Pir Sultan Abdal’ı şiirlerle, türkülerle ve tiyatroyla anmak için Sivas’a giden sanatçı, aydın, yazar ve Alevi vatandaşların, Madımak Otel’de devletin askeri, polisi ve valisinin gözleri önünde ateşe verildiği hatırlatılırken, yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Madımak’tan yükselen çığlıklar ve dumanlar ülkenin dört bir yanından duyulur ve görülür oldu. Ancak gerçekleşmeyen adalet sebebiyledir ki, sadece Madımak’tan değil, bu ülke coğrafyasının her karışından dumanlar tütmeye, çığlıklar gelmeye devam ediyor.
Tüm baskılara, yasaklara, katliamlara rağmen 400 yıldan sonra bile Pir Sultan Abdal’ın deyişlerini, türkülerini söylemeye ve bu büyük önderlerimizi sahiplenmeye devam ediyoruz.
Ve bu sahiplenme, Koçgiri, Dersim, Maraş, Çorum, Sivas, Gazi ve Madımak katliamlarına rağmen baskı, yıldırma, sindirme ve asimilasyon politikalarına rağmen devam edecektir.
Bizler eşit yurttaşlık hakkını elde edinceye, Alevi inancı bir statüye kavuşturuluncaya, asimilasyon politikalarından vazgeçilinceye kadar, her gün bir önceki günden daha bilinçli, daha dirençli ve daha güçlü olarak bu mücadeleyi sahiplenmeye ve adalet aramaya devam edeceğiz.
Gerçek suçlular ve sorumlular yakalanıp yargı önüne çıkartılıncaya, suçlular gerekli cezaları alana kadar mücadeleye devam edeceğiz.
Roboski’de, Gezi’de yeni katliamlar gerçekleştirmeye devam eden bu tekçi, ırkçı, gerici zihniyetten hesap sorulmadıkça, gerçek suçlular yargı önüne çıkartılıp adalet sağlanmadıkça Madımak Oteli yanmaya, Madımak Oteli’nden insanlık çığlıkları gelmeye devam edecek.
Madımak Katliamı bir insanlık suçudur. İnsanlık suçunda zaman aşımı olmaz. Kendisine insanım diyen herkesin bu katliamlara dur demesi için, tüm suçluların yargı önünde cezalandırılmaları için 22 yıldır sürdürülen adalet arayışına omuz vermeye davet ediyoruz.
(Haber Merkezi)
Editör: TE Bilisim