Çorum Kamyoncular ve Nakliyeciler Garajı’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Doğan, “Hayırlısıysa nasip olur da seçilirsem, bu kurumu itibarlı, güçlü, üyesinin yanında duran, hesabı- kitabı şeffaf açık, mesleğini geleceğe taşıyan odalar haline getireceğiz” dedi.
1998’den buyana fiili olarak yaptığı ve aynı zamanda baba mesleği olan nakliye sektörünün temsil makamı olan Çorum Şoförler ve Nakliyeciler Odası Başkanlığı’na aday olduğunu açıklayan Doğan, işin mutfağından gelen birisi olarak şoför esnafının sorunlarını iyi bildiğini söyledi. 

Yöneticilerin yönettikleri toplumun kaderlerinde rol oynadığını kaydeden Doğan, konuşmasına şu şekilde devam eti:
“Yaptıkları iş ve icraatları, uyguladıkları politikalarla, idare ettikleri toplumları ya vezir ya rezil etmişlerdir. Bu bağlamda memleketimizde 700 tane şoförler ve nakliyeciler odası var. Hiçbir meslek grubunun bu derecede örgütlü bir yapısı yoktur. Buna mukabil çok stratejik bir iş ihtiva etmekteyiz. Yaptığımız iş gereği insan hayatında doğumdan tutun ölüme kadar her şeyde nakliye sektörü var. Bakın pandemi, deprem, afet oluyor; bütün sektörler duruyor nakliye sektörü durmuyor. Çünkü nakliye sektörü hayatın olmazsa olmazıdır. Nakliye sektörü olmazsa ticaret de olmaz. Yani tüccar alıp sattığı malı bir yerden bir yere sevk ederken tamamen nakliye kullanmak zorunda. Keza sanayici ürettiği ürünü nakliyeci sayesinde getirir ve götürür. Naklice olmazsa çiftçilik de olmaz. Aynı şekilde devlete 10-11 kalem vergi vermektedir nakliyeciler. En büyük girdi maliyet kalemimiz olan akaryakıta ödediğimiz vergileri sayarsak her bir nakliyeci inanın vergi rekortmeni olur. Bununla birlikte 17 kalem esnafa iş ve istihdam sağlayarak ülke ekonomisine çok büyük katkımız var. Ülke ekonomisinin yüzde 52’sine mali açıdan çok büyük bir kaynaktır nakliye sektörü.

Çok iyi örgütlenmiş bir meslek ağımız var. Stratejik bir önemimiz var, devlete büyük bir katkımız var, ekonomiye katkımız var. Böyle bir mesleğin şaha kalkması lazım. En itibarlı, en sayılan, hürmet edilen meslek olması lazım. Ama maalesef ki günümüzde her gün sorunlarımız dağ gibi büyüyor. İtilip kakılan bir meslek haline gelmişiz. Bu 700 odadan çıkıp birinin de ‘arkadaşlar benim esnafım perişan, hakkı yeniliyor, hukuku gasp ediliyor, eşit şartlar altında çalışmıyor, ticari açıdan haksız rekabet koşullarına maruz kalıyor’ dediğini duydunuz mu? Bu odalar, birileri seçilsin, makam arabalarına binsin, maaş alıp gezsin diye mi kuruldu? Bizim derdimize çare arasın, sesimize ses olsun diye kuruldu bu odalar. Hayırlısıysa nasip olur seçilirsem bu kurumları itibarlı, güçlü, üyesinin yanında duran, hesabı kitabı şeffaf ve açık, çıkan kanunu dinleyen, mesleğini geleceğe taşıyan kurumla haline getireceğiz. 
İdareciliği yaparken hakkıyla, adaletliyle liyakatiyle yapacağız. Benim adamım, senin adamın anlayışıyla,  ahbap-çavuş ilişkisi içinde yapmayacağız. Toplumsal konularda istişare edeceğiz. Üyesine sahip çıkan, üyesinin yanında duran bir oda olacağız.” (Taner ŞİMŞEK)
 

Editör: TE Bilisim