Türkiye’de 12 Eylül darbe sürecinin en temel pratiklerinden birisi olan Türk-İslam sentezi anlayışı ile ırkçılık ve gericiliğin gelişmesine zemin hazırlandığını belirten Öztürk, “Sivas katliamı böylesi bir zemin üzerinden yaşanmıştır. Sivas katliamının hedefi, egemen inanç sisteminin dışında kalan Aleviler, yıllarca ezilen, sömürülen ve yok sayılanlar olmuştur. Saldırganların engellenmeyerek katliama çanak tutulması, ardından olayın üstünün örtülmesi ve sadece birkaç kişinin göstermelik cezalar alması, geçmişte yaşanan benzer katliamların ortak özelliği olarak dikkat çekmektedir” dedi.
Sivas katliamının da tıpkı 1 Mayıs 77 katliamı, Malatya, Maraş, Çorum, Gazi Mahallesi katliamları gibi bilinçli bir şekilde karanlıkta bırakılarak unutturulmak istendiğini, siyasi sorumluların hesap vermediğini, katliamın arkasındaki karanlık güçlerin bilinçli olarak açığa çıkarılmadığını kaydeden Öztürk, açıklamasına şu şeklide devam etti:
“Bu süreç, son bir yıl içinde yaşadığımız katliamlar sürecinde de görülmüş, siyasi sorumlular hesap vermek bir yana neredeyse katliamlarda ölenleri sorumlu tutan açıklamalar yapmışlardır.
Dün Sivas’ta katliam yapan canileri savunup, kaçmalarına göz yumanlar, katillerin avukatlarını milletvekili, bakan yapanlar, bugün Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren, Türkiye’de ve Avrupa’da katliamlar yapan katil IŞİD çetelerine ekonomik ve siyasi destek vererek gerçek kimliklerini ortaya koymuşlardır. Dün Sivas’ta canlarımızı diri diri yakanları koruyanlar, bugün aynı zihniyetin acımasız katliamlarını görmezden gelmeye ve kendi sorumluluklarını gizlemeye çalışmaktadır.
Türkiye’de geçmişte halkları birbirine karşı kışkırtarak, kitlesel katliamlara ve cinayetlere zemin hazırlayanlar, bugün ısrarla ayrımcı, tekçi, ırkçı ve gerici politikalarını sürdürerek halkların eşitliğini, barış içinde bir arada yaşama iradesini engellemek için saldırılarını yoğunlaştırmaktadır.
Toplumsal barışı tehdit eden saldırı ve katliamlar, farklı kimlik, inanç ve kültürlerin barış içinde ve kardeşçe bir arada yaşama isteğini asla kıramamıştır. Ne yaşadığımız katliamlar, ne de iktidarın bu katliamlar karşısında takındığı siyasi tavırları unutmak mümkün değildir. İnsanlık, kendisine karşı işlenmiş suçları ve bu suçları işleyenleri asla unutmamıştır ve unutmayacaktır.
Eğitim Sen olarak Sivas katliamı öncesinde ve sonrasında yaşanan bütün katliamlarda hayatını kaybeden canlarımızı saygıyla anıyoruz.” (Haber Merkezi)
Editör: TE Bilisim