim Müdür Yardımcısı Kadir Songüt, sınav görev hakkı alan aday öğretmenlerimizi fırçalamış, tehdit etmiş ve haddini aşan cümleler sarf etmiştir. Kadir Söngüt aday öğretmenlerimize 'Cin olmadan adam mı çarpıyorsunuz?' 'Üç kuruşun derdine mi düştünüz?' ve 'İslâmın şartı 6 olsaydı, altıncısı haddini bilmek, yedincisi haddini bilmeyenlere haddini bildirmek olurdu. Benim dilim sivridir. Şimdiden alışın bu laflara, yarın Milli Eğitim Müdürü sizi fırçalarsa alışmış olursunuz.' şeklinde ifadeler kullanmıştır. Üstelik daha da ileriye giderek, pedagojik açıdan hiçbir önemi olmayan, aksine kendisini de küçülten cümleler kullanmaya devam etmiş, 'Herkes cep telefonunu havaya kaldırsın, herkesin android telefonu olsun. Öğrenciler bu telefonlarınızı görünce sizin kaliteli bir öğretmen olduğunuzu anlar.' diyebilmiştir. Bir öğretmenin kalitesini, android telefonla ölçen bir şahıs, koordinatörlük yapabilir mi? Mülakat yapabilir mi? Millî Eğitim Müdür Yardımcısı olabilir mi? Derhal bu çapsız, yeteneksiz ve aday öğretmenlere faydasından çok zararı dokunacak olan bu şahsın görevine son verilmelidir. Türk Eğitim-Sen olarak yasal işlem başlatılması için gerekli girişimlerde bulunacağımızı, konunun ve şahsın yakın takipçisi olacağımızı özellikle bilinmesini istiyorum."
(Recep SERBES)